Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa'daki ırkçılığın, söylemlerin dışına çıkıp eyleme dönüştüğünü belirterek, ''2. Dünya Savaşı'ndan önce 'Nasıl olsa bir şey olmaz' denildiği zaman, bu ırkçı akımların arttığı dönemlerde nelerin yaşandığını tarihi bilenler ve o günleri yaşayanlar iyi bilir. Korkarım tedbirler alınmazsa, zihinleri değiştirmezsek o günlere geri döneriz'' dedi.

Çavuşoğlu, beraberindeki heyetle birlikte İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın Feriye Lokantası'nda onurlarına verdiği yemekte yaptığı konuşmada, yaklaşık 2 yıldır Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanlığı yaptığını belirterek, her şeyden önce böylesi önemli bir kuruma 1949'dan bu yana ilk seçilen Türk ve Müslüman olmaktan her zaman büyük bir onur duyduğunu kaydetti.

Yaklaşık 2 yıldır Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisine yeni bir vizyon kazandırdıklarını ifade eden Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Her şeyden önce bu savunduğumuz değerlerin Avrupa içinde değil, Avrupa dışına da taşınması gerektiği bilinciyle yeni bir üyelik statüsü geliştirdik. Demokrasi için ortaklık statüsü adı altında Fas ve yine tarihi bir karar alarak Filistin'i üye yaptık. Şimdi sırada Kırgızistan var. Ondan sonra Kazakistan, Cezayir, Tunus var. Bu ülkelerdeki demokratik kurumların gelişmesi için gece-gündüz tüm ekibimle, tüm mekanizmalarımızla gayretlerimizi sarf ediyoruz. Avrupa içinde sorunlar var. Avrupa içinde ciddi siyasi sıkıntılar yaşayan ülkeler var. Arnavutluk, Bosna-Hersek gibi... Moldova 3 yıldır cumhurbaşkanını seçemiyor. Rusya'da, kendi içindeki sorunları dışında bir de Avrupa kurumlarıyla ilgili güven bunalımı var. Ermenistan öyle. Bu sorunlara çözüm getirebilmek için güven arttırıcı adımların atılabilmesi için parlamenter diplomasisini çok iyi işlettik. Bu süreçte Türk olmanın avantajını da çok iyi kullandık. Özellikle Türk dış politikasına uygun ve Türk adetlerinden aldığımız hoşgörüyle uzlaşmacı yaklaşımımızla bu ülkeler arasındaki güveni tesis etmede çok önemli adımlar attık.''

Ekonomik sorunların gelip geçici olduğunu, Avrupa'da en büyük sorunun artan ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamofobi olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, ''Avrupa'daki ırkçılık artık öyle bir noktaya geldi ki, söylemlerin dışına çıktı, eylemler olmaya başladı. Almanya'da 9 Türk'ün neonaziler tarafından öldürülmesi ya da bunların özellikle istihbarat tarafından desteklendiğine dair ciddi şüphelerin olması kaygı vericidir. Norveç'te bir kişinin çıkıp 100'den fazla insanı öldürmesi ırkçı akımların vardığı noktayı gösteren göstergelerden biridir. Romanların Fransa'dan sınır dışı edilmesi, yine Fransa ve İsviçre'de dini özgürlükler üzerine kısıtlamalar getirilmesi diğer örnekleri oluşturuyor'' dedi.