İşletim sistemlerinde sanal bellek fikri, kendisinin bahis ettiği üzere başlangıçta Telefunken TR440 anabilgisayarının geliştiricisi olan Fritz-Rudolf Güntsch tarafından 1957 yılında bulunmuştur. Sanal hafıza fikri, doktora tezi olarak ortaya atıldıktan sonradan başlangıçta B5000 ticari bilgisayarında kullanıldı. Fakat sanal bellek kullanımının benimsenmesi uzun süre aldı. 1969 yılına gelindiğinde, David Sayre’nin liderliğindeki bir IBM araştırma grubu sanal belleğin öteki sistemlerden çok daha iyi çalıştığını belirtti.

İşletim sistemlerinde sanal hafıza fikri, tatmin edici bellek kalmadığında bilgisayarların işlevlerine devam edebilmesi için bulundu diyebiliriz. 1970’li yıllarda, RAM maliyeti şimdilerde olduğu kadar eksik değildi. RAM üretmek, epeyce şiddet ve maliyetliydi. Bu sebeple yüksek kapasitede bellekler kullanılamıyordu. Bunun yerine, maliyeti daha eksik olan disklerden takviye alındı. Sanal hafıza teknolojisi, temelde işletim sistemi ya da programlar için yeterli RAM kalmadığında, bu alanı bilgisayarda bulunan diskten yerine getirmek üzerine kurulu bir sistem.

Bilgisayarlarda darboğaz neden olur? İşte çözümü

Özellikle masaüstü bilgisayar toplayan veya elindeki bilgisayarı takviye etmek isteyen kullanıcıların sıklıkla karşılaştığı sorundur darboğaz. Peki bilgisayarlarda darboğaz niçin olur?

RAM ve HDD, temelde benzer görevi gören iki parça. İkisi de depolama birimi. Fakat RAM oldukça hızlı fakat maliyeti yüksek, HDD ise çok daha yavaş lakin maliyeti az. Bu sebeple, bilgisayarda tatmin edici RAM kalmadığı vakit imdada HDD yetişiyor. Sistem üzerinde yer alan RAM dolduğu zaman, işletim sistemi diskten ayırdığı alanı kullanmaya başlar. Birincil işlemler RAM’de halledilirken, öteki işlemler arka planda disk üstünde bekletilir. Önceliğe kadar RAM ve disk aralarında okuma – yazma işlemleri gerçekleşir. Bu sayede, yavaşta olsa sistemin istediği alan tedarik edilir.

İşletim sistemlerinde sanal bellek kullanımı, maksimum Windows’un işine yarıyor. Linux ve macOS sistemlerine kıyasla, Windows’un RAM ihtiyacı daha fazladır. Bu sebeple, Windows kurarken sanal bellek otomatik olarak açık kazanç ve siz değiştirmediğiniz sürece sistem bu alanı kendi yönetir. Otomatik belirlenen bu alan, bilgisayar üstünde bulunan RAM ve depolama alanına göre belirlenir. Linux’da sanal belleğe swap alanı da denir.

Günümüzde RAM maliyetleri epeyce azaldığı için, sanal belleğe duyulan gereklilik artan bir şekilde azalmaktadır. Fazla yüksek kapasitede belleğe sahip değilseniz, sisteminiz macOS dahi olsa sanal hafıza kullanmanızı öneririz. Jurnal bir kullanıcıysanız ve tatmin edici belleğiniz varsa, Linux sistemlerde swap alanı dağıtmak zorunda değilsiniz.

İşletim sistemlerinde sanal bellek performansı, SSD disklerin çıkışı ile birlikte önemli ölçüde arttı. Ama sanal hafıza kullanımı yoğunsa, disk üstünde yüksek miktarda okuma ve yazma işlemi yapılacağı için disk ömrü önemli ölçüde azalacaktır. Bu sebeple, eğer bilgisayarınızda 16 GB ve üzeri RAM bulunduruyorsanız, sanal belleğin SSD yerine HDD’yi kullanmasını sağlayabilirsiniz.

Bu kısmı idare etmek için, Bilgisayarım klasörüne sağ tıkladıktan sonradan açılan pencereden özellikler seçeneğine tıklayın. Burada sol kısımda yer alan gelişmiş sistem ayarlarına tıklayın ve açılan pencereden Performans – Ayarlar seçeneğine tıklayın. Sonra gelişmiş kısmında yer alan Sanal hafıza seçeneğinde yer alan değiştir seçeneğine tıklayın. Üst tarafta bulunan tiki kaldırdıktan daha sonra, sanal hafıza alanını istediğiniz gibi yönetebilir veya bu işlem için kullanılacak diski seçebilirsiniz.

Özetlemek icabında, işletim sistemlerinde sanal bellek kullanımı oldukça yararlı bir özellik. Yukarıda önerdiklerimizden yola çıkarak, sizde sanal hafıza kullanımınızı düzenleyebilirsiniz.

Kaynak 1 ve Kaynak 2

Bu haber sizlere www.haber32.com.tr farkıyla sunulmuştur