Bu ramazan ayında Mısır’da darbecilerin Müslümanlara uyguladığı şiddet, İsrail’in Filistinli Müslümanlara uyguladığı şiddetin bir benzeridir.

         Birkaç hafta önce sabah namazı kılarken, 5’İ çocuk, 53 sivil Müslüman şehit edildi. Bu cuma gecesi de 200 Müslüman, darbeci ordu tarafından ateş açılarak şehit edildi.  Mısır’ın Adeviyye Meydanında darbeye karşı, sivil ve silahsız, gasp edilen haklarını barışçıl bir yöntemle savunmaya çalışan bu insanlar; insanlık onurunun temsilcisidirler.

         Günlerdir meydanlarda gördükleri tüm zulme rağmen, darbeye karşı direnen Mısırlı Müslüman kardeşler, sadece Amerikan kuklası Mısır ordusuna karşı değil;  tüm dünyadaki emperyalist, sömürgeci, siyonist, kuklacı odaklara karşı onurlu mücadeleyi vermektedirler.

         Amerika, Avrupa, İsrail, Suudi Arabistan, Suriye devletleri Mısır ordusunun halkın özgür iradesiyle,  Müslümanca  yönetilme arzusu ile seçtiği yönetimi,  daha ilk yılında, elindeki silaha dayanarak devirmesinden duydukları memnuniyetleri ifade ederek, her türlü maddi ve siyasal desteği sunmaktadırlar.

         Bir kısmı birbiriyle mücadele halindeki bu devletlerin zalim yöneticilerinin, Mısırda ki askeri darbede yandaş taraf olmalarının tek sebebi var; Müslüman toplumların özgürleşerek, İslami duyarlılığı yüksek insanlarca İslami ilkelerin referans alınarak, ümmet bilinciyle yönetilme eğiliminin harekete geçmiş olmasıdır.

 Mısır darbesinden önce Türkiye’deki gezi parkı olayları, Mısır darbesinden sonra şu günlerde Tunus’ta, Libya’da devreye giren yeni emperyal stratejiler hep aynı tezgahın ürünleri olup, sebebi Müslümanların özgürleşmesinin ve tekrar siyasal varlık olarak tarih sahnesindeki etkin rolünü almak istemesinin engellenmesidir.

         Tunus’ta, laik batıcı siyasal bir parti mensubunu birkaç gün önce öldürtüp, destekçilerini sokağa dökerek, milletin seçtiği yönetime karşı “İslamcı yönetim istemiyoruz!” sloganları attırılması, bizlere ne kadar yaşanmış ve tanıdık geliyor. Türkiye de 1990 yıllarda Uğur Mumcu cinayetinden sonra sokağa dökülen insanlar ne diye slogan atıyordu? “Şeriat istemiyoruz!” Yahut yakın tarihte danıştay cinayeti, hangi amaçla yaptırılmıştı? Müslüman toplumlarda hep benzeri tezgahlar…

         Mısırda darbeye, zulme direnen onurlu insanlar esasen tüm Müslümanlar adına direnmekte, şehit düşmektedirler.

                   -----------------

          Peygamberimiz “Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar” buyurmuştur.

         Tüm dünya Müslümanlarını sevmekte, acımakta ve korumakta tek vücuduz,  inşaallah.