CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu Hazretleri açmış mübarek ağzını, yummuş gözünü sonrada kıyaslamış Osmanlı ile Cumhuriyet dönemini!

            Belli ki bizlere tarih dersi vermek niyetleri! Daha doğrusu tarihten hareketle Cumhuriyet üzerinden hâsılat tahsil etmek alışkanlığı!

            Kardeş! Evvela şu hususu kulağımıza küpe edelim: Osmanlı’da bizim, Cumhuriyet dönemi de; hem de hataları, sevapları, hatta ihanete varan aymazlıkları ile.

            O vesileyle birini sevdirmek için diğerini kötüleme kolaycılığının hiç mi hiç anlamı ve lüzumu yok.

            Hem lütfen söyler misiniz? Diyelim ki sizi bir kütüphaneye kapattılar ve önünüze Osmanlıdan kalma bir kitap koydular.

Öyle cilt cilt mantık, felsefe, kelam veya fıkıh yahut fıkıh usulü kitaplarından değil sıbyan mektebinde okutulan bir kitap koydular.

Okuyabilir misiniz?

Okuyamazsınız! Eee, o zaman, nasıl oluyor da yazısını dahi okuyamadığınız bir medeniyet hakkında bu kadar pervasız konuşabiliyorsunuz.

Cumhuriyet döneminde 80 yılda bilmek kaç kez ihtilal oldu, ülkede 30 yıl süren bir iç savaş yaşandı, ama Osmanlı da 30 kadar kavim, birçok dil, din ve mezhep asırlarca birlikte yaşadı.

Dile kolay hem de 600 sene boyunca! Üstelik cihan İmparatoru olarak!

            Başkaları, birbirini öldürünceye kadar dövüştürülen gladyatörleri, aslanlara parçalatılan insanları seyretmekten zevk alan Roma İmparatorluğuna toz kondurmaz, beş para etmez güce dayanan hukukunu baş tacı ederken, bizde Osmanlı sanki tokat oğlanı.

            Lafa sıkılan Osmanlı’ya dil uzatıyor!

 Hazret buyurmuş ki “Osmanlı’dan bize ne kaldı?” Ne kalacak şerefli bir mazi kaldı. Orijininde “Adalet” kavramı yatan bir medeniyet anlayışı kaldı!

Yetmez mi! Daha ne kalsın! Ama anlayan nerede?

Ah! Osmanlı döneminde yazılan eserler ayarında Üniversitelerimiz de bugünde eserler yazılabilse!

 Kızgınlıktan olacak Hazretin cümlesini almayı unuttum. Şöyle buyurmuşlar, kendileri:

“Cumhuriyetle birlikte halkın egemenliği esas alındı. Cumhuriyet kurulurken Osmanlı’dan kalan ne vardı? Osmanlı’yı savunanlara sesleniyorum. Osmanlı bittiğinde ülkede ne bırakmıştı. Kaç kilometre demiryolu vardı? Kendi parasını bile basamıyordu”

Birileri bilmeden kıyaslamaya kalkınca eloğlu da boş duracak değil ya, Mustafa Armağan gibi koyuverir adamın önüne istatistikî bilgiye dayanan verileri.

29 Ekim 1938 tarihi itibariyle demiryollarımızın durumu: Cumhuriyetten önce yapılan 4.177 km, Cumhuriyet döneminde yapılan 2.954 km.

Ne oldu? Hani demir ağlarla örülmüştü anayurt baştanbaşa? Bak o marş bestelenirken Osmanlı’dan kalan demiryolu, yeni yapılanlardan çok daha fazlaymış!

Hazır konu açılmışken bende paradan haber vereyim. Osmanlı bittiğinde parası kaç dolardı, şimdi dolar kaç lira?

Hem şu halkın egemenliği lafı da bana çok yavan geliyor doğrusu. Sanki bu memlekette Başbakan asılmamış, bakanlar asılmamış, ihtilallar yapılmamış, muhtıralar verilmemiş gibi.

Sanki bütün bu olup bitenlerde CHP’nin hiçbir dahli yokmuş gibi!

Hem Osmanlı’yı savunmayıp da kimi savunacağız? Ne yani doksan yıllık köksüz geçmişsiz bir toplum mu olduğumuzu sanacağız; yoksa antik Yunanı ve Roma’yı mı savunacağız?

Evet, kimi savunacağız? Göğsüm kabara kabara diyorum ki: Elbette ki Osmanlı’yı savunacağız.

Ben de size soruyorum Sayın Kılıçdaroğlu: Sizin ve sizin gibi düşünenlerin bu Osmanlı ile alıp veremediği nedir Allah aşkına?

Sorunun cevabını ben vereyim isterseniz: İnsan bilmediğinin düşmanı oluyor, o kadar!

Not: 21 Aralık Cumartesi gecesi saat.20.00 de, Öğretmen evi konferans salonunda Felsefeci Kasım Küçükalp tarafından " Çağdaş Dünyada İnsan Sorunu" isimli bir konferans verilecektir. Dostlara önemine binaen duyurulur