PAROLA “ADİ”
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ile ilgili medyaya yansıyan ve mahkemeye havale edilmiş o kadar ciddi suçlamalar var ki, bahsi geçen suçlamaların yarısı bile ispatlanırsa, Kuvvet Komutanlığı ile TSK ciddi bir güven bunalımı yaşar.
Taraf Gazetesinin Pazartesi günü yayınlanan sayısındaki manşette yer bulan habere göre, Deniz Kuvvetleri bünyesindeki bir birlikte “adi ……..” ibareli parola kullanılmış. Gerçekten ortalama her Türk vatandaşını derinden etkileyen parola adiliği Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde gerçekleşince, ilgili Kuvvet Komutanlığı hakkında basına yansıyan ya da mahkemelere intikal etmiş davaların doğruluğu konusunda ciddi kanaat sahibi olmaya da başladım. Yalnız bu hadise basit bir parola yanlışlığı şeklinde geçiştirilebilecek bir olay değildir.
Şu sorulara cevap verirsek belki mesele aydınlanabilir.
1- Bu parola tercihi bir sehven yapılmış bir yanlışlık mıdır?
2- Yok yanlışlık yapılmadı ise, bu parola tercihinde ne hedeflenmektedir?
3- Böyle bir parola tercihi hangi amaçla belgeleri ile basına sızdırılmıştır.
4- Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Genelkurmay Başkanı ile Başbakanı karşı karşıya mı getirmek istemektedir.
5- Bu parola mevzusu Deniz Kuvvetleri ile Genelkurmay Başkanlığı arasındaki köprülerin atıldığını mı göstermektedir.
6- Bu sorulara verilecek cevaplardan sonra aslında TSK’nın içerisinde ciddi kamplaşmanın olduğunu söyleyebilir miyiz.
7- Bu parola meselesine “sivil askerler” ne cevap vermektedirler.
Sorular aslında başka sorulara da kaynaklık etmektedir. Benim teklifim yukarıda ki sorulara samimiyetle cevap vermeye çalışmaktır. Cevaplamaya başladığınız andan itibaren gazete manşetine yansıyan ve toplumun büyük kesiminde rahatsızlık yaratan paroladan çok, bu hamlenin aslında daha büyük bir adilik içerdiğini görebileceksiniz.
