Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin manevra alanının bulunduğunu, temel makro ekonomik dengelerinin sağlam olduğunu belirterek, ''Cari açıkta daralma olacak, ekonomide yavaşlama, iç talepte makulleşme, normalleşme öngörüyoruz'' dedi.

Bakan Şimşek, düzenlediği basın toplantısında son makro ekonomik gelişmeler ve 2011 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Gerçekleşmelerini değerlendirdikten sonra, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Şimşek, büyüme beklentilerine ilişkin soru üzerine, OECD'nin daha önce Avrupa'da büyümenin 0,3 olacağı tahmininde bulunduğunu hatırlatarak, kendisinin nokta tahminlere çok inanan birisi olmadığını, trendin önemli olduğunu söyledi. Şimşek, şöyle konuştu:

''Burada bir belirsizlikle karşı karşıyayız. Önümüzdeki dönemde doğru kararlar alınırsa, ortaya güçlü siyasi irade konursa riskler aşağı doğru düşer. Bizim manevra alanımız var, bizim temel makro ekonomik dengelerimiz sağlam, soluk alanlarımızda da iyileşme var. Cari açıkta daralma olacak, ekonomide yavaşlama öngörüyoruz, iç talepte bir makulleşme, normalleşme öngörüyoruz. Türkiye'nin bütçe ve borç dinamiklerinde de çok güçlü konumdayız.

Türkiye bir ada değil, biz de etkileniriz ama bu etkileri sınırlamak, bu etkilerin geçici olmasını sağlamak için ne gerekiyorsa yaparız.''

''Bedelli askerlikten gelecek gelir, üçüncü köprü için kullanılacak mı-'' şeklindeki soru üzerine de Şimşek, bedelli askerlikten gelecek gelirin nerelere harcanacağının kanunla belirlendiğini söyledi ve üçüncü köprü ile ne bedelli askerliğin, ne de 2B'nin ilişkilendirilmemesini istedi.

İran'a yönelik yaptırımlar, petrol fiyatları ile ilgili soru üzerine Şimşek, yüksek petrol fiyatının düşük büyüme, yüksek cari açık, yüksek enflasyonu beraberinde getirdiğini ve potansiyel olarak da yüksek faiz demek olduğunu söyledi.

Bakan Şimşek, cari açık sorununun aslında Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılık sorunu ile ilişkili olduğunu ifade ederek, ''Biz ne zaman Almanya gibi katma değeri yüksek, bilgi yoğun ürünleri ihraç etme kapasitesine kavuşursak o zaman petrol fiyatlarının etkisi sınırlı olur. Türkiye ekonomisi açısından temel riskler bugün itibariyle dış şoklar. Bir tanesi Avro Bölgesindeki borç krizi, oradaki yangın şu anda kontrol altına alınmış. Yani yangına karşı duvarlar örülüyor, örüleceği ifade edildi ve beklentiler olumluya dönüştü. Ümit ediyoruz ki bu çabalar başarıya ulaşır. Aynı şekilde bölgemizde hiçbir sorunu arzulamayız, doğru bulmayız. Ama böyle bir sorun yaşanırsa bunun petrol fiyatlarına yansıması olumsuz olabilir, bu da bizi olumsuz etkileyebilir'' diye konuştu.

Yastık altındaki altınlarla ilgili soru üzerine de Şimşek, bunun ekonomiye yatırım, istihdam anlamında kazandırılmasının olumlu olacağını, ancak bu yönde bir çalışma, detaylanan bir konunun olmadığını söyledi.

Bakan Şimşek, bazı ülkelerin notunun düşürülmüş olmasının yine rating kuruluşlarının önlerini göremediklerini gösterdiğini ifade ederek, ''Aslında bu kamu borç krizinin bankacılık sektörü bilançolarına sirayet edeceğini biz paylaştık. Dolayısıyla rating kuruluşlarının geriden takip ettiğinin bir göstergesi'' dedi.



-Özelleştirmeler-



Elektrik dağıtım ve üretim özelleştirmeleri ile ilgili soru üzerine de Şimşek, ''Her şey bizim uygulamalarımız paralelinde gitseydi, bugün elimize elektrik dağıtım şebekesi olmayacaktı'' dedi.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın ve Maliye Bakanlığı'nın bu dönemi başarılı geçirdiğini, ancak şirketlerde aynı basiretin görülmediğini ifade eden Şimşek, ''Arz eden biziz, ama talep önemli. Bizim kararlılığımız ortada, bunları reform olarak görüyoruz. Enerjide yatırım yükünü kamudan alıp özel sektöre transfer etmek istiyoruz. Enerji dağıtımında kayıp kaçakları minimize etmek istiyoruz. Hem dağıtımı, hem üretimi birlikte götürmeye çalışacağız, ama talep önemli bir husus olacak'' dedi.