AB devlet ve hükümet başkanlarının ortak para avroyu kurtarma zirvesinde, AB anayasasında değişikliğe direnen İngiltere, Avrupa entegrasyonundan dışlanma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.

AB'nin 17 üzerinin dahil olduğu Avro Bölgesi, bütçe disiplinini güçlendirecek yeni bir anlaşmayla yola devam kararı alırken kalan 10 AB üyesinden İngiltere haricindekilerin avro ülkelerinin anlaşmasına katılabileceği belirtiliyor.

Bu durumda AB tarihinde hiç olmadığı kadar yanlızlaşacak İngiltere'nin yüksek bütçe ve cari açığı da dikkate alındığında piyasaların yeni hedefi olma ihtimali güçleniyor.

Diplomatik kaynaklar, AB zirvesinde İngiliz Başbakanı David Cameron ve Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy arasında sert atışmalar yaşandığını aktardı.

Sarkozy, zirvede ilk günün ardından basına yaptığı açıklamada, Avro Bölgesi'nin yeni bir anlaşma imzalama kararıyla ilgili ''Bu durum İngiltere'deki dostlarımızın seçimi ve buna saygı gösteriyoruz'' dedi.

Sarkozy, üye ülkelerin bütçe yapma yetkilerini Brüksel'le paylaşmaları için AB anayasasında reform önerisi gündeme geldiğinde İngiltere'nin ''kabul edilemez'' taleplerde bulunduğunu belirterek ''Şimdi çok hızlı ilerlemek istiyoruz'' ifadesini kullandı.

İngiltere Başbakanı Cameron ise zirveyi ''Büyük görüş ayrılıkları vardı ama iyi huyluydu. İnsanlar birbirini anladı. Bu ilişki (AB ve İngiltere) korunacak ve iyi işleyecek. Fakat günün sonunda (Avro Bölgesi'nin anlaşmasına) katılmanın İngiltere'nin çıkarına olmadığı kararına vardım'' şeklinde değerlendirdi.

İngiltere'nin AB anayasasında değişikliğe soğuk bakması nedeniyle Avro Bölgesi liderlerince bu sabah yayımlanan ortak deklarasyonda, piyasalardaki tansiyonun yükselmeye devam etmesi nedeniyle ''daha güçlü ekonomik birliğe doğru ilerlemeye'' karar verildiği ve bu kapsamda bütçe disiplinini güçlendirecek yeni bir anlaşmanın imzalanarak parasal birliğin ardından mali birliğe doğru adımlar atılacağı bildirildi.

''Mali sözleşme'' adı verilen yeni hükümetlerarası anlaşmayla Avro Bölgesi'nde bütçe açığı gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 3'ünü aşan ülkeler ''otomatik yaptırımlara'' uğrayacak. Bu yaptırımlar ancak Avro Bölgesi üyelerinin çoğunluğu karşı çıkarsa askıya alınacak.

Avro Bölgesi'nin imzalayacağı hükümetlerarası anlaşmaya kalan AB üyelerinden Polonya, Romanya, Bulgaristan, Danimarka, Letonya ve Litvanya katılmak istediğini açıklarken Çek Cumhuriyeti ve İsveç, bunun için parlamentolarından onay arayacağını duyurdu. Ekonomik krizdeki Macaristan'ın ise birkaç gün içinde müspet irade beyanında bulunabileceği belirtiliyor. Bu durumda dışarda sadece İngiltere kalacak.