Mil-Diyanet Sen ( Manevi, İlkeli, Liyakatli) Isparta İl Başkanı Mustafa Güner, sendikasının faaliyetleri hakkında önemli açıklamalar yaptı.. Güner yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: ''1 Eylül 2020 tarihinde Mil-Diyanet Sen Isparta İl Başkanlığına atandığımda sendikamızın Isparta’daki tek üyesiydim. İl ve İlçelerde görev yapan toplam 1050 personele ulaşarak onlara, sendikamıza neden ihtiyaç olduğunu, sendikamızın misyonunu ve vizyonunu ulaştırmak zorundaydım. Öncelikle SMS yoluyla Din Görevlisi kardeşlerime ulaştım ve ne yazık ki; onların ilgiye muhtaç olduklarına şahit oldum. Ulaştığımız kardeşlerimiz de gerek mesaj yazarak gerek telefonla arayarak teşekkürlerini bildirdiler.

ŞARKİKARAAĞAÇ, GELENDOST ve EĞİRDİR’DE TEŞKİLATLANDIK

Mil-Diyanet Sen Isparta Facebook sayfamızı oluşturduk, personelin sayfayı takip etmelerini sağladık ve böylece çalışmalarımızı onlara ulaştırdık. Çalışmalarımızı takip eden personel bize ulaşarak ilçelerine davet ettiler. Çok kısa bir zamanda Şarkikaraağaç, Gelendost ve Eğirdir ilçelerimizde teşkilatlanarak birbirinden değerli ilçe başkanlarımızı atadık. Sırada diğer ilçelerimiz var. Acele etmeden ve itidalle çalışıyor, ilçe temsilcisi olacak kardeşlerimizi araştırarak, her yönüyle rol model ve lider olacak arkadaşlarımızdan seçiyoruz. İl Merkezinde üyelerimiz de vardır ve çok yakın bir zamanda İl Yönetimini oluşturarak çalışmalarımızı daha disiplinli ve kurumsal olarak sürdüreceğiz.

YETKİLİ SENDİKANIN İLGİSİZLİĞİNE ŞAHİT OLDUK

İlçelere bizi davet eden Din Görevlilerimiz, üyesi oldukları sendikanın güç sarhoşluğu yaşadığı için ilgisiz ve umursamaz olmasından dolayı, taze kan ve tüm Diyanet personeli için umut olan Mil-Diyanet Sen’i davet ettiklerini ve üye olmak istediklerini ifade ettiler. Artık sendikalarından istifa edeceklerini ve üye olan diğer arkadaşlarını da yaşanılan güç sarhoşluğundan kurtaracaklarını ifade ettiler. Ziyaret ettiğimiz ilçelerde kardeşlerimizin büyük ilgi ve teveccühlerine şahit olduk, sendikamıza ihtiyaç olduğunu ve doğru yolda olduğumuzu gördük.

KARDEŞ SENDİKALARI DA ÇALIŞTIRIYORUZ

Tamamen kardeş olarak gördüğümüz sendikacılar, bizim de kendileri gibi oturarak, Din Görevlisi ziyareti yapmadan sendikacılık yapmamızı istiyorlar. Ama bizim gönüllere dokunmamız gerekiyordu, arkadaşlarımızın bir bardak çayını içmemiz, görev yerinde ziyaret etmemiz, sorunlarını yerinde tespit ederek çözüm önerileri sunmamız gerekiyordu ki, biz zaten öyle yaptık ve yapıyoruz. Biz sahaya indiğimizde kardeş sendikalar da üyelerinin var olduğunu hatırladı ve artık onlar da sahaya çıktılar. Yani ihmal ettikleri üyeleri olduğunu hatırlattık onlara ve bu konuda onları da çalıştırmaya başladık. Yani hayırlı işlerde motor, şer işlerde firen olduk.

DİĞER SENDİKALARIN VARLIĞINA TAHAMMÜL EDEMİYORLAR

Biz siyaset değil, sendikacılık yapıyoruz. Kimseyi ötekileştirmiyor, tüm sendikaları ve üyelerini kardeş olarak görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın dediği gibi; “Diğer sendikaları öteki olarak gören kafa, 28 Şubat dönemi kafasıdır.” Isparta’mızda da birileri bu kafayı yeniden hortlatmaya çalışıyor, sendika değiştirmeyi sanki “din değiştirmek” olarak görüyor, diğer sendikaların varlığına tahammül edemiyor ve tüm personelin kendi sendikalarına üye olmasına mecburmuş gözüyle bakıyor.

HAKSIZLIĞA UĞRAYANIN SENDİKASINA BAKMIYORUZ

Diyanet’teki mevcut sendikaların gösterdikleri performans, üyeleri tarafından eleştirilere maruz kalmakta ve sendikalarına olan güveni azaltmaktadır. Biz, manevi ve ilkeli bir duruş sergileyerek, onurlu bir sendikacılık yapma gayretindeyiz ve öyle de olacağız. Sadece kendi üyemizin değil, personelimizden kim bir haksızlığa maruz kalırsa onun da yanında olma erdemliliğini gösterenlerin sendikası olacağız. Sendikadaki görevimizin bir emanet olduğu bilinciyle çalışmalarımızı sürdürecek; bu işi daha iyi, daha güzel yapacak arkadaşlara emaneti teslim etmek için yarışacağız. Mil-Diyanet Sen, sadece bir sendika adı değil, aynı zamanda hakka adanmış bir davanın adıdır.

ADALET ve LİYAKATTEN ŞAŞMAYACAĞIZ

Mil-Diyanet Sen ailesi olarak bizler, kendimiz ve yakınlarımız aleyhine dahi olsa adaletten şaşmayacağız. Görev ve atamalarda liyakati esas alacağız. En yakınları için çalışan ama diğer üyelerini unutan sendikacılığa son vereceğiz. Kim hak ediyorsa onun yanında olma düsturumuzu ısrarla sürdürmeye devam edeceğiz. Söylem sendikacılığı yerine, eylem sendikacılığını benimseyecek, kim olursa olsun doğru iş yaptığında takdir edecek, yanlış iş yapıldığında ise tenkit ve önerilerde bulunmaktan çekinmeyeceğiz. Bu ulvi çalışmaları yaparken, arkadaşlarımızı tehdit, şantaj ve iftira ile korkutacaklarını sananlar, bilsinler ki; kendileri aslında kurdukları bu “korku imparatorluğunun” çöküşünün farkında olmayan zavallılardır. Muhakkak ki her zaman; hak ve hakikat hâkim olacaktır.

“ARTIK BU BÖYLE GİTMEZ” DİYEN KARDEŞLERİMİZİ BEKLİYORUZ

Sendikamız Diyanet sendikacılığına farklı bir boyut getirmiş olup, sendikalar üzerindeki olumsuz algıları yıkmak için manevi ve ilkeli bir duruş sergilemekte ve büyük bir aile olma yolunda hızla ilerlemektedir. Yüksek maaş, lüks makam arabası ve lüks makam odalarıyla saltanat süren sendikacıların saltanatına son verecek ve “Artık bu böyle gitmez” diye haykıran kardeşlerimizi Mil-Diyanet Sen ailesinin üyesi olmaya ve birlikte çalışmaya davet ediyoruz. Artık zaman, alışılagelmiş sendikacılığı unutmak ve “böyle gelmiş, böyle gider” karamsarlığından kurtulmak zamanıdır.''