Gül ve gül suyunun tedavide ve gelenekteki yeri, kitap oldu. Maestro Yayıncılık, Eczacılık ve Tıp Tarihi Serisi kapsamında Prof. Dr. Ayten Altıntaş tarafından kaleme alınan 183 sayfalık kitabı piyasaya çıkardı. Isparta Valiliği ve IYAŞ'ın sponsorluğuyla basılan kitapla ilgili tanıtım toplantısı yapıldı.
Tanıtım toplantısında bir konuşma yapan Isparta Valisi Ali Haydar Öner, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Deontoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Uluslarası Tıp Tarihi Kurumu Üyesi Prof.Dr. Ayten Altıntaş'ın önemli bir konuk olduğunu söyledi.
Isparta gülü ile ilgili daha önce çıkardığı bir kitabını okuduğunda Prof. Dr. Altıntaş'ı telefonla aradığını anlatan Vali Öner, "Keşke bizim de katkımız olsaydı, dedim. Daha sonra Ayten hanım gülün tıp dünyasında tedavi edici etkisi üzerine yeni bir kitap hazırlığında olduğunu söyledi. Böylelikle biz de bu kitaba katkıda bulunmuş olduk. Isparta'nın gülüyle ilgili yayına destek verdik" dedi.
ESKİ TIBBIN İLAÇLARI ARASINDA
Kitapla ilgili ayrıntılı bilgi veren Prof. Dr. Ayten Altıntaş ise "Eski tıbbın ilaçları arasında yer alan gül, yılların tecrübesi ve süzgecinden geçerek Osmanlı tıbbında da yer edinmişti" dedi.
Tedavi amacıyla kullanılan gül suyu, gül macunu, gül şerbeti, gül yağı formüllerinin günümüz tıp dünyasına da tanıtılmak istendiğini ifade eden Prof.Dr. Altıntaş, şöyle konuştu: "Bu amaçla kısa da olsa gülün tarihteki, edebiyattaki, mitolojideki ve sanattaki yerine değinildi. Bu serüven inanılmaz zenginlikteydi ve bu kitapçığın sınırları içine ancak bir damlası konabildi."
BEYNİ GÜÇLENDİRİYOR
Kitapta, güzel kokunun insanlık tarihindeki önemi, nasıl üretildiği, ticareti, kullanılışı ve bu kapsamda güzel kokunun en narin kaynağı olan gülün anlatılmaya çalışıldığını belirten Altıntaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gülün damıtılması ile elde edilen gül suyu hem koku dünyasının vazgeçilmeyeni hem de ilaçların hammaddesi. Osmanlı hekimlerinin vurgulayarak tekrar ettikleri şey, gül suyunun beyni ve aklı güçlendirdiği, ruhsal ve duygusal yapıları kuvvetlendirdiği, beden ve yaşam gücünü artırdığı, heyecandan oluşan kalp atışlarını düzenlediği, baş ağrısını ve mide bulantısını geçirdiği, göz ağrılarını, göz kızarıklıklarını tedavi ettiğidir. Kokulu güllerden hazırlanan gül macunu ve şerbetinin mideye iyi geldiği, hazımsızlık için çok kullanıldığı belirtilir."
GÜLCÜLÜĞÜN ÖNEMİ
Kitabın amaçlarından birinin de Isparta'daki gülcülüğün önemini vurgulamak olduğunu anlatan Prof. Dr. Altıntaş, Osmanlı Devleti'nin her kesiminde gül suyu, gül şerbeti gibi çok çeşitli tüketilen gülün üretiminin de önemli olduğunu söyledi. Altıntaş, Edirne'nin uzun süre önemli bir gül merkezi olduğunu ancak bu merkezin zamanla Kızanlık ve Zağra'ya kaydığını belirtti.
Balkanlar'ın kaybedilmesinden sonra oradaki onlarca gül üreticisinin Anadolu'da gülcülüğü devam ettirmek istediğini ve devletin de bu konuda özel bir politika izlediğine dikkat çeken Prof.Dr. Altıntaş, Isparta'da ise bu organizasyonun dışında bir çalışma ile gülcülüğün temellerinin atıldığını bildirdi.
Türkiye'nin uzun zamandır gül üretiminde dünyada birinci sırada yer aldığını belirten Altıntaş, şunları söyledi: "Bu başarı Isparta sayesinde gerçekleşmektedir. Gül üreticilerinin bir araya gelerek kurdukları Gülbirlik ile gül ve gül mamulü ürünler üzerine yoğun araştırma ve gelişmeler sağlanmıştır. Bu kitap gülcülük konusunda Türkiye'de atılacak önemli adımlar için ufak bir katkı yapabilmeyi amaçlıyor."
