Vali Şehmus Günaydın, "2017 yılın 'ben yatırım yapacaktım ama şöyle şöyle oldu' demeyecekleri bir yıl olacak. Bütün engelleri ortadan kaldıracağız" dedi.
Vali Şehmus Günaydın, Isparta'da özel yatırımların önünün açılması noktasında herkese görev düştüğünü söyledi. Yatırımların önündeki sorunların tespit edilip, çözümleneceğini belirten Vali Günaydın, bu konuda engelci tavrı kabul etmediklerinin altını çizdi. Günaydın, şöyle konuştu:
SANAYİNİN YER SORUNU BİTTİ
"Sanayici ve yatırımcılarımız için desteklerimizi devam ediyor. Sanayi bölgesindeki kamulaştırma ile ilgili sorunu çözdük. Organize Sanayi Bölgesi yönetimi de geri kalan işleri halledecek. Artık Isparta’da yatırım yapmak istediğinde yer bulamıyorum gibi bir tartışma olmayacak. Isparta’nın bütün unsurları ile yatırımcının önünü açmak zorundayız. Bunu yaparken kurumlar arasında koordinasyon olması lazım. Bütün kurumlar bir araya gelecek, o yatırımın önündeki bütün engeller tespit edilecek ve o yatırımın hızlı bir şekilde ilimize katılması için herkes üzerine düşeni yapacak. Isparta olarak avantajlı olduğumuz sektörlerde mesafe almak için devlet olarak her türlü desteği veriyoruz. Yereldeki yönetimlerimiz bu konuda çaba ve gayret gösteriyorlar. 2017 yılında bütün engelleri ortadan kaldıracağız.
TARIM AVANTAJLI BİR SEKTÖR
Avantajlı sektörlerimizden bahsederken ilk olarak tarımı kast ediyordum. İlimiz ciddi bir tarım şehri, bu gün Türkiyenin en önemli elma ve kiraz üreticilerindeniz. Gülde Dünyada birinci sıradayız. Lavanta yeni yeni gelişiyor. Bunlar ilimiz adına son derece önemli olaylar. Gülün olması hem tarımsal alanda hemde turizm alanında katkılar sağlar. Lavanta aynı şekilde. Biz bu üretimi yaparken bunun yanında üretimin nasıl sürekli yapabileceğimizin tedbirlerini almaya çalışıyoruz. Bununla ilgili BAKA’dan bir proje yapmıştık. Tarımsal ilaçların kullanımı ile ilgili arkadaşlarımız çalışıyor. Dekar başına düşen verimi artırmak için çalışıyoruz.
PAZARLAMA SORUNLARI ÇÖZÜLMELİ
Üretim yanında ürettiğimizi pazarlama konusunda da çalışmalıyız. Eğer sahip olduğumuz avantajlı sektörlerdeki ürünlerimizi çok fazla stoklama maliyeti olmadan çok fazla bekletmeden değer fiyatından satabiliyorsanız bu sizinen büyük avantajınızdır. Pazarlardaki rekabet gücünü artırarark ürettiğimiz ürünleri yüksek fiyattan değer fiyatından satarsak çok iyi bir noktaya gelmiş oluruz. Bu gün elma üretiminde bir çok ilimiz yarışıyor. Üretmenin yanında önemli olan pazarlamak. Bu konuda ticaret odamızı borsamızı ve tüccarımızı BAKA olarak Kırsal kalkınma olarak hertürlü desteği veririz. Bu ürünlerin pazarlanması bizim için önemli. En önemliside bu ürünleri üretirken çevreye, suyumuza toprağımıza zarar vermeden nasıl daha fazla ürün alabiliriz nasıl sürekliliğini sağlayabiliriz bunun çalışmasını yapmamız lazım.
TARIMSAL SANAYİYE ÖNEMLİ BİR YATIRIM
Gül bizim için önemli bir ürün. Bizim burda akredite laboratuvarımız yok. Geçen baka toplantısında hemen kararını aldık bütçeyide koyduk hemen laboratuvar yapıyoruz. Üniversitemizle beraber kuruyoruz. Yıllardır bir çok kesimin dile getirdiği ama çeşitli nedenlerle gerçekleşmeyen laboratuvarı 2017 yılında yapacağız. Bu da tarım sektörü için son derece önemli bir yatırım. Bunun yanında bölgemiz için üretilebilecek ürünlerin araştırmasını yapalım. Alternatif ürünler neler olabilir. Deregümü’de 25 bin ton dometis üretiliyor. Çok önemli bir rakam. Deregümü yapıyorsa yanındaki köyümüzde yapsın. İşte bunları üretirkende pazarlama konusundada eş zamanlı gitmesi lazım.
HAYVANCILIK KONUSUNDA YETERLİ NOKTADA DEĞİLİZ
Hayvancılık konusunda maalesef istediğimiz noktada değiliz. İlimiz açısından değil türkiye genelinde durum bu. Son yıllarda çok büyük teşvikler verilmesine rağmen insanlarımızı hayvancılığa yöneltemiyoruz. Aslında bölgemiz burdurun bitişiğinde üniversitemiz ve MAKÜ bu konuda ciddi bir alt yapısı var. Bu çalışmalar meyvesini vermeli diye düşünüyorum. Hayvancılık yapmak halkımıza ağır mı geliyor bulmuyorum.
Daha kolay para kazanalım anlayışımı var bilmiyorum. Hayvan doğumu para alıyoruz. Yem bitkisi desteği alıyoruz. Mazot ve gübre desteği alıyoruz. Hayvancılığı geliştirmek için yatırımcımızın cesaretli olması lazım. Küçükbaş hayvancılık konusunda yanılmıyorsam bizim hayvan sayımız 450-500 bin civarında. Bu önemli bir rakam. Bu kadar hayvanımız varken keçi peyniri konusunda marka olmuş bir firmamız yok maalesef. Marka yaratmak bizim tarımda yapacağımız en önemli işlerden birisi."
