24 Haziran gecesi seçim sonuçlarını herkes başka başka okudu. Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayı olarak Muharrem İnce'yi beklenilen performansın altında bulurken, kendi siyasi geleceğiyle alakalı olarak bulunduğu koltuğu terk etmesini gerektirecek bir durum icap etmediği görüşünde. Muharrem İnce yenilgiyi kabullenmek ve rakibini tebrik etmek konusunda Kılıçdaroğlu'ndan daha hızlı, realist ve cesur. İnce'nin "Adam kazandı" mesajı Fox Tv sunucularını bile ikna etti. 

Ve Cumhurbaşkanımız Erdoğan. Onun üst üste kazandığı zaferler, aldığı oy oranları Batılı sözde liderlerin rüyasında bile görmediği seviyede. Ancak o hiçbir zaferde, zafer sarhoşu olmayan muzaffer bir komutan edasıyla yürümekle birlikte mecliste beklediği sandalye sayısına ulaşamadığı için müteessirdi. Anayasayı değiştirmek bu şartlar altında zor. HDP'nin meclise CHP desteğiyle girmiş olması tüm moralleri alt üst eden şehit ailelerini çok fazla inciten unsurlardan biriydi. 

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, kendi oyunun Ak Parti'nin oylarından fazla oluşuyla ilgili ve Ak Parti'nin %7 oy kaybı için "Almamız gereken mesaj alınmıştır" açıklamasını yaptı. 

Aday olsun olmasın halkın temasta bulunduğu her partili, seçmenin Ak Parti'ye oy vermesi yahut asla vermemesi için bir sebep oluşturabilir. Burada yeni göreve gelen milletvekilleriyle birlikte teşkilatlar da dahil herkese büyük sorumluluk düşmekte. 

Özeleştiri yapmanın çok zorlaştığı devirleri yaşıyor Ak Parti. Pastadan pay kapmak, iktidara tutunma hazzıyla elde edeceklerine yenilerini eklemek yahut elindeki gücü kaybetmemek için yanlış gördüğüne bile doğru, karşı çıkması lüzumunda bile onay, taltif, olumlama sözcükleriyle gününü gün edenlerin partinin on yıl sonra karşılacağı handikaplar ve buna bağlı olarak ümmetin yaşayacağı sıkıntılarla ilgili bir öngörüsü yok.

Öngörü ve uyarısı olanlar, öngörüsüz ve hoyratça biat edenlerin hışmına, lincine maruz kalıp izole edilmek suretiyle etkisiz hale getirilmek istenmekte. Kolay, pratik, medeniyet tasavvuru olmayan kitle el üstünde. 

Önümüzde yerel seçimler, seçmenin beklentileriyle adayların profillerinin ne kadar örtüştüğüne bağlı olarak zafer yahut mağlubiyet getiren bir sınav olacak.

Zorlu bir sınava hazırlık için güçlü, özgüvenli ve özverili akil insanların tavsiye ve yönlendirmelerine ihtiyaç var. Gün boyu üstlerine taltif, astlarına azar ve hakaretle konumunu koruma derdinde, bayağı arzuları olan, ideali, misyonu, ufku ve düşüncesi olmayan dünyevi menfaat peşinde kişilerle değil... 

Siyasetten koparacağı bir makam yahut çıkar hesabı olmayanların ortak akıl, istişare ve tavsiyelerinden mütevellit, profili yüksek, memleket için söyleyeceği sözü, derdi, yüreği, cesareti olan ve halk tarafından sevilen, güvenilir adaylarla emin bir şekilde yola çıkmak, adımlarımızı sağlam atmak açısından önemlidir.

Yerel seçimlerden önce Ak Parti, toplum önüne çıkarken üslubu bozuk, eğitim seviyesi ve okuma oranı düşük, halkın içinde züccaciceyede fil gibi dolaşan, yokluğu varlığından hayırlı, cehaleti en uzak köşelerden hissedilen bir ekiple değil... Rakip gördüklerini küfür ve iftiralarla paldır küldür indirirken, partisinin kaybetme ihtimalini de hesap ederek muhalefete hiç yüklenmeden, ters düşmeden, sıcak mesajlar vererek sahada yürüyen kişilerle de değil... 

Cumhurbaşkanımızın misyonunu, davasını, derdini samimiyetle omuzlamış, ehliyet ve liyakati olan, maddi ve manevi eğitimini almış, rol model olma sorumluluğuna sahip, benliğini, kibrini bu derdin arasında eritmiş gönül erleriyle halkın arasına karışmalıdır. ..

Niyetimiz halis çalışan fedakar kardeşlerimizi hariç tutup onların alınterini, emeğini de zayi eden aralara nüfuz etmiş, köşeleri kapmış zararlılarla mücadele... 

Siyaseti yalan, hırs ve menfaat çemberinden çıkarmayı başaran kefenini hakiki anlamda giyip çıkanların Reis'e yoldaş olması ve yeniden galibiyetler kazanması temennisiyle..