Ateşgül gelsin mi, gelmesin mi?

 

Sayın Ateşgül’ün ‘gelsin’ veya ‘gelmesin’ çerçevesine sıkıştırılması ona yapılacak en büyük kötülük olur.

 

         Son zamanlarda medya eliyle yürütülen bir tartışma ortaya çıktı. Belediye Başkanı Sayın Yusuf Ziya Günaydın’ın kayınbiraderi Sayın Mehmet Ateşgül’ün 1999-2004 yıllarındaki gibi tekrar danışmanlığa getirilmesi isteniyor. Bunu kim istiyor belli değil. Gazeteci arkadaşlar, ‘vatandaşlar’ diye yuvarlak bir laf ediyorlar ama ne ucu belli ne de sonu.

         Bu konuyu ilk önce bir gazetemiz haber yaptı daha sonra ise gazeteci büyüğümüz Şakir Aksöz köşesine taşıdı. Hem haberde hem de Şakir beyin yazısında dikkatimi çeken bir husus oldu. Tartışma, ‘gelsin’, ‘gelmesin’ çerçevesine sıkıştırılıyor.

         Bence burada önemli olan, özellikle 2004 seçimlerinden önce Sayın Mehmet Ateşgül’e karşı yapılan propagandanın temizlenmesi olmalı. Ateşgül için her türlü suçlamada bulunuldu. Ancak, 5 yıllık Hasan Balaman döneminde de gördük ki, Isparta bir tane Ateşgül’den şikayet ederken 5 sene boyunca, milyarlarca maaş alan ancak vatandaşın asla ulaşamadığı, gazeteci döven, halka zulüm eden danışmanlarla karşılaştık.

         Kaldı ki, Sayın Ateşgül’ün aldığı (eski parayla) 1,5 milyar maaş Ispartalının diline sakız olmuştu. Ateşgül karşı karşıya kaldığı onlarca suçlamalardan sonra çocuklarının bile yüzüne bakamaz hale geldi. Sayın Ateşgül’ün herkesten rüşvet aldığı falan konuşuldu ama o seçimlerden sonra emekli maaşı ile hayatını devam ettirdi. Kendisine yapılan suçlamalardan bunaldı ve bu şehri terk etti. 6 senedir de Isparta’ya uğramadı. 5 sene boyunca rüşvet alan, küpünü dolduran bir insanın emekli maaşına ihtiyacı olur mu? Ayrıca, aradan geçen 5 senelik süre zarfında Ateşgül’ün işlediği iddia edilen o suçlardan aldığı bir tek ceza yok.

         Sayın Ateşgül’ün ‘gelsin’ veya ‘gelmesin’ çerçevesine sıkıştırılması ona yapılacak en büyük kötülük olur. İlk önce Ateşgül onere edilmeli. Dün, Balaman’ın danışmanlarının neler çevirdiklerini yazmayanlar hiç olmazsa bugün yazmalılar ki, Ateşgül’ün gelmesinin kimseye bir zararının olmayacağını herkes görsün.

         Gazeteci büyüğümüz Şakir Aksöz, Isparta Belediyesi’nde aksayan yönlerin, organizasyon bozukluklarının olduğunu, insanların muhatap bulma sorununun hat safhaya geldiğini yazıyor. Bunların çözümü belki Sayın Mehmet Ateşgül olabilir ancak bu cümleler, orada görev yapan Başkan Yardımcılarına, daire müdürlerine veya danışmanlara yapılabilecek en büyük hakarettir.

         Buradan tekrar edelim; Sayın Mehmet Ateşgül’ün gelmesi sorunlara bir çare olarak görülebilir. Bana göre gelsin mi, gelsin. Ancak şu aşamada konumuz ‘gelsin’ veya ‘gelmesin’ değil, Ateşgül’ün yıllarca yıpratılan imajının düzeltilmesi ve onun onere edilmesi olmalı. Burada altı çizilmesi gereken başka bir konu da Sayın Ateşgül’ün herkes tarafından sevilip, desteklenmesinin beklenmesi yanlışlığıdır. Bir insanı herkes sevecek diye bir şey yoktur. Seven kadar sevmeyen, gelmesini isteyen kadar istemeyen de olacaktır.

 

ENVER TAHA AYDIN

Akdeniz Gazetesi Yazarı