Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Türkiye AB'ye katılmak istiyor. Bu çok eski bir konu. Önümüze pek çok engel çıkıyor veya çıkarıyorlar. Biz bize düşen görevleri yapmak için gayret ediyoruz. Ama Türkiye seçenek olarak sadece AB'ye yönelmiş bir ülke değil. AB üyeliğini halkımıza soracağız'' dedi.

Başbakan Yardımcısı Arınç, Bali Demokrasi Forumu için geldiği Endonezya'da, bu ülkenin medya patronları ve yöneticileriyle kahvaltıda biraraya geldi.

Türkiye ile Endonezya arasında tarihten gelen köklü beraberlik olduğuna işaret eden Arınç, şöyle konuştu:

''60 yıldır diplomatik ilişkilerimiz var, ama halklarımız 16. asırdan beri tanışıyor. Halklarımız birbirini çok seviyor. Tarihimiz, inancımız, kültürlerimiz birlik içinde. Uluslararası platformlarda BM'de İslam İşbirliği Teşkilatında, G-20'de D-8'de beraberiz.

Bundan sonraki görüşmelerimiz, 'bu iyi ilişkilerimizi daha ileri nasıl götürebiliriz-' şeklinde gerçekleşmesi lazım. Görüyorum ki İslam kardeşliği dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye ve Endonezya arasında da büyük bir güç olarak karşımızda duruyor.''

Kendini bir Endonezya dostu olarak nitelendiren Arınç, ''Endonezya'nın dünyada etkin bir güç haline gelmesi bütün Türklerin olduğu gibi benim de dileğimdir. Özellikle Aceh'te etkili olan tsunami felaketi sonrası Türk halkı yaraları sarmak için seferber oldu. Geçen ay Van depremi sonrası bütün dünya yardıma koşarken, yardımların en cömerti Endonezya'dan geldi. Bu vesileyle teşekkürlerimi tekrar sunuyorum'' dedi.



-''Endonezya'nın savunma sanayisi taleplerini karşılamaya hazırız''-



Endonezya'yı, Asya'ya açılan kapı olarak gördüklerini dile getiren Arınç, şunları kaydetti:

''Güneş doğudan doğar; bunu bir kez daha görüyoruz. Endonezya her yönüyle dünyada bir güç, bir potansiyel olarak kendini ifade ediyor. Türkiye olarak biz de Asya'nın batısındayız. Asya ve Avrupa arasında çok önemli bir köprüyüz.

Müteahhitlik gibi pek çok sektörde dünyada öndeyiz. Karşılıklı yatırımlar yapılacağı gibi üçüncü ülkelerde ticaret ve yatırım için ortaklıklar kurulabilir. Son yıllarda savunma sanayisinde de atılım içindeyiz. Endonezya'nın son dönemde savunma sanayisi alanında atılım içinde olduğunu biliyoruz ve Endonezya'nın taleplerini karşılamaya hazırız.''

Son yıllarda Türkiye'de demokratikleşme alanında önemli gelişmelerin yaşandığına dikkati çeken Arınç, ''Askeri darbeler döneminde yapılan anayasalarla durum idare ediliyordu. Ancak geçen yıl yapılan sivil anayasa değişikliğiyle Türkiye'de önemli demokratikleşme yaşandı. Şimdi yeni anayasayla demokrasi seviyemiz daha da ileri gidecek. Dış politikada da dünya barışına katkı sağlıyoruz'' dedi.



-''Güvenlik ve demokrasi birarada olabilir''-



Konuşmasında teröre karşı işbirliği mesajları veren Arınç, ''Unutmayalım ki dünyada terör var. Terör insanlığa karşı işlenmiş en adi suçtur. Teröre karşı hiçbir ülke kendi imkanlarıyla baş edemez, muvaffak olamaz. Teröre karşı işbirliği platformuna ihtiyaç var'' diye konuştu.

Ortadoğu'da son aylarda yaşanan gelişmelere de değinen Bülent Arınç, şunları söyledi:

''Artık halklar diktatörlüklerle, tek partili rejimlerle yönetilmek istemiyor. Artık halklar, haklı demokratik taleplerini istiyor. Türkiye, bu halkların taleplerine karşı sessiz kalmadı. İşte son dönemde Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da önemli gelişmeler yaşanıyor. Bizim bu olaylar ve talepler karşısında duruşumuz şudur: Hiçbir ülke yönetimi bu taleplere karşı durmamalı, baskı ve şiddet uygulamamalıdır. Farklı görüşlere, farklı taleplere imkan verilmelidir.

Her ülkenin toprak bütünlüğüne önem veriyoruz. Güvenlik önemli, ama güvenlikle demokrasi arasında denge kurulmalı. Her düşünce özgürce ifade edilmeli, ama bu düşünceler cebir şiddet ve tehdidi içermemelidir.''



-''Medya işbirliği artmalı''-



Endonezyalı medya temsilcilerine Türkiye'deki kamu yayıncılığı konusunda bilgiler veren Bülent Arınç, şöyle devam etti:

''Türkiye'de kamu yayıncılığı yapmakla görevli TRT vardır. 14 kanalı vardır. Arapça kanalı 350 milyon nüfusa hitap eder. Türkiye'de yaşayan ve anadili Kürtçe olan kanal olan TRT 6 aynı zamanda bütün Ortadoğu'ya yayın yapmaktadır. TRT Avaz kanalı da Türk dünyasına yayın yapmaktadır. Ayrıca Anadolu Ajansı 91 yıllık tecrübesiyle bütün dünyaya haber akışı sağlamaktadır. Ayrıca İngilizce ve Arapça web sitesinden yayın yapmaktadır. Web sitelerimizden 30'dan fazla dilde yayın yapılmaktadır.

Anadolu Ajansı ile Antara arasında TRT ile Endonezya Devlet kanalı arasında işbirliği anlaşmaları vardır. Arşivler karşılıklı olarak birbirine açıktır. Ayrıca, çocuk, spor belgesel kanalları var. Endonezya ile müşterek programlar yapmak, belgeseller çekmek isteriz. Endonezya'dan özel televizyon kanalları da destek isterse o desteği veririz.''



-Televizyon dünyası ve internet medyası-



Başbakan Yardımcısı Arınç, internet alanındaki düzenlemelere ilişkin, ''Demokratik olmayan yönetimler, bu güçlerini korumak için sosyal paylaşım sitelerini, interneti engellemek istedi. Fakat Tunus'ta fakirliği protesto etmek için kendini yakan gencin görüntüleri, bu sosyal ortamlarda, internette yayıldı. Yasakla netice alınmaz'' diye konuştu.

İnternetin sorumsuz ve sınırsız bir alan olduğunu dile getiren Arınç, ''Maalesef pek çok şiddet içeren, pornografik yayın yapan siteler var, hatta nasıl öldürebilirsin gibi cinayete teşvik eden siteler var. Bütün bunlardan merak saikiyle bile insanlar istifade etmeye çalışıyorlar. Artan suçlarda daha önce işlenmemiş suç şekillerinin artmasından maalesef bunun da rolü var'' dedi.

''Haber portallarını, basın kanunu içinde düşündük. Haber sitelerinde görev yapanların basın kartı alabilmesine fırsat verdik'' diyen Arınç, ''Paylaşım sitelerini bir sisteme oturtmak mümkün değil. Ancak internet yoluyla işlenen suçlarla ilgili ceza kanununda düzenleme var. Endonezya ile sosyal medya ve internet alanına ilişkin düzenlemelerimiz konusunda enformasyon sunabiliriz'' dedi.



-Bilim ve havacılık işbirliği-



Katılımcıların, bilim ve teknoloji alanında üniversiteler arasında işbirliği geliştirilmesi önerisi üzerine Arınç, Türkiye'deki üniversitelerle Endonezya'daki üniversiteler arasında aracılık yapacağını söyledi.





-''AB'ye girecek olmamız Endonezya ile ilişkilerimizi keseceğimiz anlamına gelmez''-



Arınç, Türkiye'nin AB üyesi olması durumunda İslam dünyasıyla ilişkilerinin nasıl bir yola gireceğinin sorulması üzerine, şöyle konuştu:

''Biz AB'ye tam üyeliğe önem veriyoruz. Bu hedefimizden vazgeçmiş değiliz. Çünkü tam üye olduğumuz zaman halkı Müslüman olan ilk ülke olacağız. Unutmayın biz bu dünyaya yabancı değiliz. Avrupa'daki Müslüman sayısı 10 milyondan fazladır. Avrupa'da 4 milyon Türk yaşıyor. Müslüman ülkelerin AB'deki temsilcisi olacağız. Bu dünyanın birikimlerini AB'ye taşımak, Avrupa'nın birikimlerini bu dünyaya taşımak istiyoruz. AB'ye girecek olmamız Endonezya ile ilişkilerimizi keseceğimiz anlamına gelmez.''