Kırıkkale'de iki sağlık çalışanına şiddet Koronavirüs salgınında gece gündüz demeden tüm zorluklara karşın çalışmalarına devam eden ve salgın nedeniyle meslektaşlarını kaybeden sıhhat çalışanlarına güç son bulmuyor. Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde, Bayan Hastalıkları ve Doğum Belli Başlı Bilim Dalında Araştırma Görevlisi olarak çalışan Ebubekir Yılmaz ile Amblem Katrancı, hamile bir kadının kocası kadar tekme tokat dövülerek darbedildi. Yaşanan olayın ardından iki sıhhat çalışanı, Yahşihan İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne artan bir şekilde davacı oldu. Yaşadığı olayı anlatan ve fazla kısa süre önce koronavirüsü yendiğini belirten Ebubekir Yılmaz, “Biz hekimler olarak diğer sağlık durumu çalışanları olarak Covid döneminde olabildiğince yoğun koşullar aşağıda çalışmamıza rağmen bu şekilde ayrıca zorlama keza hakaret hem de darba maruz kalmak, keza bizi ayrıca de sağlık durumu çalışanlarını içten etkiledi.” dedi. Daha önce de şiddete maruz kaldığını söyleyen Yılmaz sözlerine şöyle devam etti: “Fazla can sıkıcı bir durum yaşadığımız. Hastaya yaptığımız zorunlu olan muayeneleri tedavileri usulüne uygun yaptık. Hastamız bir kadındı. Hastamızın eşi olaydan dolayı üzülebilir ama üzüntüsünü doktorları darbederek çıkartmaması gerekiyor.
Bunlara yaptırım olması gerekiyor. 7 ay önce benim elim kırıldı. Suçlu yeniden hasta ve hasta yakınları. Suçu sabit görüldü fakat bitmiş denetim serbestlikle çıkarıldı. Tekrar hasta yakını acilen özgürlük bırakıldı. Yine biz bu şekilde darplara maruz kalarak görevimizi güç şartlar aşağı yapmaya devam ediyoruz. Şikayette bulundum.”
Hastanın benzer bölümde diğer arkadaşları göre tedavisinin sürdüğünü ve  bakımlarının darp olayına rağmen katiyen aksatılmadığını beliten Yılmaz, “Şu an kolumda morarmalar var. Kaşımda ayrılmalar var. Burnumdan da kan geldi. Bunların hepsinin pansumanını tedavilerini yaptılar. derhal istirahat edeceğiz. Karşısında taraftan da bu şekilde şikayetçi olduk. bununla beraber arkadaşım araya giriyor ona da tekme yumruk atıyor.
Bunun yargılanmasını takip edeceğiz. Buradan bütün sağlıkçı arkadaşlarımıza da diyorum kendi önlemlerimizi kendimiz alacağız. Yani şu koşullar altında hekim olarak hastaları korkarak muayene etmek şu dönemdeki bizim artık zorunda kaldığımız şeylerden birisi. Hastayı yeniden biz zor durumda bırakmıyoruz. Yeniden benzer şekilde tedavisini yapıyoruz. Fakat bunu hasta ve hasta yakını anlayamıyor."
Koronavirüsten nedeniyle 2 hafta önce çare gördüğünü anlatan Yılmaz, “Bu dönemde yoğun bir şekilde Covid döneminde çalışan arkadaşlarımız çare fark etti. Ardındaki yine ben yüksek derece ateş ile bundan 2 hafta önce Covid’cilt dolayı enfeksiyon servisinde yattım. Tedavi gördüm. Yeni taburcu oldum. Bu şekilde hem yoğun keza de hastalıkla çalışmaya devam ederken bu kuvvet bu darp bizim mesleki şevkimizi kırmaktadır. Koronayı yendik ama şiddeti yenemedik. Sağlıkta şiddete hatta kadında şiddete, doktorda şiddete, bunların hiç birinin önüne geçemedik. Umarım halkımız bilinçlenir.” ifadelerini kullandı. Araştırma Görevlisi Sembol Katrancı ise “Bizim hasta ya da hasta yakını ile herhangi bir husumetimizin olmamasına rağmen 2 tane sezaryenimiz vardı. O hastalarımızın kontrollerini yaparken bir anda kendisi bize dürüst hitapta bulunarak sahiden hiçbir şekilde bir bağlantımız bulunmadığı halde Bekir ağabeye suçlamalarda bulunarak bize saldırdı. Olay bu şekilde akıntı etti” diye konuştu. Bu haber sizlere www.haber32.com.tr farkıyla sunulmuştur