Isparta’da siyaset gün geçtikçe ısınmaya başladı. Bugüne kadar nezaket ve hoşgörü içerisinde geçen seçim çalışmaları vatandaş nezdinde memnuniyetle karşılanırken, bundan sonrada aynı üslup ve hoşgörüyle devam edilmesi temenni ediliyor.

Ancak projeler açıklandıkça, vaatler sıralanmaya başlandıkça adayların nabızları da yükselmeye başladı,  tansiyonları da.

Belediye Başkanımız Sayın Yusuf Ziya Günaydın’ın Ak Parti Belediye Başkan Adayı Sayın Şükrü Başdeğirmen’i “Yalancılıkla” suçlaması, “Cahil” olmakla hitam etmesi ve söylediklerinin “Saçmalık” olduğunu belirtmesi ortalığı bir anda gerdi.

Sayın Başkanım; Hiç gerek yok…

Hoşgörü içerisinde devam eden seçim atmosferi aynen devam etsin…

Her aday kendi projelerini, vaatlerini ve özelliklerini yüceltsin,

Anlatsın…

Her aday kendi bilgeliğini, becerisini öne çıkartsın,

Yapacaklarını söylesin…

Biz Antalya, Denizli, Konya değiliz…

İstanbul’un bir mahallesi kadar nüfusumuz var.

Tenceresinde pişirip kapağında yiyen misali, imkanları kısıtlı olan bir ilde yaşıyoruz.

Hangi aday seçilirse seçilsin bu imkanı kendi kabiliyet ve becerisine göre yönlendirecek.

Onun için herkes projesini açıklasın, anlatsın,

Vatandaşta ona göre tercihini yapsın…

Birbirimizi karalamaya, değersizleştirmeye gerek yok.

Üç gün sonra birlikte aynı kaldırımları, aynı caddeleri dolaşacağız,

Selamlaşmaya, merhabalaşmaya yüzümüz olsun…

Ebuzer Özkan’dan bir dörtlük;

Ne makam mevki dinler, ne bakar yaşına,

Ölüm elbet gelecek her kulun başına,

Ne yazarlarsa yazsınlar mezar taşına,

Sıfatın cahil olmuş, bilge olmuş ne fayda,

En güzeli gök kubbede bırakılmış hoş seda…