Akdeniz Üniversitesi Hastanesi koronavirüs yoğun bakım servisi sorumlusu Prof. Dr. Murat Yılmaz, solunum cihazlarına bağlı hastalarının iyileşmesi için verdikleri mücadeleyi ve kızına olan özlemini anlattı.

Her bir hastayla özenle ilgilenen Yılmaz, 21 yıldır yoğun bakım servisinde çalıştığını ancak koronavirüsten sonra servisin yorucu hale geldiğini söyledi.

"NEFES ALMAK İÇİN GÖZÜMÜZÜN İÇİNE BAKIYORLAR"

Zorlu bir süreçten geçtiklerine dikkat çeken Yılmaz, şunları söyledi:

"Hastalarımızı iyi ederken, içerideki hiçbir hemşiremin, doktorumun, hasta bakıcımın hasta olmaması için çok büyük çaba sarf ediyorum. Burada diğer hastalıklardan çok daha farklı bir süreç işliyor. Hasta nefes alabilmek için gözümüzün içine bakıyor, şuuru açık ama nefessizlik çekiyor. Siz onun için tıbbın verdiği tüm imkanları kullanıyorsunuz ama hala nefes açlığını gideremiyorsunuz."

Prof. Dr. Yılmaz: Şartlarımızı görmüş olsalardı sokakta astronot gibi gezerlerdi.

"ŞARTLARI GÖRSELERDİ ASTRONOT GİBİ GEZERLERDİ"

Hastanede 9 yataklı yoğun bakım servisi daha açacaklarına değinen Yılmaz, "Bizim bu şartlarımızı görmüş olsalardı eminim bırakın maske takmayı, yolda, sokakta astronot gibi gezerlerdi. Şu anda 41 yaşında hastamız var, nefes alamıyor." diye konuştu.

KIZINI ANLATIRKEN GÖZYAŞLARINI TUTAMADI

Yılmaz, psikolojik ve sosyolojik açıdan da kendilerinin çok zorlandığını, evlerine gidemedikleri zamanlar olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Kızım ve oğlum var. Kapıdan girer girmez eşim bana karantina uygulamaya başlıyor. Üstümdekileri hemen makineye atıyor, doğrudan banyoya giriyorum. Salonda hep tek başıma oturuyorum. Kızım, 'Babam yine köşesine çekildi.' diyor. 14 yaşındaki kızımı ben aylardır öpemiyorum."