Dilek Günaydın'ın himayelerinde Isparta Belediyesi'nin hayata geçirdiği Elizi Mağazaları Projesi ile hünerli ev hanımlarının ellerinden çıkan eserleri satıp aile bütçesine katkı sağlama imkanı sunuldu.
'Bir kadının evine ekmek götürme mutluluğuna şahit olmak çok etkileyici'
Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın'ın eşi Dilek Günaydın, "IYAŞ'ta açtığımız üretici kadınlar sergisinden sonra çok güzel mesajlar aldık. Bir kadının evine ekmek götürme, ev ekonomisine katkı sağlama mutluluğuna şahit oldum" dedi.
Isparta Belediyesi'nin 7 yıldır üzerinde çalıştığı el sanatı eserleri Elizi Mağazası Projesi ile taçlandırıldı. Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın'ın eşi Dilek Günaydın'ın 'üretici kadınlar' adı altında açtığı kermesler ve sergilerle geçmişte temelini attığı 'Elizi Mağazası Projesi' gerçeğe dönüştü. Hünerli kadınların evlerinde ürettikleri el sanatı ürünlerinin ekonomiye dönmesi Elizi Mağazaları ile sağlandı. Artık üreten kadınlar ev ekonomisine katkı sunabilecekler.
DİLEK GÜNAYDIN, ELİZİ MAĞAZA PROJESİ'NİN ÖYKÜSÜNÜ ANLATTI
Ev tekstili, ağaç oyma ürünleri ile el nakışı eserlerinin satışa sunulduğu Elizi Mağaza Zinciri Projesi ile yakından ilgilenen Dilek Günaydın, Akdeniz'e özel açıklamalarda bulundu. Üreten kadınların da iş sahibi olması gerektiğini belirten Günaydın, bugüne kadar gelen süreci şöyle anlattı:
"Bu iş nereden başladı? Belediyenin sosyal sorumluluk projesi. Biz görüyoruz çok insan çalışmak istiyor ama iş alanı yok. Özellikle hanımlar. Beylere iş yok ki gücü-kuvveti olduğu halde... Biz 'hanımlara nasıl iş imkanı sunarız. Nasıl evlerine ekmek götürmelerini sağlarız' diye düşündük. IYAŞ'ta üretici kadınlar sergisi açmıştık. Bu işin ilk denemesiydi. Orada bir anket kağıdı dağıttık. İsimlerini yazmamalarını istedik. Öyle şeyler gördük ki vallahi ağladım. 'Hayadımda ilk defa para kazandım' diyor. 'İlk defa kendi paramla çocuklarıma giderken birşeyler alıp-götürebileceğim' diyenler var. Sonra birisi demiş ki 'ben de birşey başarabilirmişim, bir şey yapabilir mişim. Duygusunu yaşadım' Bunun gibi birçok şey. Hanımların bir şeyler yapıp da başarabileceğini gördük. Sonra çarşı merkezinde üretici kadınlar pazarı kuruldu. Görüntüsü çok iyi olmadı. Onu inşallah ilerleyen zamanlarda daha güzel yapacağız.
BİNLERCE BAYANA İŞ İMKANI, GEÇİM İMKANI SUNMAK İSTİYORUZ
'Daha iyi nasıl olur' diye düşünürken ISMEK kursları adı altında mahalle kursları açıldı. Üretip, satabilecekleri ürünlerin kurslarını seçtik. Geçmiş ile geleceğe bağdaştıracak eserler üretilsin istedik. El nakışı, el sanatları, iğne oyaları, keçeler, ev tekstili ve ahşap oyma. Bu yönde hanımlara kurs verdik, bu yönde yetiştirdik ve yaptıkları ürünleri pazarlayabilmeleri için Belediye onlara bir mağaza açtı. Bizim 30 ustamız var. Bir kısmı Belediyede çalışan sabit personel, bazıları da mahalle kursları hocaları. Asıl hedefimiz hanımlara gelir kaynağı oluşturabilmek. Herkesi işe almak mümkün değil. Eğitim vererek evlerinde üreterek para kazanmalarını sağlamak istiyoruz. İnşallah üreten bayan sayımız 1000'lere çıkacak. Bir şeyi ispatlamak, anlatabilmek çok zor. İlla göstermek gerekiyor. Biz Elizi Mağazası ile gösterdik. İlk mağazada çok güzel tepkiler aldık. 'Bu mağazalar Isparta'da olmak, İstanbul'da açılması gerekiyor' diyorlar. İnşallah ileride olabilir. Belediyemiz düzeni nasıl kurar bilmiyorum ama açılacaktır."
TARİHİ DESENLERİ ARIYORUZ
Elizi Mağazası'nda ev tekstili, ahşap oyma ve el nakışı ürünlerinden yüzlerce çeşidin bulunduğunu belirten Bayan Günaydın, "Eskiyi günümüzle bağdaştırıyoruz. Bütün el işi ürünlerimizde Isparta gülünü işliyoruz. Tarihi desenleri çalışıyoruz. Araştırıyoruz çok eskilerden buluyoruz. Kitapçılardan, antikacılardan modeller arıyoruz. Eski modelleri güncelleyip hazırlıyoruz. Atölyede çalışmalarımız sürekli devam ediyor. İnşallah Ahşap oyla eserlerimiz ile tarihi el nakışlarımızı İstanbul'da müzaherede satışa çıkarmak istiyoruz" dedi.
UHDEMİ GERÇEKLEŞTİRDİM
Dilek Günaydın, bu konuyla ilgili geçmişten bu yana içine bir uhde olduğunu da belirterek sözlerini şöyle tamamladı:
"Benim içimde bir uhdem vardı. Bu konuda bir girişim yapmak istiyordum. Ama iftiralarla üzerime geldiler. Kimyamız değişti. Büyük bir iftira ile karşı karşıya kalınca bütün çalışmalarımız kaldı. Bu olaylar üzerinde kendime gelme sebebim Devlet Beydir. 2-3 yıl önce sohbet ederken bana moral ve heyecan verdi."
