Vatanımızın bağımsızlığı ve bölünmez bütünlüğü uğrunda şehit olmayı göze almış kahraman gazilerimiz, ülkemizin medarı iftiharı, vatanseverliğin yaşayan abideleridir.
Bu gazi milletin bir ferdi olmak hepimiz için büyük onur ve gurur kaynağıdır.
Bugün yaşadığımız topraklar üzerinde huzurlu ve güvenli bir şekilde yaşayabiliyorsak, bunda aziz şehitlerimiz ve kahraman gazilerimizin payı büyüktür.
Türk milleti, söz konusu vatan olduğunda “Ölürsek şehit, kalırsak gazi oluruz.” düsturuyla gencinden yaşlısına büyük mücadeleler vererek bu topraklarda destan yazmış, bizlere kahramanlıklarla dolu bir geçmiş emanet etmiştir. 
Şehitlerimiz ve gazilerimizin sayesinde ay yıldızlı al bayrağımız vatanımızın semalarında gururla dalgalanmakta, ezanımız beş vakit özgürce okunmaktadır. 
Bugün özgürce nefes alıp verebilmemizi, kahraman şehit ve gazilerimize borçluyuz.
Bizler şehitlerimizin, gazilerimizin mirasını layıkıyla gelecek nesillere aktaracağız.
Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e İstiklal mücadelesindeki önderliğinden dolayı “Müşir ve Gazi” unvanı verilişinin 100’üncü yıldönümünü ve Gaziler Günü’nü en kalbi duygularımla tebrik ediyor, gazilerimize ve ailelerine sağlıklı uzun ömürler diliyor, bu toprakları bize vatan kılan, bugünümüzü kendilerine borçlu olduğumuz tüm şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden gazilerimizi rahmetle yâd ediyorum.