Yalvaç İlçesi Pisidia Antiocheia Antik Kenti’nde 2008 yılından bugüne kadar yapılan kazı çalışmaları fotoğraflarla sergilendi. Arkeolojik ve kültürel değerlerin farkındalığı ve sahiplenilmesi amacıyla gerçekleşen sergi açılışına Vali Yardımcısı İsmail Akman, SDÜ Öğretim Üyeleri, öğrenciler ve halk katıldı. Pisidia Antiocheia Antik Kenti kazı çalışmalarını yürüten SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Özhanlı, ziyaretçilerin ilgiyle gezdiği sergi açılışında, kazı çalışmaları ve sergileme hakkında verdiği bilgide, ‘’ 2008 yılından beri Süleyman Demirel Üniversitesi adına Pisidia Antiocheia’da kazılar gerçekleştirmekteyiz. Fotoğraf sergisi de 2008 yılından beri açığa çıkarmış olduğumuz ve bizden önceki kazılarda da ortaya çıkarılan eserlerin fotoğraf olarak halka sunulmasıdır. Sadece eserler yok, ayrıca kazılarda bulunmuş olan ve o günün yaşamını anlatan objeler şeklinde küçük buluntular da var. Serginin amacı dediğim gibi ben 10 yıldır burada kazı başkanlığı yapıyorum, biz daha Isparta’nın üçte birini Antiocheia’ya ziyarete götüremedik. Onlar gelip ziyaret etmiyorsa biz fotoğraflarla Antiocheia‘yı Isparta’ya getirelim dedik. Bu fotoğraf sergisi aracılığıyla en azından insanlarımız bunu görsünler. Biliyorsunuz bizim insanımızın aklı gözündedir, gördüğü zaman etkilenir. Bu amaçla böyle bir sergi gerçekleştirdik. Iyaş Yönetimi de sağ olsun bizlere destek oldu. Pazar akşamı saat 22.00’a kadar Iyaş AVM’de meraklıları tarafından gezilebilir sergide 50 fotoğraf var. Bu 50 fotoğrafın yaklaşık olarak 40 tanesi, 2008 yılından beri kazıda açığa çıkarılmış olan buluntular. Yani müzelerde korunanlar, bugün Antiocheia‘ya gittiği zaman görecekleri değil.O bakımdan önemsiyoruz bu sergilemeyi. Çoğu eser sergilenmeyip müzenin deposunda bulunduğu için, orada görme şansları da yok.Buluntu seçmemizin sebebi de şu;arkeolojinin arkeoloji geçmişte yaşanmış olan yaşamın yaşam hikayesini ortaya çıkarmak gibi bir özelliği var.İşte bunlar o hikayenin parçalarını bir araya getiriyorlar.Sadece fotoğraf sergisine değil,halkımızı kazı bölgesine de bekliyoruz. Çünkü bu yıl özellikle fotoğraf sergisinde ağırlık verdiğimiz şey Pisidia Antiocheia ‘daki Men Tapınağı. Yani 1600 rakımlı bir dağın tepesinde, dünyada örneği olmayan astroloji çalışmalarının yapıldığı bir tapınak. Aynı zamanda antik kaynaklar, Pisidia, İsauria, Frigya ve Lykonia’nın bu bölgenin hac merkezi olduğunu söylüyor. Biz bu yıl orada kazılarda M.S. 360 yılındaki yapılan son ayini olduğu gibi korunmuş bir şekilde açığa çıkardık. Buna arkeolojide insitu diyorlar, yani orijinal haliyle bulmak’’ dedi.
Bulunan eserlerin bugün Türkiye’de parmakla sayılacak kadar az örneği olduğu ve dünyada hiç olmadığı bilgisini de veren Prof. Dr. Mehmet Özhanlı, ‘’Isparta’ya 2006 yılında geldim ve geldiğim günden beri hep aynı şeyi söylüyorum. Eğer Isparta sahip olduğu arkeolojik ve kültürel değerleri çok iyi değerlendirip tanıtsa, büyük kazanımlar elde edebilir. Isparta bir altın madenine sahip ve Antiocheia ‘ya da bunun merkezi. Çünkü Antiocheia da St Paul(Aziz Paulus)’dan dolayı hıristiyan dünyasının hac merkezi vazifesi var,hala öyle görünüyor. Sadece Antiocheia da değil,bir çok yerimiz.Şimdi Men Tapınağı’yla birlikte,biz Paganist dönemin de hac merkezini açmış oluyoruz.Devlethan Camisi var orada ve artık günümüzün de önemli ilçelerinden bir tanesi.Biz bunu iyi değerlendirirsek,sadece Yalvaç için değil,Isparta ve Türkiye için büyük bir turizm potansiyeli var ve geleceğe çok büyük bir katkı sağlayacaktır.Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.Şunun altını çizeyim; aslında çok trajiktir,gerçekten içim acıyarak söylüyorum. Antiocheia, 1908 yılında Amerikalıların gelip padişahtan izin alarak, kazı yaptıkları bir yer.1908’den, 1928’e kadar burada Amerikalılar kazı yürütüyorlar. Adamlar okyanusu geçip buraya geliyor, kazı yapıp eserlerin bir kısmını da Kelsey Müzesi’ne taşıyorlar. Bununla birlikte Ispartalıların üçte biri hala Antiocheia’yı görmüş değil. Kültüre ne kadar sahip çıkmadığımızı ve farkında olmadığımızın en güzel örneğidir bu. Ama biz yine de umutluyuz’’ dedi. /Elif AKGÜL
