Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Tam Gün uygulamalarının Türkiye'de yerleştiğini belirterek, muayenehanesi ya da özelle ilişkisi olan öğretim üyelerinin acil durumlarda ya da konsültasyon ihtiyacında hastalara müdahale edebileceğini bildirdi. Akdağ, ancak bu hizmetin çok geniş bir uygulama olarak düşünülmemesi gerektiğini vurguladı.

Sağlık Bakanı Akdağ, kahvaltıda bir araya geldiği gazetecilere Tam Gün Yasasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Geçen yıl tam gün ile ilgili tartışmaların devam ettiğini, ama bu konuda ciddi bir paradigma değişikliği yaşandığını ifade eden Akdağ, bu uygulamanın fiilen hayatta olduğuna dikkati çekti.

Ülkedeki 120 bine dolayındaki doktorun 90 bine yakınının kamuda görev yaptığını, bunlardan da bin kadarının tam gün çalışmadığını anlatan Akdağ, ''Bunların hepsi üniversitede. Sağlık Bakanlığı hastanelerinde tam gün uygulaması artık tamamen yürürlüğe girmiş durumda. 32 binin üzerindeki uzman arkadaşımızın hiçbirinin dışarıda bir özel hastaneyle ya da muayenehaneyle ilişkisi yok'' diye konuştu.

Vatandaşların bu uygulamanın yanında olduğunu vurgulayan Akdağ, tartışmanın üniversite tarafında devam eden küçük bir ayağı olduğunu, ancak bunun da 2012'de çözüleceğini bildirdi.

Akdağ, ''Bir sosyal devlette vatandaşın desteğini alan bir uygulamaya kim karşı çıkarsa çıksın bu karşı çıkanların benim demokrasi anlayışıma göre, güçleri, vatandaşın lehine olan uygulamaları değiştirmeye ya da baltalamaya yetmez'' diye konuştu.

Vatandaşın sağlığını ticari meta, ticaret unsuru olarak değerlendirilebilecek uygulamalara izin vermelerinin beklenmemesi gerektiğini belirten Akdağ, hükümetin bu konudaki kararlılığını dile getirdi.



-Konsültanlık sistemi-



''Üniversite hastanelerindeki konsültanlığın şartları'' ile ilgili bir soru üzerine ise Akdağ, ''Üniversite hastanelerinde yapılan yüzlerce, binlerce, milyonlarca işlem hiç bu ihtiyaç olmadan zaten gerçekleştiriliyor. Konuştuğumuz çok şey, çok nadir durumlar için gereken bir husustur. Bunun da şu anda hukuken zaten imkanı var'' dedi.

Acil bir durumda, hasta başka bir hastaneye götürülemediğinde ya da hizmetin bütünlüğü açısından tam gün çalışmayan bir hocanın desteğine ihtiyaç duyulduğunda buna kanunların izin verdiğini anlatan Akdağ, ancak bunun belgelendirilmesi, tutanak altına alınması gerektiğini vurguladı.