2022 yılının başında hizmete girmesi planlanan fabrikada günlük 5 ton sebze-meyve işlenerek bölge ekonomisine büyük katkı sağlanacak.
Kurucum Gıdanın sahipleri olan Makine Mühendisi Mehmet Poyraz ve Ziraat Mühendisi Furkan Poyraz kardeşler ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlayabilmek için gece-gündüz demeden çalışıyorlar. 100’den fazla sebze-meyve çeşidini işleyerek 200’e yakın ürün elde eden firma 15 ülkeye ihracat yaparak ülke ekonomisine önemli katkı sunmaktadır.
Kurucum Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Poyraz ile hem yeni fabrikanın durumunu hem de firma olarak hedeflerini konuştuk.


GÜNLÜK 5 TON SEBZE-MEYVE İŞLENECEK
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumunun destekleriyle yapımı devam eden Sav Kasabasındaki yeni fabrika sayesinde bölgedeki ve Türkiye’deki kurutulmuş meyve ve sebze ihtiyacının karşılanacağını ifade eden Mehmet Poyraz; “Biz firma olarak 2012 yılında kurulduk. Kısa sürede çok büyük başarı göstererek 2020 yılında Türkiye’de en hızlı büyüyen 100 şirket arasına girdik. Bu bizim için gurur ve onur verici bir başarı oldu. Ancak bu başarı ülkemize ve milletimize karşı olan sorumluluklarımızı da arttırdı. Bu kapsamda mevcut tesisimizi büyüterek kapasite artırımına gitmek istedik. Burası son teknolojiye uygun yeni bir fabrika olacak. 5500 metrekare açık alanda 3300 metrekare kapalı alanımız olacak. 2021 yılının başında yeni fabrika inşaatımıza başladık. Şuan fabrika inşaatının yüzde 70’lik fiziki kısmını bitirdik. Planlamamız doğrultusunda inşallah 2022 yılı başında bitirerek faaliyete geçirmiş olacağız. Yeni fabrikamız faaliyete geçtiğinde 30 kişilik daimi bir istihdam sağlayacağız. Bu rakam vardiya ve sipariş durumlarına göre artış gösterebilecek. Dediğim gibi yeni fabrikayla birlikte amacımız kapasite artırımına gitmekti. Bu kapsamda burada günlük 5 ton civarında sebze ve meyve işleyerek milli ekonomiye daha fazla katkı sağlamış olacağız. Ve ihracatımızı da daha fazla artırmış olacağız. Buradan Isparta TKDK yönetici ve personeline bir kez daha çok teşekkür ediyorum. Bize her zaman destek oldular, yanımızda oldular.” diye konuştu. 


TÜRKİYE GELENEKSEL KURU GIDALARDA DÜNYA MARKASI
Türkiye’nin kayısı, incir ve üzüm gibi kurutulmuş gıdalarda markalaştığına vurgu yaparak konuşmasına devam eden Kurucum Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Poyraz; “Biz ülke olarak geleneksel ürünlerimizde bir marka olmuşuz. Ancak bu başarıyı meyve-sebze olarak diğer ürünlere taşıyamamışız. Diğer ürünlerin kurutulmasında teknolojik olarak yetersiz kalmışız. Bu işe 2012 yılında başladık ve Türkiye’de Kurucum Gıda firması olarak diğer meyve ve sebzelerin kurutulmasında öncü rol oynadık. Bu alanda sektörün ilk firmalarından birisiyiz. Çilek, portakal, mandalina, kavun, nar, brokoli, ıspanak, pırasa, pancar gibi ürünleri kurutup toz haline getiriyoruz. Genel olarak bu ürünler ülkemize ithal ediliyor. Firma olarak bu açığın kapatılması için elimizde gelen azami gayreti gösteriyoruz. Yani ithalatı önleyerek tarımsal alanda cari açığı da önlemiş oluyoruz.” dedi.
TÜRKİYE’DE İLK DEFA MEYVE SUYUNDAN TOZ ELDE EDİLECEK
Isparta ve bölgesinde birçok sebze ve meyve üretildiğine dikkat çekerek konuşmasına devam eden Mehmet Poyraz son olarak şunları söyledi; “Isparta hem sebze-meyve açısından hem de aromatik bitki açısından zengin bir bölge. Biz bu avantajı en iyi şekilde kullanabilmek amacıyla tesisimizi büyütmek istedik. Zaten Türkiye’de en çok çeşitli ürünü toza dönüştüren tek firmayız. Burada üretmiş olduğumuz ürünlerin katma değeri yüksek olacak.  Ar-Ge merkezimiz olacak, son teknolojik laboratuvarımız olacak. Ürünlerimizin raf ömrü uzun olacak, nakliyesi kolay olacak. Bu kapsamda hem bölge çiftçisi ve üreticisi açısından önemli bir kazanım sağlanmış olacak hem de milli ekonomiye daha fazla katkı sağlanmış olacak. Ayrıca burada Türkiye’de ilk defa olarak meyve suyu konsantresinden toz üretimi yapılacak. Daha önce bunu Ar-Ge aşamasında deneyen firmalar oldu. Ancak endüstriyel üretime geçmemişler. Biz zaten firma olarak meyve ve sebzeyi kurutuyoruz. Buraya 12 metre uzunluğunda bir kule kuracağız. Bu kulenin içinde geçen meyve suyu sıvıdan toz hale dönüşecek. Meyve suyunu da toza dönüştürerek hiç posası girmeden doğal bir ürün elde etmiş olacağız. Bu sayede aromalı renklendirici tozlar yerine artık doğal ve taşınması kolay ürünler elde etmiş olacağız. Yani kimyasal renklendirici ve tatlandırıcı ürünler yerine doğal ürünler kullanacağız. Bu toplum sağlığı açısından çok önemli bir konu.” dedi.
İbrahim Demirayak