Seçime hazırlanmamış ve projesi olmayan muhalefet partilerinin kargaşa ve laf cambazlığı içerisinde halkın iradesine sahip çıkmaya çalışma kabul edilebilir değildir. Tüm anket sonuçlarının Ak Parti iktidarını gösteriyor olmasını hazmedemeyen çevreler her türlü işbirliği yapmaktan çekinmemekte; BDP, CHP ve MHP kol kola Ak Parti ve istikrar düşmanlığı yapmaktadırlar. 

Gerçekçi olmayan seçim vaatlerinin millet tarafından reddedildiğini anlayan muhalefet partileri şu an yalnızca Ak Partinin adımlarını takip etmekle yetinmek zorunda kaldığını belirten Kolukırık; takip edenler, takip edilemezler, lider olamazlar” dedi.

Kolukırık sözlerine şöyle sürdürdü:  Soğuk savaş dönemi politikaların temsilciliğe savunan bazı gruplar akılları sıra Ak Partiyi eleştirme yarışına girerek oy toplayacakları zannı içerisinde görünmektedirler.

Ak Parti yoksulluk, yoksunluk ve güvensizlik içerisine hapsedilmiş Türkiye’nin istikrar ve güven adasına dönüşmesinin adıdır. Ak Parti Türkiye’yi içine hapsetmiş güçlere karşı demokratik ittifakın birlikteliğidir ve tüm Türkiye’nin partisidir. Ak Parti dünya ile entegre olmanın, zenginleşmenin, demokratikleşmenin İslami değerlerle birlikte yürütülebileceğinin adresidir. Ak Parti dünya üzerinde ben de varım diyen Türk insanının istek ve arzularının sesidir.

Tüm Türkiye gelişmiş ülke vatandaşları gibi iyi yaşam standartlarına olmak istiyor. Ak Parti İslam, yerel değerler, modernleşme, zenginleşme ve demokrasinin en iyi kaynaştığı halk hareketi ve siyasal temsilin adıdır. Milletin iradesi ve değerleriyle bütünleşmeyen hiçbir siyasi hareketin bu saatten sonra Türkiye’de başarılı olma şansı yoktur.

Dindar ama aynı zamanda Dünya ölçeğinde iş yapabilen girişimcilerimizi, yeryüzüne dağılmış hizmet neferlerini hazmedemeyen ve zenginleşmesini içselleştiremeyenlerin aynaya bakma sorumluluğu bulunmaktadır.

Türkiye’nin kabuk değiştirdiğinin ve güçlü Türkiye’nin vatandaşları olduğumuzun fark edilmesi gerekiyor. Artan milli gelir, ekonomik krizdeki başarılı yönetim ve ihracat rakamları görmezden gelinerek milletin iradesini çalmaya yönelenler bu ülke için hayırlı iş mi yaptıklarını sanıyorlar?

Konjonktürel olarak zaman zaman artan milliyetçilik rüzgarı ya da eleştirel söylemlerle bütünleşmiş elitist ve mezhepçi zihniyetin bu ülkeye yabancı kaldığını ve insan merkezli düşünmeleri gerektiklerini anlamaları gerekiyor dedi.