Isparta'da, doğuştan işitme engelli olarak dünyaya gelen ve devlet korumasına alınan 13 aylık Faruk bebek, koruyucu ailesinin çabalarıyla duymaya ve konuşmaya başladı. Minik Faruk'un koruyucu ailesi onu en iyi yerlede görmek istediğini söyledi.
MİNİK FARUK'UN ARTIK KORUYUCU BİR AİLESİ VAR
Isparta'da, Süleyman Demirel Üniversitesinde işitme engelli bebeklere eğitim veren Sinan Tarkan Arslan, üniversitedeki bir iş arkadaşının anlatmasının ardından devlet korumasındaki bir bebeğin koruyucu aileliğini üstlenmeye karar verdi. Bu kararını eşi ve çocuklarına açıklayan ve onlardan da olumlu yanıt alan Arslan, geçen yıl gittiği Isparta Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğünde doğuştan işitme engeli olarak dünyaya gelen Faruk bebek ile tanıştı. Akademik alanından dolayı Faruk bebeğe özel bir ilgi duyan ve bebeğin normal bir birey gibi hayatına devam etmesine katkı sağlayacağına inanan Arslan, gerekli yasal prosedürlerin ardından koruyucu aileliği üstlendi.
HAYATI DEĞİŞMEYE BAŞLADI
İki çocuk sahibi Arslan'ın hayatına üçüncü çocuğu olarak 5,5 aylıkken giren Faruk bebeğin, hayatı da bu andan itibaren değişmeye başladı. Faruk'un ileriki yaşlarında zorluk çekmemesi için her gün evde eğitim veren Arslan, Faruk'u haftanın belirli günlerinde de işitme engellilerle ilgili bir eğitim merkezine götürmeye başladı. Faruk'un halk arasında "biyonik kulak" olarak bilinen ve işitme engelli bireyin duymasını sağlayan cihazı kullanmasını isteyen Arslan, gerekli girişimler ve yazışmaların ardından ücretinin bir kısmını Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının ödediği, bir kısmını da bağışlarla topladığı parayla koklear implant cihazını almayı da başardı. Taktığı implantla artık duyabilen Faruk, ailesinin de çabalarıyla "baba", "mama", "al" gibi sözcükleri söylemeye başladı. Faruk'u diğer çocuklarından ayırmayan ve her zaman ailesinin bir parçası olmasını isteyen Sinan Tarkan Arslan'ın en büyük hayali ise ileride Faruk'un normal bir birey gibi konuşabilmesi ve yaşayabilmesi.
"FARUK'UN, İLK SES DUYDUĞU AN BİZİM İÇİN MÜTHİŞTİ"
Sinan Tarkan Arslan, yaptığı açıklamada, ilk gördüğünde Faruk'un 3,5 aylık olduğunu, o anda aklından bebeğin kendileriyle birlikte daha iyi vakit geçirebileceğini ve engelini daha kolay ortadan kaldıracağını düşündüğünü söyledi. Konuyu eşi ve çocuklarına açtığını ve olumlu yanıt aldığını dile getiren Arslan, daha sonra kuruma giderek Faruk'u aldıklarını kaydetti. Kendisinin uzmanlık alanının işitme engelli bebekler olduğunu ve Faruk'a da ilk andan itibaren bu yönde eğitim vermeye başladığını anlatan Arslan, eşi ve çocuklarıyla Faruk'un engellini yenmesine yardımcı olduklarını vurguladı. Faruk'un 9,5 aylıkken koklear implant kullanmaya başladığını ve bu şekilde artık işitmeye başladığını söyleyen Arslan, "Faruk'un ilk sesi duyduğu an bizim için müthişti. İnanılmaz bir şeydi. Bir insanın hayatına dokunabilmek çok önemliydi. Faruk bizimle beraber, biz Faruk ile beraber duymaya devam edeceğiz." dedi. Türkiye'nin küçük yaşta implant kullanan ilk bebeğinin şu anda diş hekimliği öğrencisi olduğuna işaret eden Arslan, Faruk'u da en iyi yerlerde görmek istediğini, Faruk'u en iyi şekilde yetişebilmesi için yönlendireceklerini sözlerine ekledi.
