ŞAKİR ARADI VE…

    

 

                                               Zeki TARHAN Ankara’dan yazıyor

                                               --------------------------------------------

 

                SDÜ Rektörü sayın İBİCİOĞLU’nun basın danışmanı gazeteci-yazar Şakir kardeşimiz aradılar bugün. Epey konuştuk sayılır…Özetle şöyle diyordu kardeşimiz: “…Abi,yazılarınızı gerek yazılı ve gerekse elektronik medyada takip ediyoruz.Son yazılarınızdaki sayın Rektörümüze yönelik eleştirilerinizde üslûp,biraz ağır kaçmışa benziyor.Sizin yazılarınız genelde; hassas dengeleri gözeten,toplumsal kesimleri ve kurumları incitmeden,kırmadan-dökmeden yazdığınız yazılar olurdu.”

   …Evet,Şakir kardeşimiz bunları söyledikten sonra esas konuya girdi ve:

“…Zeki abi, Üniversitemiz TOKİ’ye LOJMAN yaptırmayacak, SDÜ öğretim üyelerinin yararlanacağı konutlar olacak bunlar. Eğirdir’e Üniversitemizin yatırımları devam edecek…Yeni yeni Yüksek Okullar ve yeni programlarla Eğirdir,bir eğitim şehri hüviyetine bürünecek…”

                                                 ***

        Özetle ve de kısaca, bu minval üzere konuştuk sevgili Şakir kardeşimizle. Gayet medenice ve de beşeri ilişkiler çerçevesindeydi konuşmamız. Ben onu, o beni anlayışla karşıladık…Çalıştığım kurumda, iki genel müdür basın danışmanlığı yaptığım dönemlerde,kurumumla ilgili ulusal medyada yer alan asılsız haberleri, ne tür metodlarla önüne geçip,kamuoyunu objektif bir şekilde oluşmasını sağladığımı bir-iki örnekle anlattım.

      Sonra,rahmetli ÖZAL’dan örnek verdim. ÖZAL başbakan iken, bir köşe yazarının yada gazetenin başyazısının içeriğindeki değerlendirmeyi yanlış yada eksik veya yalan bulduğu zaman, o yazarı telefonla arayıp, yazısındaki bir yorumun yada tespitin yanlış veya gerçeği yansıtmadığını, farklı algılamalara yol açabileceğinden,yazının o kısmının şöyle yada böyle değiştirilmesini önerir,en azından rica ederdi.

      İşte Şakir kardeşimize bunları da anlattım telefonda.

 

                                                ***

    Gelelim konunun özüne: Rektörün basın danışmanının bu bilgilendirmeyi yapması gayet doğal. Bunda yadırganacak bir şey yok. Zeki TARHAN’ın  telefonlarına SDÜ Rektörünün çıkmaması,bunda inat etmesi hatta rezistans göstermesi etikle bağdaşmıyor ve de hiç de şık olmuyor. Şakir kardeşimiz bunu,”…sayın rektörün iş yoğunluğu ve fırsat bulamama” olarak yorumluyor ve öyle değerlendiriyor. İşte burada,inandırıcılıktan uzaklaşılıyor.

    Ben Zeki TARHAN  olarak, Cumhurbaşkanlarından tutun Başbakanlara,Bakanlara eski yeni milletvekillerimize müsteşar ve genel müdür gibi bürokrasinin en tepelerine anında ulaşabiliyorken,hatta Rektörümüzün amiri durumundaki YÖK yetkililerine anında ulaşabiliyorken, ne hikmetse sevgili Hasan hocamıza ulaşamıyorum.

   Gelmiş geçmiş bütün Isparta valilerimizle çok rahat telefonla ulaşabiliyor,tele-röportaj yapabiliyor,her türlü soruyu sorabiliyorken, ne hikmetse SDÜ Rektörümüz Hasan hocamıza ulaşamıyorum.

   Vali Oğuz, Zeki TARHAN’ın kendisine yazdığı bir açık mektupla hemen harekete geçip, GÖL-ÇÖP ya da ÇÖP-GÖL olayına el koyuyor ve sonuçtan da hem şifahi hem de yazılı olarak haberdar ediyordu. Bir ilin en büyük mülki amiri bunu yapıyor da,bir Rektör ne yazık ki,kamuoyunu objektif bir şekilde oluşturmaktan ve de değişim ve dönüşümü toplum yararına sağlamaktan başka bir misyonun peşinde koşmayan Zeki TARHAN’ın telefonuna çıkmıyor.

   …Ee şimdi, halkla nasıl kucaklaşılacak?... Ben boşuna mı paylaştım o resimleri sosyal paylaşım sitesinde?!!! Kamuoyu oluşturan bir odakla iletişim kuramazsanız, samimiyetiniz de içtenliğiniz de sorgulanır Hasan Hocam. Bunu böyle bilesiniz.

     Basın Danışmanınız Şakir Beye teşekkür ediyor,telefonunuzu bekliyorum sevgili Hasan Hocam.

     …Evet, “dost acı söyler” ne kadar doğru…

                                                                ***

      Şunu hemen söyleyeyim ki; eğer sayın Rektör telefon açarsa, öncelikle Hasan hocaya şu iki sorumu yönelteceğim:

  • Eğirdir’den Fakülteyi kaldırmakla,EĞİRDİR ÜNİVERSİTESİ’nin köküne kibrit suyu döktünüz?!!! Buna ne diyeceksiniz?!!!
  • DAVRAS suskunluğunuz,daha ne kadar devam edecek?!!! Mimarı olduğunuz Birinci Uluslar arası DAVRAS KONGRESİNİ niçin rafa kaldırdınız?!!!

 

                                               ---------------- 0 --------------