Şehit ve gazi aileleriyle iftarda biraya gelen Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, “Sizler bize Allah’ın emanetlerisiniz, başımızın tacısınız. Sizlerin tek tek hepimizin üzerinde hakkı var. Sizlere vefa borcumuz, sizlere minnet borcumuz büyüktür” dedi.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, şehit ve gazi ailelerine iftar yemeği verdi. Cam Piramit alanında verilen iftar yemeğine şehit aileleri, gaziler ve yakınları katıldı. Şehit ve gazi aileleri ile yakından ilgilenen Başkan Türel, onlarla sohbet etti. İftar sonrası konuklarına seslenen Başkan Türel, “Bizim için iftar yemeklerinin en önemlisi bu yemektir. Çünkü şahsen inanıyorum ki sizlerin rızasını almadığımız takdirde, bizim ibadetimizin kabul olması çok zordur. Sizler bize Allah’ın emanetlerisiniz. Sizlerin tek tek hepimizin üzerinde hakkı olduğuna inanan bir kişiyim. Sizlere vefa borcumuz, sizlere minnet borcumuz büyüktür. Sizlerin rızasına, sizlerin duasına nail olmak bizim için büyük bir şereftir” dedi.

“Allah askerimize güç kuvvet versin”

Başkan Türel, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu vatan için kendini feda etmiş bütün kahramanlarımızı, Çanakkale’de, Sarıkamış’ta, Sakarya’da, Ağrı’da, Ardahan’da, Kato Dağı’nda, Cudi Dağı’nda, Gabar Dağı’nda, Amanos’ta, 15 Temmuz Köprüsü’nde, Vatan Caddesi’nde, yurdun her cephesinde kendini feda etmiş kahramanları saygıyla anıyorum. Terörün adeta yuvası olan Kuzey Irak’ta, Kandil’de teröristlerle göğüs göğse çarpışan askerimize Allah güç kuvvet versin. Bizdeki vatan sevgisi başka ülkelerinkine benzemez. Bir şehit ailesine şehadet haberi ulaştığı zaman ilk ağzından çıkan cümle ‘vatan sağ olsun’dur. Vatan sağ olacak ki devletin bekası ilelebet muhafaza edilebilsin. İstiklal Marşımızın Şairi ne demiş şiirinde ‘Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda.’ Şehit kanıyla sulanmış bu vatanda gözü olanlar nasıl bir milletle mücadele ettiğini Çanakkale’de, 15 Temmuz’da gördü.”

“Başımızın tacısınız”

Tarihimizin nice kahramanlık destanlarıyla dolu olduğuna dikkat çeken Başkan Türel, “Çanakkale şehitleri başta olmak üzere, Kurtuluş Savaşı destanını yazan nice isimsiz kahramanı bugün bile unutmayan aziz milletimiz emin olun ki evlatlarınızı da eşlerinizi de babalarınızı da unutmayacak, hep saygı ve minnetle anacaktır. Şehitlik makamı bizim için en büyük, en şerefli makamdır, her daim de öyle kalacaktır. Türk askeri kışlada ‘Her Türk asker doğar’ nidaları eşliğinde eğitim yapar. Neredeyse her erkek çocuğu büyüdüğünde asker ya da polis olmak ister. Askerlik ve polislik bizler için böylesine imrenilen, özenilen birer meslektir. Çünkü asker ve polis demek güven ve huzur demektir. Vatanımızın güvenliğini, huzurunu, birlik ve bütünlüğünü sağlamak üzere bu kutsal görevi yaparken şehitlik mertebesine ulaşan aziz kahramanlarımızın ve gazilerimizin yeri de bu nedenle hep kalbimizdedir. Elbette şehitlerimizin emanetleri olan siz kıymetli aileleri de başımızın tacısınız” diye konuştu.

“Şehit ailesi millet demektir”

“Benim için şehit ailesi demek bütün millet demektir” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Türel, “Kendisini vatan ve millet için feda eden bir kahraman, bütün milletin evladı, yakını, akrabasıdır. Bu nedenle biz sizlerle bir aileyiz. Acımız, üzüntümüz, mutluluğumuz birdir. Her şehit ateşi, hepimizin yüreğine düşmektedir. Biliyoruz ki bu ülke bunca yıldır dış güçler tarafından da desteklenen terör karşısında boyun eğmemişse, bunu kahraman şehitlerine ve gazilerine borçludur. Bugün dış güçlerin tüm çabalarına rağmen ülkemizde huzur ve güven içerisinde yaşıyorsak bunu yalnızca sınırlarımızda değil, sınır ötesinde de görev yapan vatan evlatlarımıza, kahraman güvenlik güçlerine borçluyuz. Zeytin Dalı Harekatı sırasında kahraman Mehmetçiğimiz Afrin kent merkezine girip, hükümet binasında şanlı bayrağımızı dalgalandırdığında Suriye halkının gözlerindeki o minnet dolu ifadeyi görmek biliniz ki ancak ve ancak Türk askerinin yaşayabileceği bir onur ve mutluluktur” dedi.

“Türkiye hoşgörüsüyle dünyaya örnektir”

Başkan Türel, sözlerini şöyle tamamladı:

“Avrupa ülkeleri birkaç yüz bin mülteci yüzünden birbirlerine girerken, biz milyonlarca mülteciye ev sahipliği yapıyoruz. Aziz milletimiz de bunu anlayışla, hoşgörüyle karşılıyor. Çünkü bizler geçmişte de Anadolu’nun topraklarını mazlumlara açan, onları kucaklayan bir neslin torunlarıyız. İkinci Dünya Savaşı’nda Nazilerden kaçan Almanlar, Rusya’dan kaçan Kırım Tatarları, Irak’tan kaçan Kürtler hep Türkiye’ye geldiler. Türkiye, bu gücüyle ve hoşgörüsüyle dünyaya örnek bir ülkedir. İşte bu nedenle Türkiye’yi silahla, terörle bölmek isteyenler hep vardı, yine var. Ancak unutmayınız ki sınırlarımızda kaos çıkararak bin yıllık kardeşliğimizi bozmak isteyenler dün olduğu gibi bugün de cevaplarını alacaklardır. Nice isimsiz kahramanın kanlarıyla sulanan bu vatan toprakları ilelebet varlığını sürdürecektir. Ben bu vesileyle bir kez daha aziz şehitlerimizi minnetle anıyorum. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, siz kederli ailelerine başsağlığı diliyorum. Kahraman gazilerimize de Allah’tan şifalar diliyorum.”