Gülyağı ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (GÜLBİRLİK) Genel Müdürü Hasan Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Isparta çiftçisinin en fazla kazancı gülden elde ettiğini söyledi.

Gül denildiğinde akla ilk olarak Türkiye ve Isparta'nın geldiğini belirten Çelik, bu çiçeğin kentin sembolü olduğunu, bölgedeki hemen herkesin gül çiçeğiyle ilgilendiğini ifade etti.

Gül bahçelerinde yeni sezon hazırlıklarının tamamlandığını dile getiren Çelik, şöyle devam etti:

"Gül bahçelerinin bakımı, çiçeklerin budanması gibi işlemler havaların iyi gitmesi sayesinde zamanında bitirildi. Geçen sene gül rekoltesi 8 bin 500 ton civarındaydı. Bu yıl rekoltenin bir miktar daha artacağını düşünüyoruz. Hava şartlarında risk olmazsa rekolte 9 bin ton civarında olabilir. Bunun üzerine de çıkabilir ama geçen senenin altına düşmeyecektir. Bu, parfümeri ve kozmetik sanayinin ham maddesi olan gül yağı, gül konkreti, gül suyu ve diğer gül menşeli ürünlerin yeteri kadar üretilebileceği anlamına gelir. Köylülerimizin, çiftçilerimizin inşallah bu sene yüzü gülecektir."

Ülke ekonomisine sağladığı katkı yüksek

Isparta'da kışın sona ermesiyle hasadı yapılan ilk bitkinin gül olduğunu belirten Çelik, üreticilerin gülden sonra diğer zirai faaliyetlere devam ettiğini söyledi.

Gül işlendikten sonra elde edilen ürünlerin büyük bölümünün yurt dışına satıldığını anlatan Çelik, "Her yıl sadece gül yağı ve konkretinin (katı gül yağı) ihracından ülkemize 25-30 milyon avro gibi bir girdi sağladığından bahsetmek mümkün. Bunu diğer parfümeri ve kozmetik alanlarıyla da ilişkilendirdiğimiz zaman toplamda 50 milyon avroya kadar çıkabildiğini gördük." diye konuştu.

Çelik, gül yağı, gül konkreti ve gül suyunun yüzde 90'ının ihraç edildiğini ve ülke ekonomisine önemli miktarda döviz girdisi sağlandığını ifade etti.

GÜLBİRLİK bünyesinde oluşturdukları firma sayesinde dünyaya açıldıklarını söyleyen Çelik, "Ürünlerimiz Avrupa, Uzak Doğu ve farklı birçok ülkeye ihraç ediliyor. Sektörümüz ve üreticilerimiz adına bu durum yüz akıdır. Milli bir ürün olması sebebiyle de memleketimizin, ülkemizin yüz akıdır. Çok sağlıklı bir zeminde, katma değeri yüksek ürünlerle ihracat yapmak suretiyle 2023 hedeflerine bir tuğla da biz koymak istiyoruz." dedi.

"Gül ve lavanta turizmi popüler"

Bölgede son dönemde gül ve lavanta turizminin popüler hale geldiğini belirten Çelik, şunları kaydetti:

"Bununla ilgili müze mantığıyla geliştirmeye çalıştığımız bir fabrikamız var. Önümüzdeki senelerde Etnografya Müzesi şeklinde tanzim etmek istiyoruz. Misafirlerimizin ihtiyaçlarını uygun ortam ve şartlarda karşılayabilmek için altyapıyı hazırlıyoruz. Ziyaretçilerimiz burada doya doya bir gün geçirecekler. Gül bahçelerine gidecekler, fabrika gezecekler. Fabrikalarımızda 4 jenerasyona ait gül yağı üretim teknolojilerini görecekler. En ilkel metodla başlayıp, modern üretime kadar gelen süreçleri görme şansları olacak."

Çelik, kooperatifçiliğin geliştirilmesine dönük çalışmalarının da devam ettiğini dile getirdi.

Renk cümbüşü başlıyor

Isparta Ziraat Odası Başkanı Mustahattin Can Selçuk da yeni sezonla birlikte Isparta'da renk cümbüşünün başlayacağını söyledi.

Gülün ekonomik getirisinin yanında turizm açısından da önemli bir ürün olduğunu belirten Selçuk, "Gül sezonu yaklaşıyor ve üreticilerimiz hazırlıklarını tamamladı. Bu yıl havalar mevsim normallerinin üzerinde. Bu durum rekoltenin daha da artacağını gösteriyor. Üreticilerimiz yeni sezonda ellerinden geleni yapacaktır." dedi.

Gül üreticisi Ahmet Bağcı da gül bahçelerinde ayıklama ve budalama işlemlerini bitirdiklerini, havaların iyi gitmesi sayesinde gülde yüksek rekolte beklediklerini dile getirdi. Bağcı, "Bu sezon çiftçilerin yüzü gülecek ve gül geliri iyi olacak. Havalar bu şekilde giderse 8-10 bin ton rekolte beklentisi var. Gül ülkeye iyi döviz girdisi getiriyor. Daha fazla destek gelirse döviz girdisinde artış olacaktır." diye konuştu.