Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 1971 yılında 25 en az gelişmiş ülke varken bugün bu rakamın 48'e çıktığını belirterek, ''Bu durum bu şekilde devam edemez ve sürdürülemez. Günde 1 dolardan daha az gelirle yaşayan 1 milyardan fazla kişi varken, uluslararası toplumun geri kalanı bu kişilerin acılarına gözlerini kapatamaz, bunları ihmal edemez. Bu çok alarm verici bir durumdur. Sadece ahlaki açıdan değil, aynı zamanda siyasi açıdan da alarm verici bir durumdur'' dedi.
Gül, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda başlayan 4. BM En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı'nın (BM-EAGÜ) açılışında yaptığı konuşmada, Zirve'nin, BM Genel Kurulu'nun kararı çerçevesinde toplandığını kaydederek, toplantıya katılan tüm heyetleri selamladı.
Cumhurbaşkanı Gül, bu konferansın, en az gelişmiş ülkelerin faaliyet programıyla ilgili uygulama aşamalarının, yeni fırsatların değerlendirilmesi, araçların saptanması, en az gelişmiş ülkelerin özel ihtiyaçlarına cevap verebilmek için küresel taahhüdün bir kez daha tekrarlanması, uluslararası destek önlemlerinin aşamalarının belirlenmesini öngördüğünü ifade etti.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'a, uluslararası toplumun dikkatini en az gelişmiş ülkelerin karşılaştığı sorunlara çevirdiği için teşekkür eden Gül, bugün en az gelişmiş ülkelerin dünya nüfusunun neredeyse yüzde 13'ünü oluşturduğunu, ancak küresel ekonomi çıktılarının sadece yüzde 1'inin bu ülkelere gittiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, şunları söyledi:
''Bundan da daha kötü bir şekilde, ekonomik ve sosyal anlamdaki gelişmelere rağmen en az gelişmiş ülkeler ve dünyanın geri kalanı arasındaki açık giderek daha fazlalaşmaktadır. Bu açık kendisini gelir, eğitim, çocuk mortalitesi, tarımsal üretim, ihracat performansı ve tüm diğer unsurlarda da göstermektedir.
1971 yılında 25 en az gelişmiş ülke varken bugün rakam 48'e çıkmıştır. Sadece 3 ülke bu kapsamın dışına çıkmayı başarmıştır. Bu durum, bu şekilde devam edemez ve sürdürülemez. Günde 1 dolardan daha az gelirle yaşayan 1 milyardan fazla kişi varken, uluslararası toplumun geri kalanı bu kişilerin acılarına gözlerini kapatamaz, bunları ihmal edemez. Bu çok alarm verici bir durumdur. Sadece ahlaki açıdan değil, aynı zamanda siyasi açıdan da alarm verici bir durumdur. İletişim çağındayken herkes, dünyanın diğer köşelerindeki yaşam koşullarını takip edebilmekte ve görebilmekte. En az gelişmiş ülkelerin dünyanın geri kalanından her gün uzaklaştığı gerçektir. Aslında bu kısır döngüyü kırmanın zamanın geldiğini ifade etmek lazım.''

(SER-ÜM-PNR)