Atatürkçü Düşünce Derneği Isparta Şubesi Başkanı Mahmut Özyürek, dün kutlanan 1 Mayıs İşçi Bayramı münasebetiyle bir kutlama mesajı yayınladı. Başkan Özyürek mesajında; “1 Mayıs işçilerin ve emekçilerin bayramını birlik ve dayanışma duygusuyla kutluyoruz.

İlk çağlardan beri işçiler köylüler yani tüm emeğiyle geçinenler hep ezilmişlerdir. Ezilenlerin her başkaldırısı, baskı ve şiddetle bastırılmıştır. Bilinen ilk köle isyanı Spartaküs’den bu yana çalışanlar hep baskı görmüşlerdir. Günümüzde yaşama biçimi olarak seçtiğimiz demokratik yönetimin temeli olan “Atina demokrasisi” nde kölelerin oy hakkı yoktur. Tarih boyunca çalışıp üretenlere dünya hizmetlerinden yararlanmak yasaklanmıştır. Sesini çıkarmayan hakkını aramayan insanlara öldükten sonra cennet vaat edilmiştir.  Kırbaçlar altında hanlar, saraylar yapmışlardır. O cepheden bu cepheye koşarak savaşlarda ölmüşlerdir. Bataklıklarda pirinç toplamışlardır. Sıtmadan veremden ölmüşlerdir.

Her türlü baskı ve zulme karşın eşitlik ve özgürlük isteklerini diri tutmuşlardır.

1 Mayıs Eşitlik ve Özgürlük mücadelesinin simge günü oldu. 8 saatlik iş günü talebiyle yüz binlerce işçi iş bıraktı. Marşlarla, şenliklerle kutladıkları bugün, her yıl tekrarlanarak bu günlere geldi.

Ülkemizde Cumhuriyetin kurulduğu günden başlayarak işçiler, köylüler, emekçiler ümmet kültüründen,  kulluktan çıkarak özgür vatandaş olmaya başlamışlardır. Gerek eğitimin laik yapısı, hukukta yapılan devrimler, okuma yazma seferberliği ve Latin harfleriyle geniş halk kitlelerinin vatandaş, özgür birey olmaları amaçlanmıştır.

Özellikle 27 Mayıs Devriminin getirdiği 1961 Anayasası toplumun tüm kesimlerine olduğu gibi işçi ve emekçilere de çok önemli kazanımlar, sağlamıştır. İşçiler örgütlenme özgürlüğü ile birlikte sendikalarda mücadele gelişmiştir. 1963 yılında grev hakkının kazanılması, siyasi ve demokratik yaşamda, ekonomik yaşamda önemli kazanımlar sağlanmıştır.

1967’de DİSK’in kurulması işçileri toplum yaşamının önemli aktörü haline getirmiştir. Çığ gibi büyüyen işçi hareketi, dış güçleri ve işbirlikçi gericileri, gelişen işçi hareketini durdurmaya yöneltmiştir.

Cumhuriyetle birlikte gelişen işçi ve emekçi hareketi yeni bir saldırıyla karşı karşıyadır. Bu saldırı, bağımsızlığımıza, devletin üniter yapısına ve çağdaş ulus devlete karşıdır. Bugün işçilerin, köylülerin, kısaca çalışanların geleceği, cumhuriyeti savunan güçlerle aynıdır.

Ülkemizi sömürge olarak görmek isteyen, Ortadoğu ve Kafkas ya petrollerini ele geçirmek için bizi taşeron olarak görenler, etnik ve dinci bölünmede işbirlikçilik yapanlara karşı birleşik bir güç oluşturmak gerekmektedir.

Cumhuriyetin tehdit ve tehlike altında olduğu bir ortamda, hiçbir demokratik gelişmenin olmayacağı açıktır. Önümüzdeki süreç ülkemizi savunma sürecidir. Varlığımızı borçlu olduğumuz Cumhuriyet kazanımlarımızı koruma sürecidir.

Demokratik, Laik sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizi, ayakta tutma sürecidir. İşçiler, Köylüler, Aydınlar topyekun tüm millet birlik ve dayanışma içerisinde Tam Bağımsız Cumhuriyete sahip çıkmalıyız. Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Tam Bağımsız Cumhuriyeti savunanlar ve bu uğurda beraber yürüyenler” dedi.