MHP'den 2 dönem Isparta Milletvekilliği yapan Nevzat Korkmaz, Meral Akşener hareketiyle ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu. Akşener önderliğindeki yeni siyasi hareketin sonbahar ayında kendini göstereceğini belirten Korkmaz, "Bu siyasi oluşum, solda ya da sağda değil, Türkiye’nin merkezinde olacaktır. Bunun için Türkiye sevdası olan, ülkesini, milletini, bayrağını seven, Atatürk’ü ortak payda olarak gören, hukuku ve demokrasiyi vazgeçilmez sayan herkes bu oluşumun içinde yer alacaktır, yer almalıdır" diye konuştu. Korkmaz, şu açıklamalarda bulundu:

MHP TABANININ İRADESİ YOK SAYILDI
    "Tüm engellemelere karşın, halkımızın Meral Akşener hanımefendiye teveccühü artış göstermektedir. 16 Nisan halk oylaması ve ardından mahkeme kararını bekleme süreci nedeniyle kamuoyunda durağanlaştığı algılanan çalışmalarımızı planlayarak sürdürüyoruz. MHP içinde verdiğimiz mücadelede nelerle karşılaştığımızı tüm Türkiye gördü. MHP tabanının iradesi gerek Balgat gerekse iktidar ve yargı eliyle yok sayıldı. Ancak 16 Nisan halk oylamasında somut olarak görülmüştür ki, milliyetçi seçmen Balgat’ı kendisiyle ve iktidara koltuk değnekliğiyle başbaşa bırakmıştır.

SONBAHARI İŞARET ETTİ
    Bugün bizim içinde bulunduğumuz hareket, bir parti hareketi olmanın dışına taşmıştır. MHP içinde verdiğimiz değişim mücadelesi, artık parti sınırlarını aşmış ve Türkiye’ye mal olacak bir siyasi oluşum olma yolunda ilerlemektedir. Size şu an için, şu kadarını söyleyebilirim: Yeni bir siyasi oluşum için sonbahar aylarında hareketlilik olabilir. Daha önce söylediğim gibi, bu hareket parti yönetim mücadelesi değil, rotasından çıkarılmak istenen Türkiye Cumhuriyeti’ni, demokrasimizi, hukuk devletini savunma oluşumu olacaktır.

TÜRKİYE'NİN MERKEZİNDE OLAN BİR SİYASİ OLUŞUM
    Bu oluşum, Türkiye’nin şartlarının ortaya çıkardığı bir oluşum olma yolundadır. O nedenle, bu siyasi oluşum, solda ya da sağda değil, Türkiye’nin merkezinde olacaktır. Bunun için Türkiye sevdası olan, ülkesini, milletini, bayrağını seven, Atatürk’ü ortak payda olarak gören, hukuku ve demokrasiyi vazgeçilmez sayan herkes bu oluşumun içinde yer alacaktır, yer almalıdır. Kendisini bu noktada bizimle ortak gören herkese bir çağrı olarak değerlendirilebilir bu saydıklarım. Mesele, ülkemizin bölünmemesi, kutuplaşarak birbirinden ayrışmaması, hukuk ve adalet düzlemi içerisinde kardeşçe yaşayabileceğimiz büyük Türkiye’mize sahip çıkma meselesidir.

HALKIN YÜZDE 26 DESTEĞİ VAR
    Elimizde çok güncel bir alan araştırması sonucu var. Burada Sayın Meral Akşener’in parti kurması halinde kendisini destekleyeceğini ifade eden vatandaşlarımızın oranının % 26 olduğu görülüyor. Bu halk oylamasının ardından yapılan bir çalışma sonucudur. Bu sonuçlar, çizilecek yolla ilgili bize önemli bir yol gösterici olmaktadır. Siyasi oluşumun somutlaşmasının ardından, biz bu desteğin daha da artacağını öngörüyoruz. Türkiye’nin her yerini dolaşıyor ve tüm baskılara rağmen, harekete verilen desteği somut şekilde görüyoruz. Meral hanım, herkesi kucaklayan yapısıyla çok seviliyor. 

PARTİ DEVLETİ YARATTILAR
    Bugün AKP’ye destek verilecek tek nokta, FETÖ’yle mücadeledir. Ancak, bu mücadelenin de nasıl tutarsız yapıldığı ortadadır. Bu işin tepesinde yer alan, siyasi olarak yolları, kapıları açan isimlere uzanmayan bir mücadele eksik ve yanlış olacak, milletin vicdanında yeterli görülmeyecek, kabul edilmeyecektir. Bu mücadele etkin bir şekilde ve hukuka uygun şekilde yürütülmeli, böyle kalleş bir hareketin kökü geri dönmemek üzere kazınmalıdır. FETÖ konusunda, 2010 yılında Recep Tayyip Erdoğan’a en önemli uyarıyı bizzat yüzyüze yapan isim Sayın Meral Akşener olmuştur. 12 Eylül 2010 referandumunun ülkeyi FETÖ’nün kucağına teslim edeceği hususunda bizzat Sayın Akşener, Recep Tayyip Erdoğan’a ifade etmiştir. Haklılığı ne yazık ki zaman fazlasıyla göstermiştir. Devleti ele geçirip, parti devleti mantığıyla ülkeyi yönetmeye çalışmanın; FETÖ’nün yapmak istediklerinden ne farkı vardır? 16 Nisan halk oylamasının sonuçlarının nasıl şekillendirildiğini hepimiz gördük. Milletin vicdanında meşruluk sorunu olan bu halk oylamasıyla yaratılmak istenen bir parti devletidir. Mücadele bitmemiştir, tüm hedefimiz 2019 cumhurbaşkanlığı seçiminde ve milletvekili genel seçiminde bu tabloyu tersine çevirmektir. Yoksa, bunca dış sorunla uğraşan Türkiye Cumhuriyetimiz geri dönülemeyecek ve telafi edilemeyecek zararlara uğrayabilecektir.

24 YILLIK HAKİM OLAN EŞİMİ SÜRDÜLER
     Salon toplantılarımızı iptal ettirdiler, konuşmamızı engellemeye çalıştılar, salonlarımızı basarak provokasyon yapmak istediler. Biz zor olanı, ama doğru olanı seçtik. Biz Türk milleti için, devletimiz için mücadele etmeyi seçtik. Bedeline katlanıyoruz, katlanmaya da hazırız. Benim 24 yıllık kıdemli hakim eşimi, benim verdiğim mücadele yüzünden sürgün ettiler. Birçok arkadaşımıza her türlü siyasi, hukuki, ekonomik baskı yapılmaya devam ediyor. Biz, koltuk için, hırslarımız için kendilerini, ilkelerini, davalarını satanlardan olmadık, olmayacağız. Şükür ki, bu kutlu yolda alnımızın akıyla yürüyoruz, yürümeye devam edeceğiz. Bu vesileyle tüm hemşehrilerimizin mübarek Ramazan Bayramlarını kutluyor, daha güzel bayramlarda bir arada olma dileğiyle selam ve saygılarımı sunuyorum."