Son 3 ay da yaşadığımızı sanırım 30 yıldır yaşamadık. Belki 30 yıldır farklı şeyler de olmuştur muhakkak. Ancak bizim kuşak olarak 15 Temmuz darbe girişiminin ardından yaşananlar son derece vahimdir. En acı olan ise terörist sevicilerin belediye meclis üyesi, belediye başkanı olması. Bunları yaşamamızın sebebi de teröristlere ve terörist sempatizanlarına siyaseten verilen tölaranslardır.

Sen teröristi il başkanı yapacaksın, nerelere hizmet ettiği belli olmayan birini belediye başkanı adayı yapacaksın, terörisleri kendi listenden belediye meclis üyesi yapacaksın, bu ülkenin varlığına, birliğine kast eden insanlar mecliste terörizmi savunacak, terörist demirtaş’ı öveceksin sonra Chp tarafından demokratik tepki olarak değerlendirilen bir husustan dolayı Ak Parti’ye yükleneceksin. Yok kardeşim öyle bir şey.

Şeytanlık yapıyorsan taşlanmayı göze alacaksın. Bir atasözü var “Hırsızın hiç mi suçu yok” diye. Herkes sıraya geçmiş Kılıçdaroğlu seviciliğine başlamış. Vay efendim geçmiş olsun, falan filan diye. Kimse de demiyor ki sen terörislere destek veriyorsun, daha aponun heykelini dikeceğiz diyenlerle, pkk bizim için terör örgütü değildir diyenlerle iş birliği yapıyorken  ne işin var şehit cenazesinde diye. Kılıçdaroğlu’na atılan yumruk kadar, şehide sıkılan kurşun konuşulmadı. 4 vatan evlatı pkk tarafından şehit edildi.

Bizim insanlarımız da bu nu görmeden Ak Parti gitsin de ne olursa olsun mantığına sığınıp halen oy veriyorlar. Herkes hukukun dışına çıkılamayacağını söylüyor ve bu olayın kabul edilemez olduğunu savunuyor. Evet kesinlikle şiddet bir hak arama metodu değildir ve hiçbir zaman hiçbir saldırı ve terör eylemi kabul edilemez.

Ancak birde madolyonun diğer yüzü var. Terörist mecliste milletvekili olacak, belediye başkanı olacak, belediye meclis üyesi olacak, siyasi parti il başkanı olacak bunlar tamamen hukuki ama chp’nin tabiriyle demokratik tepki olduğunda hukuk dışı öylemi. Yazıklar olsun. Vay benim ülkemin haline. Bir takım şeylerin illaki bir yerlerde kanun olarak yazılmasına gerek yoktur. Terörist milletvekili olabiliyorsa bunlara da gereken cevabı vermek hak ve hukuk kuralları içinde olmalı. Meclisteki, belediyelerdeki, siyasi partiler içindeki teröristlere de, medya teröristlerine de karşıyım ve hepsi de aynı yerden beslenmektedir. Hiçbirini kabul etmiyorum. Hepsi bu yaptıklarının hesabını kesinlikle vermeli. Ülke yönetiminin en küçük bir kademesinde bile hiçbir terörist kalmamalıdır. Siyasetin içindeki teröristler ve fetöcülerin tamamı temizlenmelidir. Şimdi teröristlerle iş tutan yani kendini satan insanlar sanırım bu ülkemizde hiç bitmeyecek.

Rahmetli Turgut Özal’ın bir lafı var “bu ülkede kendini satacak insan çok” diye. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Amerika’ya ajanlık için müracaat edenleri mi ararsınız, bile bile teröristlere oy verenleri mi ararsınız. Ne yazık ki bizim ülkemizde hepsi mevcut. Sayın Devlet Bahçeli’nin sözü aklıma geldi. “Sen yaşlı bir adama yumruk attıracak kadar ne yaptın” diye. Şahsım olarak açılım yapıldığında da açılımı yanlış bulup bunu da dile getirenlerden biriydim. O gün demiştimki. Bakın 10 yıl sonra bunun acısını biz çekeriz, bunu ilerde aleyhimize kullanırlar demiştim. Şimdi geldiğimiz nokta da aynen 10 yılın öncesiyle bizi vurmaya çalışıyorlar. Yanlış her zaman yanlıştır. Açılım süreci ne kadar yanlışsa, CHP’nin şu anki tutumu da o kadar yanlıştır. Açılım sürecinin mimarlarının Fetöcüler olduğu ortaya çıkmıştır. O gün bu fitneyi sokmak isteyenler şuan CHP’nin içindedir. Aynı oyunu ve üst aklı orada hayata geçirmişler. CHP’nin 31 mart seçimlerinde yapmış olduğu oy hırsızlığında üst aklın da bir eli olduğu gün gibi açıktır. CHP koltuk kavgasından kurtulup parti içini temizlemesi gerekmektedir. Değilse yakında CHP diye bir parti de kalmayacaktır. Sosyal medya da bu saldırı üzerinden Sayın Süleyman Soylu, sayın Hulusi Akar ve genelde Sayın Recep Tayyip Erdoğan hakkında bir linç girişimi başlatılmıştır. Bu yapılanlar CHP’nin terör sevicileri ile yaptığı iş birliği gerçeğinin üzerini örtemez.

Küfür etmemek için kendimi zor tutuyorum. Yobaz diyenler, cahil diyenler, akepe üyesi diyenler yani toplu iğne ucu kadar bir bahane buldular ya onun için Ak Parti’ye saldırılar başladı. Yani sağcılara göre solcular ve solculara göre de sağcılar asla anlaşamayacaklar. Herkes kendi tuttuğu partinin her yaptığının doğru olduğunu ömür boyu savunacak sanırım. Tuttuğu partinin diyorum, çünkü takım tutar gibi parti tutuyoruz. Bizim millet olarak konuşarak veya diyalog ile bir yere gelmemiz mümkün değildir. Bizim milletimiz bu seçeneğe fıtrat olarak kapalıdır. Birde bunun yanına vatan hainliği eklenince gir ağla, çık ağla. CHP terörislere destek verenlerle arasına mesafe koymadıkca, Sayın Cumhurbaşkanımıza saygılı olmadıkça kimse bana Kemal Kılıçdaroğlu’na geçmiş olsun dedirtemez. Son sözüm Osman Dayı parti kur oy verelim.