Bir ay boyunca Cenab-ı Allah’ın rızasını kazanmak ve rahmetinden feyizlenmek için tuttuğumuz oruçların arkasından bir bayrama daha kavuşmanın mutluluğunu yaşıyoruz.

 Mübarek Ramazan ayının nimet ve ibadetlerini idrak ettiğimiz bir aylık süreden sonra bayramla bütünleşmek ve bayram günlerinin coşkusunu derinlerimize çekmek eşsiz bir manevi haz ve değerdir.

Bayram; buluşmanın, barışmanın ve beraberliğin öğütlendiği; küslüğün, dargınlığın ve ayrı düşmenin yerildiği mukaddes bir dönemin adıdır.
Büyükleri hürmetle hatırlamanın, küçükleri içtenlikle sevmenin, her yaş ve düzeyde karşılıklı muhabbet yolları inşa etmenin sırrına bayramla birlikte erişilmektedir.

Bayram münasebetiyle dargınlıkların bitmesi, küslerin barışması, dostlukların pekişmesi ve hasretlerin tükenmesi hem zorunlu, hem de doğal bir neticedir.

Öpülen her el, okşanan her yanak, bir araya gelen her kalp, çözülen her itilaf karşımızda tüm heybetiyle duran sorunları aşmamızda bize çok değerli katkılar sağlayacaktır.

Bu vesile ile aziz hemşehrilerimizin, komşu coğrafyalarda yaşayan Türkmen kardeşlerimizin, Dünya’nın neresinde olursa olsun hali hazırda yaşama mücadelesi veren soydaşlarımızın ve zor günler geçiren İslam âleminin Ramazan Bayramı’nı en iyi dileklerimle kutluyor, Cenab-ı Allah’tan esenlikler temenni ediyorum.

Ayrıca vatan ve millet uğruna aramızdan erkenden ayrılan aziz şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet dilerken; tüm şehit analarının, babalarının, eşlerinin ve çocuklarının da bayramlarını dualarımla birlikte tebrik ediyorum.