SDÜ'de AB Proje Hazırlama Eğitim Programı.

 

Süleyman Demirel Üniversitesi Avrupa Birliği Dokümantasyon Araştırma ve Uygulama Merkezi (ABADOM) tarafından “AB Proje Hazırlama Kapasitesinin Geliştirilmesi Eğitim Programı” düzenlendi.

 

SDÜ Kültür Merkezi"nde gerçekleştirilen eğitim programında ilk olarak kürsüye gelen ABADOM Müdürü Yrd. Doç.Dr. Levent Kösekahyaoğlu, “Bugün burada proje sayısının arttırılması için böyle bir etkinlik düzenledik. Japonya, ABD ve Türkiye"nin milli gelirlerinden AR-GE çalışmalarına yatırdığı paylar dikkate alındığında, Japonya ve ABD"nin yatırmış oldukları fonun Türkiye"ye oranla çok büyük olduğunu görüyoruz. Türkiye GSMH"nın sadece binde altısını AR-GE çalışmalarına ayırdığı görülüyor.

 

Avrupa Birliği, Japonya ve Amerika karşısında teknoloji üretme gücünde dezavantajlıdır. Bunu tersine çevirmek için bilimsel araştırma programlarının geliştirilmesi gerekiyor. 6. Çerçeve programının bütçesi 17 buçuk milyar Euro"dur. 2007-2013 yılları arasında uygulanacak 7. Çerçeve Programında ise bu miktar 53 milyar Euro"dur. Bu rakamlar belirtiyor ki, Türkiye"nin bu 53 milyar Euro"dan olabildiğince yararlanabilmesi için proje üretmesi ve bu bağlamda, projelerine yönelik hibeleri alması gerekmektedir.

 

Bu düzenlediğimiz etkinlik çerçevesinde, yerel bazda projelerin nasıl hazırlandığına değineceğiz.” diye konuştu. Ardından kürsüye gelen, TOBB Avrupa Birliği Proje Uzmanı Merih Güney adaylık sürecinde AB mali yardımları ve proje yönetim döngüleri hakkında bilgi vererek, “AB Mali Yardımları, katılım öncesi hibeler, Avrupa Yatırım Bankası Kredileri, topluluk, 6. Çerçeve ve eğitim programlarından oluşmaktadır. Kamu kuruluşları proje önerileri sonucunda, bu mali desteklerden yararlanabilmektedir.

 

Türkiye, 2002 yılında 18, 2003 yılında 28 ve 2004 yılında 38 olmak üzere toplam 84 mali işbirliği projesi hazırlamıştır. Fakat bu sayının Türkiye için yeterli olduğuna inanmıyoruz. 6. çerçeve programından yararlanamayan üniversitelerin. 1 Ocak 2007 tarihinde yürürlüğe girecek 7. Çerçeve programından kesinlikle yararlanmasını istiyoruz. Bu sayede Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin (KOBİ) üniversitelerle aralarında bir destek köprü oluşturarak, AB"den hibelerini almalarını bekliyoruz. Burada, bilinmesi gereken önemli bir nokta da Avrupa Birliği sadece siyasetle, bakanlarla yürümüyor. Projelerinde olması şart.

 

Eğer AB"ye girmek istiyorsak kendimizi projelerle kanıtlamamız gerekiyor.” dedi. Güney, Türkiye AB mali ilişkilerini gümrük birliği öncesi, sonrası ve adaylık esnası olmak üzere üç başlıkta toplayarak, “1964-1995 Gümrük Birliği öncesinde mali yardımlar mali protokollerle yürütüldü. 1996-1999 Gümrük Birliği Sonrası, gümrük birliğinin beraberinde getirdiği ekonomik ihtiyaçlar doğrultusunda, tek taraflı deklarasyon ile AB Bütçesi geliştirilmiştir. 2000-2006 adaylık dönemi sürecinde ise Türkiye için katılım stratejisine uygun ek gelir sağlandı.

 

Projeler hazırlanırken AB veya üye ülkelere öngörülmüş kriterlere uygun projeler hazırlanması şarttır. Her programlama döneminde AB projelerinin değerlendirilmesine dikkat edilmelidir, çünkü aynı amaca hizmet edecek veya birbirini tamamlayıcı nitelikteki projelerin kabul görülme şansını arttıracaktır.” dedi.