Anıl Basılı, Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya’yı anlatıyor Sosyal mesafeden röportajlarımda bugünkü konuğum Sevgili Anıl Basılı. Konumuz kitaplar, çocuklar, kitap kurtları… ‘Takılıp düşsem de her yerde kalkmaktan, denemekten vazgeçmiyorum. Umutlu çocuklara inanıyorum! Kâğıda Dökmek benim için herkesin vapuru kaçırmamak için koşturduğu bir iskelede birazcık soluklanıp, etrafı gözlemlemek gibi.’ diyor Anıl. Ebeveynlere çocukların okuma etkinliği konusunda eğlenceli önerileri de var. Röportajımızla baş başa bırakıyorum sizi. Şen okumalar… Anıl Basılı, Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya’yı anlatıyor   - Anıl Bey merhaba! Röportajıma her zaman bu soru ile başlıyorum. Alacağım cevaplar heyecan veriyor… Anıl Basılı kimdir? Ulaşılanın dışarıya kalemi ve duygularıyla kendini nasıl anlatır? Merhabalar, çocuk kitapları yazarı ve gazeteciyim. Çocuklar için öneri kitaplarımı paylaştığım bir köşem var. Türkiye’nin çoğu noktasında sosyal mesuliyet projeleri yürütüyorum. Köy okullarına oyuncak ve kitap ulaştırıyoruz. STK kuruluşları ile birlikte köy okullarında marifetli yazma atölyeleri düzenliyorum. Takılıp düşsem de yeniden kalkmaktan, denemekten vazgeçmiyorum. Ümitli çocuklara inanıyorum! Yazmak benim için herkesin vapuru kaçırmamak için koşturduğu bir iskelede biraz soluklanıp, etrafı gözlemlemek gibi. - Ne hoş işler yapıyorsunuz… Peki yazmaya nasıl başladınız? Yazma rutininiz nedir? Yazmak çocukluğumdan itibaren hayatımın vazgeçilmeziydi. Küçükken duygularımı sözlü olarak paylaşmayı seven birisi değildim. Kâğıda Dökmek bana iyi geliyordu. Öyküler, şiirler, günlükler… O zamanlar kendimi iyi hissetmek için yazıyordum. Şu Anda daha disipline edilmiş haliyle masaya oturuyor ve her gün yazmaya özen gösteriyorum. - Bir pandemi sürecinden geçiyoruz, malum. Bu işlem sizi nasıl etkiledi? Yazarlığınızı besledi mi örneğin? Bu dönemde oku kendine doğrultan cümbür cemaat kendiyle yüzleşti aslında. Yaptıklarını ya da yapamadıklarını gözden geçirdi. Zaman kavramını sorguladı. Ben de öyle yaptım. Yazma düzenime devam ettim. Sevdiğim şeyleri denemeye itina gösterdim. Kendini tanımak için süre yaratamıyor insan. Kendimi hatırladım. Anıl Basılı, Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya’yı anlatıyor   - Bizi ‘Kitap Kurdu Elde Etmek İstemeyen Maya’ adlı kitabınız buluşturdu. Kitaptan, yazarlığınızdan bahsedeceğiz; fakat önce sormak istiyorum: Niçin çocuk kitapları? Çocuklar hayata sıfır noktasından bakıyor. Zamanı bahane etmiyor. O lahza içinden fotoğraf yapmak geliyorsa yapıyor, ertelemiyor. Bir cümleden yola çıkarak farklı etkinlikler planlayabiliyorsunuz. Yetişkinler de ise devreye inanmak/inandırmak giriyor. Yetişkini o atölyeye sürüklemek için önce onu inandırmalısınız ve fayda sağlayacağını garanti etmelisiniz. Zamanları çok değerli. - Hayalperest bir çocuk muydunuz? İnsan yaşadığı çocukluktan etkilenerek mi çocuk kitapları yazmaya karar veriyor acaba? Tetikliyor olabilir. Ben meraklı ve düş kuran bir çocuğum. Büyümüyorum. Küçükken anıları biriktirdiğiniz çanta ne değin büyük gibi gelirdi. Ardından biriken anılar o çantada yer bırakmıyor. Sizde en özellerini toplamaya ve onları unutmamaya çabalıyorsunuz. Çocukluk anılarımda beni hayata bağlayan nahif bir yan var. Beni ben yapan ve tamamıyla kabullendiğim. Yaşadığı çocukluk dönemi etkili olabilir, yetişkin döneminde karşılaştığı problemler olabilir. Çocuk Edebiyatı hayatın her alanına uzanabilen bir sarmaşık gerçekten. Siz orayı terk etmiş olsanız da o yaşamaya devam ediyor. - Peki bir gün yetişkinler için de yazacak mısınız? Bu alanda çalışmalarınız var mı? Yetişkinlerle birlikte atölyelerde bir araya geliyorum. Fakat yetişkin tarafına yönelmek gibi bir amacım şu an için değil. Anıl Basılı, Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya’yı anlatıyor   - ‘Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya’nın hikâyesinin ortaya çıkmasındaki ilham kaynağınız neydi? Çocuğuyla nitelikli süre geçirmeyen ebeveynler. Cümbür Cemaat çocuğunun kitap okumasını istiyor; ama evde kitap okuyan kimse yok. Kitapçıya ya da kütüphaneye gitmiyoruz. Çocuklarımıza kitap armağan etmiyoruz. Onları okumaya cesaretlendirmekten veya teşvik etmekten fazla uzağız. “Niçin benim çocuğum kitap okumuyor?” diye soranlara tek bir soru soruyorum. “Siz okuyor musunuz?” Sonrası sessizlik. - Maya nasıl bir karakter? Onunla nasıl tanıştınız? Maya düş gücü yüksek, meraklı; ama bir pek da önyargıları olan bir karakter. Kitap kurdu kavramının ne kavrayış geldiğini bilmediği için fazla hatalı konumlandırıyor. Ailesinden de tatmin edici bir izah etme gelmiyor. - Kitapta hikâye, çizimlerin içine yerleştirilmiş şekilde. Fazla güzel görünüyor. Bu işlem nasıldı? Sevgili Göktuğ Karahan’la birlikte kitap üzerine çalışırken motivasyonumuz epey yüksekti. İki tarafın ortaya çıkardığı esere baktığımda çok mutlu olduğumu söyleyebilirim. Geri dönüşler de bu noktada epey değerli. Yazar ve çizer ortaklığı okul öncesi döneme ait kitaplarda benzer özene sahip. İki taraf birbirini destekleyebilmeli. Anıl Basılı, Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya’yı anlatıyorAnıl Basılı, Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya’yı anlatıyor   - Kitap kurdunu nasıl tanımlarsınız? Siz çocukken bir kitap kurdu muydunuz? Benim için “Kitap kurdu” fazla kitap okuyandan ziyade kaliteli okuma yapabilen bireylerdir. Okuduğu kitabı derhal kenara atmayan, üzerine düşünen veya yazarını merak edip araştıran. Eser bir bütündür. Yazıldığı dönem, yazarın düşüncelerinin önemli olduğunu düşünüyorum. Çocuklukta başladı kitap okuma serüvenim. Fazla kitap okudum. Fakat dönem şartları konuşulduğunda okuduğum kitapların niteliği de tartışılır. - Çocukken en sevdiğiniz kitap, hikâye/masal kahramanı hangisiydi? Pinokyo ve Kibritçi Kız’dı. - Yazdığınız çocuk kitaplarının iki taraflı duygusu nedir? Düş kurmanın hayatımızın her anında manâlı olduğu. Onlardan vazgeçmeden devam edebilme gücünü gösterebilmeliyiz. Ve önyargılar hayatımızda yıkılması baskı duvarlara dönüşmeden müdahale edebilmeliyiz. Anıl Basılı, Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya’yı anlatıyor   - Çocuklara hikâyeler yazarken nasıl hissediyorsunuz peki? Yazmanın önemini; git gide artıyor. Açıklamak ve yeni dünyaya dair daha kuvvetli durabilmelerinin önünü başlamak istiyorsunuz. Steril bir dünyada değiliz. Gülümsemek, ağlamak, üzülmek, kaybetmek, mutlu görünmek, vazgeçmek… Hepsiyle iç içeyiz. Doğal olarak bir cümleyle birbirimize tutunabiliyorsak, umut her zaman var demektir. Umutlu hissediyorum. - Sizce çocukların kitap kurdu olması gerekiyor mu? ya da nasıl olacaklar? Ailelere bir öneriniz olur mu? Böyle bir yükümlülük değil tabii fakat. Lakin bir çocuğun kitap okumayı neden sevmediğini çakmak gerekiyor. Hemen Şimdi ilgi alanına yönelik bir kitapla tanışmamış olabilir. bu nedenle kitaplarını seçerken onun fikrini almamız ve kitapçılara birlikte gitmemiz fazla manâlı. Zorlamasınlar, birilerini misal göstermesinler. Evde okumaya yönelik faaliyetler yapabilirler. Kitap kavanozu hazırlayıp içine okumak istedikleri kitapların isimlerini yazabilirler. Hangi kitap çıkarsa kavanozdan onu okumaya başlayabilirler. - Çocuklara, kendini çocuk hissedenlere neler söylemek istersiniz? Büyüyoruz ve balonlarımız gökyüzüne kaçıyor. Elimizde tutmaya çalıştıkça yorulduğumuzu hissediyoruz. Hepsine sahip çıkmaya çalışıyoruz. Bırakın, balonlar kaçsın… Dağılsınlar durmadan. Her şeyi elimizde tutmamız muhtemel yok. Kendinizi en iyi nerede hissediyorsanız, oraya kök salın. Umutla. Damla Karakuş: Teşekkür Ederim. Anıl Basılı: Teşekkür Ederim. Anıl Basılı, Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya’yı anlatıyor Kitap Kurdu Olmak İstemeyen Maya Anıl Basılı Timaş Çocuk Yay. S.: 36 Kitabı satın almak için tıklayınız: kitap365 * Damla Karakuş email protected Instagram: biyografivekitap Bu haber sizlere www.haber32.com.tr farkıyla sunulmuştur