Türkiye'de ilk plazma tedavisi uygulanan hasta iyileşti Turgut Özal Tıp Merkezi Başhekimi Prof. Dr. Ali Beytur, hastaneden gazetecilere yaptığı açıklamada, Abidin Aybar'ın 30 Mart'ta hastaneye başvurduğunu, koronavirüs testin fazla çıkmasının arkasından hastaneye yatırıldığını hatırlattı. Aybar'ın durumunun kötüleşmesiyle yoğun bakım ünitesine alındığını anlatan Beytur, "4 Nisan'da yoğun bakıma kabul edilen hastamız buradaki tedavisinin arkasında 27 Nisan'da tekrar servise alındı. Bugün itibarıyla da şifayla taburcu ediyoruz." dedi. Prof. Dr. Ali Beytur, hastaya çoğu tedavi uygulandığını dile getirerek, şöyle devam etti: "Hastaya en son immün plazma tedavisini uygulandı. 38 jurnal çare sürecinde Türkiye'de ilk kez immün plazma tedavisi uygulandı. Ülkemizin dünyaya misal olan salgınla mücadelesinden söz etmek istiyorum. Çünkü dünyanın hiçbir ülkesinde ilaca bu kadar basit ulaşamıyoruz. İstediğimiz ilacı istediğimiz süre da aldık, bulabildik. Hastalarımıza uygulayabildik. Hastanemizde Türkiye'nin en büyük aferez ünitesi var, dolayısıyla immün plazma tedavisinde hiçbir zorluk çekmedik."
Türkiye'de öncelikle immün plazma tedavisi uygulanan hasta Abidin Aybar ise kentte birçok sağlık durumu kuruluşuna çare için gittiğini en son ise Turgut Özal Tıp Merkezi'nde kendisine koronavirüs tanısı konulduğunu söyledi. Hastaneye geldikten sonra anında tedaviye başlandığını aktaran Aybar, "Bir süre sonradan yoğun bakıma indik. Ondan sonraki süreci hatırlamıyorum. 4-5 gündür de servisteyim. Bugün de Allah'a şükür taburcu oluyorum. Bu hastaneyi anlatmaya lüzum yok bütün çalışanlara teşekkür ediyorum. Onları doğru yüzde 50 şansımızı kullanarak her tarafta hayattayım. çok büyük yardımları oldu bana bugün de taburcu oluyorum." diye konuştu. Hastanedeki işlemlerinin ardından taburcu edilen Aybar, vatandaşlara "Evde kal" çağrısında da bulundu. Plazma tedavisi görerek hayata döndüğünü gösteren Aybar, "Bende plazma bağışında bulunurum. Böylece bir vatandaşın doğru yaşıyorum. Benim de plazma bağışında bulunmam gerekiyor. Öğrencilerime bir buçuk aydır gereken ilgiyi gösteremedim. Onlardan uzakta kaldım, hepsine selamlarımı söylüyorum." dedi. öte taraftan koronavirüse eşi Orhan Karadoğan, annesi Ergül ve babası Haci Orak ile yakalanan gazeteci Esma Karadoğan da hastalığı yenmesinin arkasında Turgut Özal Tıp Merkezine giderek eşi, anne ve babasıyla plazma bağışında bulundu. Bu haber sizlere www.haber32.com.tr farkıyla sunulmuştur