Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Yıllar evvel 'Türkiye'nin her ilinde üniversite olacak' denildiğinde hayal kurulduğu düşünülürdü, ancak şimdi aklınıza neresi geliyorsa gelsin 81 ilimizde üniversite mevcuttur'' dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Süleyman Demirel Üniversitesinin (SDÜ) 2011-2012 Akademik Yılı açılış töreni için geldiği Isparta'da, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu'nu ziyaret etti. Üniversitenin şeref defterini imzalayan Arınç'a, İbicioğlu tarafından SDÜ Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencilerinin yaptığı tablo hediye edildi.
Buradan töreninin yapıldığı Prof. Dr. M. Lütfü Çakmakçı Kültür Merkezi'ne geçen Başbakan Yardımcısı Arınç, SDÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Topluluğu'nun konserini izledi.
Akademik yılın ilk dersini veren Arınç, programa davet edildiği için duyduğu memnuniyeti dile getiren Arınç, ders vermenin ''haddi'' olmadığını ifade ederek, sadece tecrübelerini paylaşacağını söyledi.
Açılış programı öncesi başarılı bir müzik ziyafeti sunulduğunu anlatan Arınç, kendisinin Manisalı ve yörük olduğunu belirtip SDÜ Rektörü Prof. Dr. İbicioğlu'na gösteriyi yapanların efe mi, yoksa zeybek mi olduğunu sordu. Rektör İbicioğlu'nun ''Efe de olabilir, zeybek de olabilir'' cevabı üzerine Arınç, gülümseyerek, ''Avşar zeybeği mi diyoruz'' dedi.
SDÜ'nün akademik yıl açılışına katıldığı 6'ncı üniversite olduğunu ifade eden Arınç, bugün Türkiye'nin her ilinde üniversite bulunduğunu, yeni kurulan bir üniversitenin bile 3 bin civarında öğrencisi olduğunu kaydetti.
SDÜ'nün de 50 bin öğrenci, 16 fakülte ve çok sayıda enstitüye sahip bulunduğunu belirten Arınç, ''SDÜ, 20 yıllık bir üniversite. İtiraf etmeliyim ki kendi memleketimdeki Celal Bayar Üniversitesi henüz bu seviyede değildir. Celal Bayar Üniversitesi ilk açıldığındaki 5 fakültenin yanına bir fakülte daha koyamamıştır'' diye konuştu. Arınç, SDÜ'nün 20 yıllık başarısına katkıda bulunanlara teşekkür etti.

-Toplam 165 üniversite-

Milli Eğitim Bakanlığının bütçesi hakkında da bilgiler veren Arınç, Türkiye'de yıllarca bütçeden en büyük payın milli savunmaya ayrıldığını belirterek, ''Bütçenin nereye, hangi kalemlere harcandığı tartışılmadan, alkışlarla kabul edilirdi'' dedi.
Son 6 yıldır en büyük payı Milli Eğitim Bakanlığının aldığını vurgulayan Arınç, eğitim alanında gelinen noktayı başarılı bulduğunu söyledi. 2002 yılı sonu ile şimdiki dönemi karşılaştıran Arınç, siyasi propaganda yapmadıklarını, sadece objektif gözle dönemleri değerlendirdiklerini bildirdi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, şöyle konuştu:
''2002 yılında Türkiye'de 53 devlet üniversitesi 23 vakıf üniversitesi olmak üzere 76 üniversitemiz vardı. Şimdi ise 103 devlet, 62 vakıf olmak üzere toplam 165 üniversitemiz olmuştur. Yıllar evvel 'Türkiye'nin her ilinde üniversite olacak' denildiğinde hayal kurulduğu düşünülürdü, ancak şimdi aklınıza neresi geliyorsa gelsin 81 ilimizde üniversite mevcuttur.''
Bülent Arınç, 2002 yılından bu yana kurulan yeni üniversiteler ile Türkiye'de 588 fakülte bulunduğunu, 3 milyonun üzerinde de öğrenci olduğunu kaydetti. Üniversite hayatının herkes açısından renkli bir dünya olduğunu belirten Arınç, bu dönemin ''kader hattı'' olduğunu ve öğrencilerin bu dönemleri en iyi şekilde değerlendirmeleri gerektiğini söyledi.
Üniversite dönemini ''altın fırsat'' olarak nitelendiren Arınç, öğrencilere kendilerini toplumdan uzaklaşmamalarını önerdi. Türkiye'nin bugün dünyaca konuşulan, hızlı gelişen bir ülke olduğunu anlatan Arınç, bu aşamada gençlere de büyük görevler düştüğünü kaydetti.
Arınç, üniversitelerde evrensel bilgi üretmek istediklerini belirterek, özgür üniversiteler oluşturmayı hedeflediklerini açıkladı.

-Protesto olayı-

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bugün katıldığı açılış sırasında bazı öğrencilerin protestosunu da değerlendirdi. Arınç, basın mensuplarının protesto etmek isteyen öğrencilerin fotoğraflarını çektiklerini, altına da istedikleri başlıkları koyabileceklerini belirterek, şöyle konuştu:
''4 ya da 5 gencimizin kollarını kaldırarak, bir şeyler söyleyerek beni protesto etmesi, demokrasinin bir gereğidir. Fiili bir saldırı olmadıkça, bir başkasının özgürlüğünü fiilen engellemek istemedikçe herkes istediğini söyleyebilir. Bundan dolayı gocunmayız. Biz 40 yıllık siyasi hayatımızda neler gördük ki bunlar kaymaklı kadayıf gibi gelir. Dolayısıyla bunların karşısında hiçbirimizin üzülmemesi gerekir. Gereken yapılır. Buranın 50 bin öğrencisi var, 5 kişi protesto yaptıysa bu 10 binde biri demektir. Önce bunu düşüneceksiniz. Gazetecilerimizin bir kısmı 'Bülent Arınç, Süleyman Demirel Üniversitesinde protesto edildi' diye yazabilir. Tecrübeyle sabittir. Ama unutmayın 10 binde birinin protesto ettiği bir yer, özgür bir üniversite demektir. Dolayısıyla o gençlerin saldırıya varmadan söylediklerini ifade etmelerine ben sadece alkış tutarım, onları eleştirmem, onlara kem gözle bakmam. Dinlerim.''