Geçtiğimiz hafta BDP heyetinin İmrali ziyaretinin hemen arkasından kamuoyuna sızan o görüşmenin metinleri yada tutanakları kamuoyunu baya bir meşgül etmişti. Hatta Sayın Başbakan çok sert bir üslüpla Milliyet gazetesi yazarı eleştirmiş bununla birlikte Medya ‘da burada sert bir dille eleştirilmişti.

İmrali’da yapılan görüşmelerin ardından kamuoyuna sızan bu ister tutanak deyin ister görüşme notları deyin farketmez, bu bilgiler ile kamuoyuna çözüm sürecinde verilen mesajlarla 180 derece farklı olduğu ortaya çıktı. Tabii İktidar kanadının bunu sert bir dille eleştirmesini anlıyorum.

O tutanaklarda kamuoyuna verilmek istenen mesajlarda, 14 yıldır tutuklu bulunan terörist başının hiç bir şekilde değişmediği, eski tas eski hamam olduğu anlatılırken, İktidar içinde övücü ifadeler vardı. Kamuoyuna sunulan bu tutanaklarda ise ortak birde düşman belirlenmiş bu düşmanın Cemaat olduğuna karar verilmişti. Hem terör örgütü için bir düşman hemde İktidar için bir düşman olarak Cemaat gösterildi.

Belki bu tutanaklar veya toplantı notları servis edilirken veya servis sonrası iyice hazırlanmış. Üstünde baya bir çalışma yapmışlar ve sonra haber olarak bunu kamuoyuna sunmuşlar.

Sayın Başbakanın ‘Bunu sızdıranları ya açıklayın yada biz açıklarız demeçleri’ sonrası BDP ‘liler ciddi manada telaşa kapılmış olsa gerek ki şimdi bu sızıntının Parti içinde tutanakları fotokopi çekerken Parti’nin çaycısının servis ettiğini demeye getirdiler. Aslında bunu sızdıranlar bellidir. Bu için ‘Sırrı’ çözülmüştür.

Böyle önemli bir süreç içindeyken bu yapılan sızdırma girişimleri elbetteki bu süreci olumsuz olarak etkileyecektir. Belli ki İktidar bu kez Oslo olayındaki gibi tecrübesiz değil. Bu süreçten inanıyorum ki güzel bir yemek çıkacaktır. Biz şuan için mutfağa değil çıkacak yemeğe odaklanalım.

Son yıllar gelişen ve büyüyen bir Türkiye var. Türkiye ekonomik manada büyüdükçe sorunlarını kolayca çözebilecek bir aşamaya geleceği aşikar. Aslında tüm sorunların temelinde gerikalmışlık, ekonomik olarak istenen noktaya gelinmemesi var. ABD’de 90’lı yıllarda beyazlar ile zenciler aynı otobüse bile binemezken bügun ABD’nın başında siyahi bir başkan var. Bu noktaya gelinmesinin temel sebebi ekonomik güç’tür. İkinci Dünya savaşı sonrası parçalara bölünen Almanya’yı görmek lazım. O süreçten çıkıp Berlin duvarını yıkan Doğu ve Batı’yı birleştiren Almanya bugün 1.3 Trilyon Dolarlık ihracat yapıyor.

O zaman aklın yolu bir bu sorunun çözülmesi Türkiye’yi ekonomik manada büyük güç yapar. Bundan da herkez fayda görür.

Kalın Sağlıcakla.