Barış ümidi doğdu ya birileri feryat ediyor: “Türklük elden gidiyor!” diye. Ne alaka diye sormaya fırsat bile vermeden ortalığı tehditler, küfürler, hainli gafilli söylemler kapladı.

            Yani” ya sev ya terk et” mantığı. Daha da eskiye gidersek “ behemehâl bazı kafalar koparılacak” mantığı.

            Daha sonra öğreniyoruz ki bu feryadı edenler 1999 yılında da aynı yöntemi denemiş ama becerememiş. ANASOL-M döneminde, yani ANAP-DSP-MHP iktidarı zamanında da Öcalan ile görüşmeler olmuş. O zamanda dağdaki örgüt üyelerinin yurt dışına çıkışı planlanmış. Hatta İmralı’da yapılan görüşmelerde Öcalan’ın sınır dışına çekilin talimatı hem yazılı hem de görüntülü olarak kandile ulaştırılmış.

            Eee! O zaman,  bugün ortalığı karıştırmaya çalışmak neden? Sen yapınca iyi de başkası yapınca kötü mü?

            Süreci baltalayıcı propaganda tek taraflı yapılsa yine iyi!

            Doğu-Batı Kardeşlik platformu mensubu dostlar mail adresime postalar gönderirler. Bunlardan birisi hayli ilginçti. İki hocanın yazısı şöyle bir başlıkla postalanmıştı: İki Hoca iki yorum. Sizce Hangisi Adil ve Tutarlı”

            Hocalardan ilki Sosyolog İsmail Beşikçi idi. Ulusalcı ve solcu(!) gazete Cumhuriyet’te çıkan mülakatında Beşikçi son mesajı nedeniyle Öcalan’ı eleştiriyor hatta onu Kürt davasını satmakla ve devletle işbirliği yapmakla suçluyordu.

            “Öcalan’ın inkârcı, asimilasyoncu, ırkçı, sömürgeci, Türk-İslam sentezi anlayışı sloganlarına sarılması devleti rahatlatabilir ama Kürtlere bir hak, özgürlük getirmez. İslam kardeşliği Kürtleri oyalama, kandırma sloganıdır”

            İşte böyle dostlar. Şimdi soralım Türklük mü elden gidiyor, yoksa Kürtlük mü? Yoksa birileri Türk Kürt demeden hepimizi yine tongaya mı düşürmeyi planlıyor?

            Bartın’da Ülkü Ocaklarının çelik kapısına kazınmak suretiyle PKK yazılmış. Ocak başkanı haklı olarak hemen polise başvurup şikâyetçi olmuş, yazanın yakalanmasını istemiş. Zira ortalık zaten karışıkmış, birkaç gün önce güneydoğulu iki öğrenci bıçaklanmış, akabinde iki tarafta yürüyüşler yapmış. Tam da Öcalan’ın mektubu okunduktan sonra ocak kapısına bu kışkırtıcı yazı yazılmış.

            Görüntü kayıtlarını inceleyen polis sorumluyu tespit etmiş. “PKK” yazısını yazan kişi meğer Ülkü Ocakları üyesi bir kişi imiş, önce inkâr etmişse de sonra “şaka yapmak niyeti ile yazdım” diyerek itiraf etmiş.

            Bereket kötü olaylar olmadan iş aydınlığa kavuşmuş.

            Yıllar önce, daha doğrusu 1980 öncesi bir Cuma günü idi. Isparta’da kulaktan kulaga “solcular cami basmış” diye bir haber yayıldı; galeyana getirilen insanlar sokaklara döküldü ve CHP başta olmak üzere pek çok yer taşlandı. Yüzlerce kişi günlerce gözaltına alındık. Bereket tutuklanmadan yargılandık.

            Sonra öğrendik ki haberin aslı yokmuş, alçakça kandırılıp piyon gibi sokaklara salınmışız.

            Öcalan ne dedi? Daha doğrusu neye gönderme yaptı? İslam Kardeşliğine. Ne kadar samimi olup olmadığını Allah bilir. Ne yani şimdi ben bunu Öcalan dedi diye es mi geçeyim? Doğru bir söze itiraz mı edeyim!

            “İslam” denince bazı solcu ve ulusalcı kesimlerin kırmızı görmüş boğaya döndüklerini biliyorum, ama ne yapalım bizim gerçeğimiz bu: Biz Kürtler ve Türkler Müslüman’ız ve Allah rızası için birbirimizi severiz.

            Hiçte birbirimize üstünlük taslamayız. Taslayanları de şeytanın dostları olarak biliriz.

            Mail adresime gönderilen postadaki diğer Hoca Hayrettin Karaman idi. Karaman Hoca Sultan Alparslan’ın Anadolu kapılarına dayandığında Kürt Beylerinin kendisine yardımcı olduğunu vurgulayarak “Sultan Alparslan Kürtleri orduya davet ederken ‘Ben Türküm, Türkçülük yaparım, siz Kürtsünüz Kürtçülük yapın demedi... Eskiden kavim ve kabilelerin asabiyet taassubu vardı. İslam bunu tam olarak ortadan kaldırmasa bile bunu bir hareket saikı olmaktan çıkardı”

            Yani: Alparslan Türkçülük yapmış olsaydı, zımnen Kürtlere sizde Kürtçülük yapın demiş olurdu. İslam kavim gerçeğini ortadan kaldırmadı ama hareket saikı olmaktan çıkardı.

            Açıkçası: Türk olun, Kürt olun, ama Türkçü ve Kürtçü olmayın dedi.

            Sahi dostlar; Bir Kürt kardeşimin bana gönderdiği mailde dediği gibi bu iki hocadan sizce hangisi haklı.