İsrail tarafından Müslümanların ilk kıblesi olarak bilinen Mescid – i Aksa’yı geçtiğimiz Cuma günü Filistinlilerin ibadetine kapatan İsrail’i İmam – Hatip Okulları Platformu olarak şiddetle kınıyoruz.  

İşgalci İsrail, 50 yıldan bu yana ilk defa Mescid-i Aksa'yı kapatmış ve bu asla kabul edilemez. Bir terör devleti olan İsrail, maalesef 50 yıldan sonra ilk defa Kudüs'te ilk kıblegâhımız Mescid-i Aksa'yı ibadete kapatmıştır. Bu, biz Müslümanları derinden yaralayan bir olaydır. Bu terör devleti İsrail'in ilk olayı değildir. Bunlar kendilerinden olmayan herkesi kendilerine köle sanan bir zihniyet ve anlayıştadırlar. Gerçek anlamda biz Müslümanlar bir araya gelip, vahdetimizi sağlasak bugün İsrail buna cesaret edemez.  

Dünya tarihine baktığımız zaman, İsrail'in varlığının insanları katletmek, yok etmek üzere olduğu herkesçe görülmektedir. Sadece kendi varlıklarını, krallıklarını, büyük İsrail'i oluşturmak adına mücadele eden ve bunun için de insani bütün değerleri yok sayan bir anlayışa sahip İsrail terör devleti, Müslümanlar için büyük öneme sahip olan Kudüs'ü bugün işgal etmiş ve Mescid-i Aksa'yı ibadete kapatmıştır. İslam tarihine bakıldığında Müslümanlar Kudüs'ü fethettikleri vakit barış ve esenlik getirmişlerdir. Tam aksine Bizanslılar ve Yahudiler, bugünkü Siyonist yapı bunu işgal ettiği vakit orayı kan gölüne çevirmişlerdir.  

Batı medeniyetinin kan ve gözyaşı üzerine kurulduğu herkesçe malumdur. Mescid-i Aksa'nın bugün işgal edilmiş olması Müslümanlar için bir ders, ibret niteliğinde olması lazım. Müslümanların bundan ders alarak mutlaka kendi siyasi birliklerini, vahdeti oluşturarak, kan ve gözyaşı üzerine kurulmuş olan İsrail ve Batı medeniyetine mutlaka ders vermeleri gerekir. Bütün insanlığa saadet getirmek için bizim bir araya gelmemiz, kardeşlik bağlarımızı güçlü kılmamız lazım.  

Ortadoğu'da yaşanan sorunların temel nedeni terör devleti İsrail’dir. Bugün dünyanın neresinde kan, gözyaşı ve zulüm varsa sebebi yine İsrail'dir. Müslüman ülke liderleri, bizim liderlerimiz mutlaka kısa sürede bir araya gelmeli ve İslam birliğini tesis etmelidir. Müslümanların mutlaka ortak bir ordusunun, birleşmiş milletlerinin, silah gücünün ve ekonomik düzeninin olması lazım. Ancak bu şekilde Batı'yla mücadele edebiliriz. Müslümanların özgürlüğü Kudüs'ün özgürlüğüne bağlıdır. Kudüs var oldukça Müslümanlar var olur. Nasıl ki güneşin doğup battığına iman ediyorsak, bir gün Siyonist İsrail'in de yok olacağına iman ediyoruz. Kudüs'ün de mutlaka özgürleşeceğine iman ediyoruz” dedi.  

Mescid-i Aksa'nın kapatılması bir anlamda Müslümanların tepkilerini ölçmeye yönelik bir davranıştır. İsrail'in Mescid-i Aksa'yı kapatması kararını şiddetle kınıyoruz. Bu, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya karşı yaptığı ilk davranış değil. Daha önce defalarca bombalama eylemi için çalışan fanatik vatandaşları olmuştu ama 50 yıldır Filistin topraklarının işgalinden bu yana ilk defa Mescid-i Aksa cuma namazında kapatılmış oldu. İlk defa cuma namazı orada kılınamadı. İsrail'in burada bir test yaptığını düşünüyoruz. Bunu yaparken Müslümanların tepkisini ölçmeye çalıştı. Çünkü yıllardır biliniyor ki İsrail'in orada Mescid-i Aksa'yı yıkıp yerine bir tapınak yapma hayali var. Ama Müslümanların buna gerekli tepki vermesi halinde bu hayallerinden vazgeçecek. Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne kavuşması için Kudüs'ün Filistinlilerin yönetimine verilmesi gerekiyor. Kudüs özgürleşmeden ne Müslümanların ne Mescid-i Aksa’nın ve ne de Filistinlilerin rahat olma ihtimalini zor görüyoruz.  
 
 
Abdurrahman AKÇİL 
 
İmam – Hatip Okulları Platformu  
Isparta Temsilcisi