Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, gülcülük sektörünün sıkıntıya girip girmeyeceği konusunda son 2 yıldır dile getirdikleri endişelerin ve kaygıların halen devam ettiğini belirterek, her şeyin güllük gülistanlık görünmediğine dikkat çekti. Yurtdışında da gülyağı fiyatlarının düşmesi noktasında beklenti olduğunu kaydeden Çelik, gül sezonunun 10-15 Mayıs arasında açılacağını bildirdi.

Gülbirlik’in olağan mali genel kurulu dün hizmet binasında gerçekleştirildi. Genel Kurul’da söz alan Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, gülcülük sektörünün geleceğiyle ilgili değerlendirme yaptı. Gül sezonunun10-15 Mayıs tarihleri arasında başlamasını beklediklerini ifade eden Çelik, tüm uyarılara rağmen gül dikiminin hat safhada olduğunu, bu yüzden arz talep dengesinin bozulmasıyla ilgili son 2 yıldır yaşadıkları endişe ve kaygıların devam ettiğini söyledi. Yurtdışında da gülyağı fiyatının düşmesi yönünde beklenti olduğunu dile getiren Çelik, gül üreticine bu yıl da ara ödeme yapılacağını müjdeledi.

ENDİŞE VE KAYGILARIMIZI HALEN TAŞIYORUZ

3-5 yıldır Gülbirlik’in kendisine göre belirlediği bir strateji olduğunu anlatan Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, “Gerek gül alım politikası gerekse dış satımlarla ilgili uygulamaya çalıştığımız ve sektörün en az zararla bu süreci atlatması noktasında birlik olarak sektöre vermemiz gereken tüm desteği ve yardımı yapmaya çalıştık. Bu noktada huzursuzluğumuz ya da keşke diyeceğimiz bir şey yok. Ancak hem 2015 hem de 2016 yılında bazı endişelerimizi hep dile getirmiştik. Bu endişelerden en önde gelenlerden bir tanesi sektörün önümüzdeki yıllarda sıkıntıya girip, girmeyeceği konusuydu. Bu endişe ve kaygılarımızı halen taşıyoruz. Çünkü taşlar yerine oturmuş ve her şeyi güllük gülistanlık gibi göremiyoruz. Benim Gülbirlik’teki 31.yılım. Biz bunu 1986’larda, 1987’lerde, 2006’da gördük. Gülçiçeği rekoltesinin dünya gül yağı tüketimiyle dengeli götürülemediği zamanlarda, bu dengenin iyi kurulamadığı dönemlerde gül çiçeği ve gül çiçeğinden üretilen ürünlerin fiyatlarındaki düşüşleri hep birlikte gördük. Bu da üretici bazında mağduriyetlere sebep oldu. Biz de birlik olarak bundan büyük üzüntü duyduk. Çünkü hiçbir üretici ortağımızın böyle bir sıkıntı yaşaması, ürününün elinde kalmasını istemeyiz ve arzu etmeyiz. O dönemlerde gerekli tedbirler birliğimiz tarafından alındı. Bu sıkıntıları yaşamamak adına bazı uyarılarımız oldu. Ama bölgelerimizde tüm uyarılarımıza rağmen gül çiçeği dikimleri hat safhada devam ediyor. İnşallah bir şey olmaz. Ama olduğu takdirde biz Gülbirlik olarak üretici ortaklarımızın ürünlerinin zarar görmemesi noktasında elimizden gelen gayreti göstermek suretiyle onların yanında olacağımızdan emin olabilirsiniz. Yeter ki vereceğimiz kararlar ortaklaşa olarak verilsin. İnşallah 2017 yılında da öngördüğümüz ölçüde ürünler alınacak ve bunların satışları gerçekleştirilecek” dedi.

GÜLYAĞI FİYATLARININ DÜŞMESİ BEKLENİYOR

Yönetim kurulundan bazı kişilerin yurtdışına gidip geldiğini ve oradaki tablonun da güllük gülistanlık olmadığını ifade eden Çelik, “Geçen yıl biz bunların sinyallerini almıştık. 2016 yılı gülyağı ihracatı fiyatı yaklaşık 12 bin Avro civarında gitmiştik. Bunun artısı eksisi olabilir çünkü özel sektörün fiyatını bilmiyoruz. Ama oradan aldığımız sinyallerden bu fiyat düşecek denildiğini biliyoruz. 50 kilogram gül yağı ihtiyacı olan bir tüketici tamamını bağlamamıştı, 15-20 kilogramını alacağız, önümüzdeki günlerde fiyatın düşeceğini tahmin ediyoruz o zaman alacağız dediler. Belki de kısmi ölçüde bu konuda haklı çıktılar. Bugünler de duyuyoruz gerek Bulgaristan’daki stokların biraz fazlaca olması, Türkiye’de de öyle ya da böyle bir miktar stokun olduğunu da biliyoruz. Bu stoklardan dolayı ve yeni üretilecek ürünün geçmiş yıllardan daha fazla olacağı dikkate alındığında fiyatların düşeceği düşünülüyor ya da bekleniyor. Ama yaşayıp görmek lazım. Önümüzdeki sezon için bir sıkıntı duymadık. Büyük risk olmadığı takdirde rekoltenin beklentiler doğrultusunda olması bekleniyor” şeklinde konuştu.

10-15 MAYIS ARASINDA GÜL ALIMI BAŞLAYACAKTIR

Öte yandan Gül sezonunun 10-15 Mayıs’ta açılması yönünde beklentileri olduğunu belirten Çelik, yeni sezonla ilgili şu bilgileri verdi: “Gülbirlik olarak fabrikalarımızda tüm bakım onarımlar yapıldı. Arkadaşlarımız alım merkezleriyle ilgili çalışmaları yaptı. 10-15 Mayıs arasında gül alımı başlayacaktır diye tahmin ediyoruz. Gül sezonu açıldığı günden itibaren alımlara başlayacağız. Allah kazasız belasız bir sezon geçirmeyi bize nasip etsin.

KILIÇ FABRİKASI’NDAKİ KAZANI YENİLEDİK

Fabrikalarda gül çiçeği işlemesinde kullandığımız makinelerin yaklaşık 40 yıl geçmişleri var. Sürekli kullanılmadıkları için makine ekipmanlarında ve çeperlerinde oluşan dezenformasyondan dolayı gerek enerji de tasarrufa geçemedik gerekse kapasite olarak düşük çalıştılar. Kazanların belki de kampanya içerisinde yoğun dönemde devre dışı kalma olasılığı çok yüksek. Bu yüzden Kılıç Fabrikasında buhar kazanlarından bir tanesini yenilemeye gittik. Sıfırdan bir kazan yaptırdık. Daha önceki kazanımızın kapasitesi 100 metrekarelikti biz onu 120’ye çıkarmak suretiyle kapasitesini artırdık ve makinemizi yeniledik. Aynı zamanda elimizde Kılıç Fabrikasında bulunan 2 buhar kazanının tadilatlarını yaptık. Şuanda Kılıç Fabrikası kullanıma hazır durumda. Oradan çıkan kazanın bir tanesini yetiştiremedik. Kampanya sonunda İslamköy’e götüreceğiz  ve oraya yerleştireceğiz. Onların da bakımını yaptıktan sonra 2018’den sonra bu kazanlar orada kullanılacak. Kullandığımız makine ve ekipmanın yenilenmesi enerji tasarrufu adına da önemliydi. Bu kazanlar bizi en az 20-25 sene daha öteye götürecek. Önümüzdeki yıllarda doğalgaz kullanımı başlarsa kullandığımız kazanların ömrü çok daha uzayacak.

GÜNEYKENT’TE TURİZME YÖNELİK ÇALIŞMALAR OLACAK

Güneykent Fabrikasında bazı tadilatlar yapıyoruz. Güneykent Fabrikası ihtiyaç durumunda çalışacak. Ona göre hazırlığımızı yaptık. Ancak bunun ötesinde son dönemde gül sektöründe turizm faaliyetlerinin yoğunlaşması ve Isparta’da gül sezonu öncesi, sonrasında 3-4 ayı kapsayan turizm faaliyeti söz konusu. Biraz da bu işi Güneykent Belediye Başkanlığının ön plana çıkarmasıyla o bölgede turizm faaliyetlerinin yoğun olması söz konusu. Bu nedenle oradaki fabrikamızın hem müze mantığıyla düzenlemesini hem de çevre düzenlemesini yapıyoruz. Geçen yıllarda faaliyet gösteren satış mağazamız vardı. Bunun yerine elimizdeki diğer görsel makine ve ekipmanları koymak suretiyle başka bir alana satış mağazası dizaynı yaptık. İlk grup 13 Mayıs’ta gelecek. Diğer grup 19 Mayıs’ta gelecek. Bu gruplar gelmeden önce bunu planlıyoruz. Ayrıca Güneykent Belediye Başkanlığı’yla ortak bir görüşmemiz oldu. Gelecek gruplara kahvaltı verilmesi noktasında mekan bize ait olması ve mekanın ücretini kendilerinden tahsil etmek noktasında hizmet vereceğiz. Asıl amacımız oradaki insanların sosyal yaşam alanı olarak çok fazla bir yer bulamamalarından dolayı hem fabrikamızın ziyaret edilmesi hem de alışveriş yapmalarının sağlanmasıdır.

AVANS ÖDEMESİ YAPMADIK AMA ARA ÖDEME YAPILACAK

Geçmiş yıllarda avans ödemesi yapmıştık bu yıl avans ödemesi yapmadık. Bu yıl böyle uygun görüldü. Ancak geçmiş yıllardaki gibi ara ödeme yapılacak. Kampanya başlattıktan sonra uygun olan neyse üretici ortaklarımızın sıkıntı çekmemesi için gerekli ödeme yapılacak. Kampanya başladığında da bunu duyuracağız.”

KENDİ ELEKTRİĞİMİZİ KENDİMİZ ÜRETECEĞİZ

Diğer taraftan yenilebilir enerji ve Mimar Sinan Caddesi’ndeki binanın kentsel dönüşüm ile yenilenmesi noktasında projeleri olduğunu anlatan Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik,  bu konularda şu bilgileri verdi: “Yenilebilir enerjiyle ilgili bir çalışma başlattık. Henüz sonuçlandırmış değiliz. Kendi fabrikalarımızda gerekse işyerimiz ya da Rosense’de ihtiyaç duyulan enerjinin güneş enerjisinden üretilmesi noktasında bir çalışma yapıyoruz.  İslamköy fabrikasının bahçe alanı çok geniş. Burayı düzenlemek suretiyle panelleri oraya koymayı düşünüyoruz. Ayrıca Kılıç fabrikasının çatısında düşünüyoruz. Bununla ilgili ön görüşmeleri yaptık. Bu dosyamızı hazırlayıp ilgili makamlara sunduktan sonra eğer indirme trafolarında boş kontenjan olduğu takdirde bu işi gerçekleştirmek istiyoruz.

MİMAR SİNAN’DAKİ BİNAMIZI KENTSEL DÖNÜŞÜMLE YENİLEMEK İSTİYORUZ

Mimar Sinan Caddesi’nde büyük mağazamızın olduğu binayı satın almıştık. Yan tarafımızdaki bina yıkıldı ve yeniden yapıldı. Bizimkisi çok eski olması sebebiyle kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmesini istiyoruz. Orada bodrum eksi 1’de. Yoğun yağış olduğunda sıkıntı yaşıyoruz. Bununla ilgili çalışma başlattık. Bu binayı kentsel dönüşüm kapsamında yıkıp yenilemeyi düşünüyoruz. Yenileyecek olursak altta 2 kat bodrum olacak, üst katta da 2 kat fazlamız olacak. Orada hem kat sayımız artacak hem de satış mağazamızın alanını daha kullanılabilir hale getireceğiz.”