Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, şu anda tüm Avrupa'da risklerin oldukça yüksek seyrettiği bir dönemde bulunulduğunu belirterek, ''Çözümlerin ülkelerin hükümetleri, parlamentoları ve toplumları tarafından sahiplenilmesi gerekiyor. Dışarıdan empoze edilmiş bazı tedbirlerle bu ekonomik sorunların bazı Avrupa ülkelerinde çözüleceğine inanmıyoruz'' dedi.

Babacan, ''3. Karadeniz Enerji ve Ekonomik Forumu''nun açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyanın dünya enerji politikaları açısından kritik öneme sahip olduğunu belirtti.

Türkiye'nin enerji hatlarının geçtiği, işlendiği ve üretildiği bir ülke olduğunu söyleyen Babacan, ''Bizim tüm bu bölge için önemli tezlerimiz var. Diyoruz ki; bu bölgede insanlar rahat hareket edebilmeli, ürünler, sermaye serbestçe dolaşabilmeli ve enerji de mümkün olduğunca serbest bir şekilde ülkeden ülkeye hareket etmeli'' diye konuştu.

Türkiye'nin pek çok enerji hattına ev sahipliği yaptığına ve çok sayıda projenin de geliştirilmekte olduğuna işaret eden Babacan, bunların enerji güvenliğine katkı sağladığını, hem üretici hem enerjiyi tüketen ülkeler açısından çeşitlendirme rolü üstlendiğini anlattı.

Babacan, dünya ve Avrupa ekonomisinin içinden geçtiği duruma da değindiği konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Şu anda tüm Avrupa'da risklerin oldukça yüksek seyrettiği bir dönemdeyiz. Öncelikle bankacılık ve kamu maliyesiyle başlayan bu ciddi kriz tüm dünyayı etki altına alma potansiyeline sahip. Bu krizin çözümü için de güçlü siyasi irade ve güçlü liderlik gerekiyor. Çözümlerin ülkelerin hükümetleri, parlamentoları ve toplumları tarafından sahiplenilmesi gerekiyor. Dışarıdan empoze edilmiş, dayatılmış bazı tedbirlerle bu ekonomik sorunların bazı Avrupa ülkelerinde çözüleceğine inanmıyoruz. Mutlaka çözümler sahiplenilmeli, mutlaka tedbirler, reformlar o ülke halkının desteklediği reformlar olmalı. Aksi halde bunların uygulanma sürecinde ciddi sıkıntılar yaşanacaktır.''

Türkiye'nin, hem bankacılık hem kamu maliyesinde bu kriz dönemine sağlam bir yapıyla girdiğini ifade eden Babacan, bu nedenle 2008 sonunda başlayan krizden en az etkilenen ülkelerden birinin de Türkiye olduğunu söyledi.

Babacan, Türkiye'nin istihdam üretmeye devam ettiğini vurgulayarak, ''Sadece son bir yılda Türkiye'de 1,5 milyon ilave istihdam oluşmuştur ve işsizlik oranımız, kriz döneminin başıyla bugün arasında mukayese edersek, yüzde 5,5 düşmüştür. Uluslararası Çalışma Örgütü'ne üye ülkeler içinde işsizliği en hızlı düşen birkaç ülkeden biri olmuştur'' şeklinde konuştu.