'Daha önceki yazılarımda birçok kez gündeme getirdiğim ‘camia olabilme’ konusunu bir kez daha gündeme taşımak istedim. Türkçe anlamı topluluk olan camia özellikle futbol kulüplerinde sıkça kullanılan bir terimdir.
Şehirdeki tüm kesimleri eksiksiz olarak o ismin (Ispartasporun) etrafında toplayabiliyorsak işte o zaman camiaya oluruz.
Ispartasporun camiaya olabilmesi için öncelikle kulübü, takımımızı, şehrimizi sevmemiz gerek. Sevginin, taraftarlığın, hoşgörünün olmadığı yerde birlik olmaz, dolayısı ile başarıda gelmez...
Ispartasporu camiaya yapabilecek toplulukların içerisinde kimler yer almalı.
- Yönetim kurulunun tamamı,
- Bugüne kadar görev yapmış stada, maçlara gelebilecek durumda olan tüm başkan ve yöneticiler
- Bu takımın formasını giymiş bütün futbolcular
- Bu kulübe hizmet etmiş teknik direktör ve teknik kadroda yer alanlar ve kulüp çalışanları
- Şehirdeki görsel ve yazılı bütün medya mensupları
- Tüm siyasi partilerin il, ilçe başkan ve yöneticileri
- 4 Milletvekili
- Merkez ve ilçe belediye başkanları
- Rektörler ve rektör yardımcıları
- Daire müdürleri
- STK başkanları
- Pembe yeşilli renklere gönül vermiş bütün taraftarlar
Bu saydıklarımın tamamının tribünde olduğu gün biz cama olabileceğiz ve inanıyorum ki başarılar geçici değil hep kalıcı olacaktır.
Bu arada daha önceki yazılarımda da ifade ettiğim gibi futbol dünyada büyük bir endüstri ve bu sektörden para kazanan yüzlerce kulüp var.
Ispartasporun kendi ayakları üzerinde durabilmesi için sadece camia olması yetmiyor. Bu camianın tesisleşmeye, alt yapıya da ihtiyacı var.
Çok acilen şehrin uygun bir yerine Ispartasporun kendisine ait antrenman sahaları olan, kapalı spor salonu olan, futbolcuların konaklayabilecekleri çok amaçlı sosyal tesisleri olan bir kompleks yapılmalı. Bunun için siyasilerin desteği ve yerel yönetimlerin katkısı alınmalı.
Ispartasporun tesisleşmesi ve alt yapı yatırımları bugünkü sportif başarılar kadar önemli, bu konuyu ertelemeden biran evvel hayata geçirmek ve temellerini atmak artık kaçınılmaz!
Gelelim geçtiğimiz hafta yaşananlara…
Kulüp başkanı Atakan Yazgan ve yönetimin ahde vefa örneği takdire şayan. Ispartasporda uzun yıllar forma giymiş, kulübe emeği olan eski futbolcuların hatırlanması, gönüllerinin alınması ve onlara yeniden pembe yeşilli formayı giydirmelerini takdirle karşılıyorum. Bunu geleneksel hale getirmek ve ilerleyen süreçte sadece Isparta’da ikamet edenler değil şehir dışında olanları da maçlara davet ederek statta seyircinin önünde forma giydirmek plaket takdim etmek camia olabilme adına önemli bir hizmet, düşünce ve projedir...
Yine kulübe hizmet etmiş eski futbolcuların maçları ücretsiz kapalı tribünde izleyebilmeleri adın atılan adımı fevkalade yerinde ama geç kalınmış bir düşünce olarak görüyorum. Zararın neresinden dönersen kar misali bugüne kadar unutulmuş olan bu ve buna benzer uygulamaların zaman içerisinde hayata geçirilmesi Ispartaspor sevgisini daha da artıracak ve camianın Ispartaspora bakışını değiştirecektir.
Bu arada Sayın Atakan Yazgan ve yönetiminin geçtiğimiz yıl şampiyonluk primlerini hak eden teknik kadronun ve futbolcuların primlerini ödeme konusunda gerekli hassasiyeti göstereceğine olan inancımı ifade etmek istiyorum.
Yönetimsel başarı kadar sportif başarıda önemli. Takımımız ligin ilk dört haftasında 8 puanla zirve yarışında ilk üç sırada yer almayı başardı. Buca deplasmanından kaçan iki puan ve akabindeki konya temsilcisine verilen iki puanı hanemize yazdırabilmiş olsaydık bugün 12 puanla liderlik koltuğunda olacaktık. Son iki hafta aldığımız iki galibiyet bana göre büyük bir başarıdır. Gurubumuzda her takım her takımı yenebilecek güçte ve sürpriz sonuçlar alınabiliyor. Ispartaspor koşan, mücadele eden takım ruhunu sahaya yansıtan futbol anlayışı ile ligde iddialı, sürpriz sonuçlara imza atabilecek görüntüsü ile ilerleyen haftalarda daha da iyi sonuçlar alacağına inanıyorum.