Sağlık Bakanı Koca: Gençler ve yaşlılar biraz daha sabır Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yazılmış bir yorumlama yaptı. Bakan Koca, açıklamasında sokağa çıkma kısıtlamasının 15-20 yaş grubunu, 65 yaş ve üstünü, 14 yaş ve altı çocukları içermediğini belirtirken yeni bir düzenleme yapılacağını da bildirdi. Koca, “Pandeminin iyice bilincinde olamayacak yaştaki çocuklarımızın, gençlerimizin ve yaşlılarımızın içinde bulunduğu durumu biliyoruz. Ruh hallerini anlıyoruz. Her yaş grubundan insanların gelişmelere karşı geri bildirimlerini, değerlendirme ve taleplerini duyarlılıkla peşine düşüp takip ediyoruz. Bu salgın hastalıkta, süreçlerin ilerleyişi, insanların istek ve taleplerinden tümüyle bambaşka düşünülemez. Sıhhat camiası olarak bu yaş gruplarından ricamız, azıcık daha sabırlı olmaları, bize azıcık daha vakit tanımalarıdır. Onların beklentilerini minimum onlar dek taşıyoruz” ifadelerini kullandı. Riskin devam ettiği ve ortadan kalkmadığını andıran Bakan Koca, “Öyle fazla ülkede koşul ciddiyetini koruyor. Bizim başarımız, toplumun her katmanının mücadeleye katılımından, tedbirde sağlanan birliktelikten kaynaklanıyor. Bunun benzer şekilde devam edeceğini, yeni fedakârlıklar gerektirecek şartların oluşmayacağını ümit ediyoruz. Yüksek bir olanak olmasa da, eğer risk şartları her tarafta oluşacak olursa, yapılacak şey konusunda deneyimliyiz. Lakin buna izin vermemek elimizdedir. Riski, tek dalgada durdurmak mümkündür. İkinci dalga olasılığına karşı gücümüz, uygulayacağımız tedbirlerdir. Sokağa çıkma serbestliğinin geldiği birincil günde, Türkiye’nin o kadar fazla ilinden aldığımız haberlere tarafından, gündelik yaşam, maalesef tedbirlere tam bir uyumla başlamadı. Oysa salgında evimizde geçirdiğimiz günlerin tecrübesi, tedbirlere uyumun daha yüksek olmasını gerektirirdi. Korona virüsle mücadelenin ikinci dönemindeyiz. Riskin devam ettiği, ortadan kalkmadığı dönemdeyiz. Bu dönemin hayat tarzı, ısrarla vurguladığımız gibi, Kontrollü Sosyal Hayattır. Kontrollü Sosyal Yaşam, gündelik özgürlüklerimizden fazlaca bir taviz istemiyor. Bizi riskten koruyacak davranışları zorlanarak değil, benimseyerek yapmalıyız” açıklamasında bulundu. Virüse aleyhinde güvende olmanın 2 yolu olduğunu ifade eden Koca, "Evden dışarı çıkıldığında, virüse karşı güvende olmanın iki koşulu var. Pandemi ile mücadelede nefes aldığımız, serbestçe sokağa çıkmaya başladığımız günler iki önlem önemlidir. Biri, maskeyi kıyafetin neredeyse parçası kabul etmektir. Maske, ağzı, burunu açıkta bırakmayacak şekilde kullanılmalıdır. Virüsün solunum aracılığıyla geçtiği kesin bilgidir. Ama yalnızca bizim maske takmamız yetmez. Başkalarını da bizim gibi maske kullanmaya teşvik etmeli, gerektiğinde uyarabilmeliyiz. Riski, alınacak tedbirlerin ortak olmasıyla yenebiliriz. Kontrollü Sosyal Hayatın birincil gereği, maskedir. Sosyal Uzaklık kuralı ise, Kontrollü Sosyal hayatın bir diğer gereğidir. İki kişi, eğer aralarına 1,5 metre uzaklık bırakmazsa, uzaklık azaldığı oranda virüsün bulaşma riski artmaktadır. Maske bir tedbirdir, fakat tek başına zayıf bir tedbirdir. İki tedbir, birbirini tamamlamalıdır. Bu iki tedbirle birlikte el hijyeni riske karşısında manâlı bir koruyucudur. Virüsün dış ortamda bir zaman canlı kalabildiği, ağza ve buruna dokunma durumunda ise el yoluyla solunum yolunda enfeksiyona yol açtığı bilinmektedir" ifadelerine yer verdi. Normalleş sürecini kurallara uydukça hızlandıracaklarını bildiren Koca, “Kuaförden metroya, pazar yerinden restorana, alışverişten seyahate gündelik hayatın tüm unsurları kendilerini kurallara göre organize etmektedir. Bireyler tedbirlere uymalı, Kontrollü Sosyal Hayatın şartlarına tarafından organize olamayan işletme ve kurumlardan bunu istek etmelidir. Bu noktadan daha sonra salgın gücünü rehavetten alacaktır. Yapmamız gereken, gitgide artarak normale yaklaşacak süreci, elbirliğiyle sürdürmektir. Normalleşme sürecini kurallara daima birlikte uydukça hızlandıracağız. Bundan birkaç ay öncesinin ‘bayağı’ düşüncesine, gece saat 24.00’te sokağa çıkma kısıtının kaldırılmasıyla kapılmak, isabetli bir fikir değildir. Salgın riski bundan böyle hafiflemiş olsa da, dün saat tam 23.59’da geçerli olan koşul, saat 24.00’da değişmemiştir. Bugün de değişmemiştir. Bunu kabul etmeliyiz” dedi. Bu haber sizlere www.haber32.com.tr farkıyla sunulmuştur