Bilgiç daha sonra partisinin il başkanlığına geçerek bir konuşma yaptı, Bilgiç'in Konuşması şöyle idi;

Bizler bütün teşkilatlarımızla çok değerli hizmetler  verdik. Milletimiz bu hizmetleri AK Parti döneminde gördü. Bizim dönemimizde Isparta'mız çok ciddi hizmetler aldı. Hizmetleri alma noktasında Ankara'daki bu mücadeleyi verirken en büyük gücümüz de İsparta halkı oldu..

 Hem milletvekili arkadaşlarımla, hem teşkilat mensubu arkadaşlarımızla saygı sevgi çerçevesinde bir 4 yıl geçirdik ve çok güzei hizmetler verdik.

Şimdi önümüze yeni bir dönem geldi. Isparta'ya hizmet noktasında yeniden dört kişi görevlendirildi. Bu 4 arkadaşımızla hem AK Parti dönemini anlatacağız, hem de önümüzdeki dönemdeki AK Parti'nin Türkiye stratejilerini hem de Isparta stratejilerini vatandaşlarımızla paylaşacağız, Hem de başkalarının hayal dahi edemeyecekleri füzellikleri İsparta ve ürkıye mıze kazandırma noktasında da milletimizden ve İsparta halkından yetki isteyeceğiz.

Eğer Isparta halkı da 4 arkadaşımızla beraber bizi Ankara'ya gönderirlerse Isparta'ya en iyi hizmetleri yapabileceğimize inanıyorum. Ben kendimi 4. sırada görüyorum ve bu seçimi 4. sıradaymış gibi ve Ankara'ya gitmem gerekiyormuş gibi sonuna kadar asılacağımı da herkesin bilmesini istiyorum.

Başkaları liste kaygısı duysunlar ama biz Isparta halkımıza güveniyoruz ve biliyoruz ki dördümüzü beraber bizi Ankara'ya gönderip hizmet noktasında görevlendirecek. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın."

Konuşmasında CHP Isparta 1. sıra adayı Ali Haydar Öner'e de gönderme yapan Bilgiç:"Bazı yeni adaylarımız görevlendirilmişler. İsparta'da birtakım açıklamalar yapıyorlar. Diğer partilerden aday olan arkadaşlara şunu söylemek istiyorum. Bazen bir sözü ağızda yutmak, sonradan yemekten daha iyidir. Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türk Demokrasisini başka ülkelerle mukayese etmek gibi bir yanlışlığın içerisine düşmesin.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti bütün temel nitelikleri ile demokratik. Laik, sosyal ve hukuk devleti olarak dimdik ayaktadır ve AK Parti iktidarı
ile beraber de dünyanın parlayan yıldızı olarak hak ettiği yerfafma' yolunda emin adımlarla yürümektedir.

Böylesine güçlü bir devleti, herkesin hazmetmesi lazım. Türkiye Cumhuriyetinin demokrasisi köklü bir demokrasidir. Zaman zaman, 1961, 1970, 1980, 28 Şubat, 27 Nisan, biz bu darbeleri ve muhtıraları biliyoruz. Şimdi bu darbe süreçlerinden ve muhtıralardan, demokrasiyi
kesintiye uğratacak bu tarz davranışlardan kimin yana olduğunu milletimiz gayet iyi biliyor.

Onların temsilcilerinin bu memlekette, hele gelip de Isparta'da demokrasi adına birşey söylemelerini ben gerçekten doğru bulmuyorum. Seviyeli bir siyaset içerisinde bu işi İsparta'da götürmemiz gorekyor. Bu ülkeye bir çivi çakandan, hangi partiden olursa olsun Allah razı olsun. Biz bu düsturdan geliyoruz. Bu gibi laflar, bu. gibi davranışlar sandıkta oya dönüşmez.

Biz sahaya çıktığımızda bizim söyleyecek çok şeyimiz var. Sahaya çıktığında söyleyecek şeyi olmayanlar mecburen başka yollara sapıyorlar. Bjz duble yoldan gidiyoruz, onlar hala toprak yoldan gidiyorlar.

Çünkü onlar orada kaldılar. Bugün bu ülkeye eğer Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisinin demokrasiye ne gibi bir katkıları olabilir ki. Biz çözümü miliette arıyoruz, onlar çözümü Silivri'de arıyor. Böyle bir zihniyetin demokrasi havarisi kesilmesine gerek yok.

Biz prensip olarak seviyeli bir siyaset götüreceğiz bu süreç. içerisinde, polemik içerisinde olmayacağız, milletimizde yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı anlatacağız." dedi.