Adem Kadam - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Biz, sizin ocağınıza eğri odun taşımadık, taşımayız. Biz Mevlana gibi 'hamdım, piştim, yandım' diyoruz. Biz çiğ idik, sizin dergahınızda piştik. Biz sizin hizmetinizde, sizin emrinizde çıraklığı, kalfalığı geçtik. İşte şimdi ustalık dönemine giriyoruz'' dedi.
Partisince Aksaray Hükümet Meydanı'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara seslenen Erdoğan, konuşmasına 12 Eylül halkoylamasında yüzde 76.7 oranında ''evet'' oyu veren Aksaraylıları teşekkür ederek başladı.
''3 Kasım'dan bugüne her seçimde siz bize çok güçlü destek verdiniz. Siz bize güvendiniz, bize itimat ettiniz, bizden hayır dualarınızı eksik etmediniz'' diyen Erdoğan, ''Biz, birbirimizle, lisan-ı hal ile, gönül diliyle konuşuruz. Biz, birbirimizle, Aksaray'da da makamı bulunan, Yunus Emre'nin süt gibi temiz Türkçesiyle konuşuruz'' diye konuştu.
Milletle aynı istikamete baktıklarını, aynı istikamette yürüdüklerini, AK Parti'nin rotasını çetelerin, elitlerin, siyaset dışı güç odaklarının değil, sadece ve sadece milletin çizdiğini, milletin çizmeye devam edeceğini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
''AK Parti milletin partisidir, AK Parti 81 vilayetin, 780 bin kilometrekarenin, birileri bir etnik unsurun adını ortaya atıyor, bir başkası 'sahillerin, kumsalların partisiyim' diyor, ama AK Parti 780 bin kilometrekarenin partisi, 74 milyonun partisidir. Çünkü biz hepinizi sevdik, ayırt etmedik. Batı'ya da, Doğu'ya, Kuzey'e, Güney'e eşit mesafede durduk. Biz bu ülkede Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Abhazı, Gürcüsü bütün kardeşlerimizi... Yaratılanı, Yaradan'dan ötürü sevdik. Biz, asla etnik milliyetçilikten yana olmadık. Kürt kardeşlerimin temsilcisi diye ortaya çıkanların Kürtlerle alakası yok. Bunların terör örgütüyle alakası var. Biz bugüne kadar, ret, inkar, asimilasyon bunların hepsini aştık, yıktık. Çünkü biz bütün imkanları sağladık, getirdik. Biz Güneydoğu'da da Doğu'da da her yerde Kürt kardeşlerimizin sorunların çözdük, çözüyoruz. Öbür tarafta Türk kardeşimin, Lazın, Gürcünün, Abhazın, Romanın da hepsinin. Batı, Doğu, Kuzey, Güney bizim için hepsi bir, biz bunu başardık, bunu getirdik.''

-''USTALIK DÖNEMİ İÇİN SİZLERDEN RUHSAT İSTİYORUZ'-

Aksaray'ın 10 yıl önceki halinin il görüntüsünde değil, kasaba, ilçe görüntüsünde olduğunu belirten Erdoğan, ''Şimdi Aksaray ne oldu, şimdi gerçek manada, adıyla, sanıyla her şeyi ile bir il oldu, daha da iyi, güzel olacak. İsmimiz de uyuyor değil mi? AK Parti, Aksaray'ın partisi'' dedi.
Yunus Emre'nin Aksaray'da bir makamı bulunduğunu, Taptuk Emre'nin de 40 yıl boyunca Yunus Emre'nin dergahında kaldığını anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Ne yaptı Derviş Yunus? Tam 40 yıl boyunca, Taptuk Emre'nin dergahına düzgün odun taşıdı. Kendisine sordular, 'dağda eğri odun yok mu' dediler. 'Dağda eğri odun çok, ama bu kapıya eğri odun yakışmaz' dedi. Ne güzel söylüyor Yunus Emre, 'Hak'tan gelen şerbeti, içtik elhamdülillah. Şol kudret denizini, geçtik elhamdülillah. Kuru idik, yaş olduk, kanatlandık, kuş olduk. Birbirimize eş olduk, uçtuk elhamdülillah. Dirildik, pınar olduk; irkildik, ırmak olduk. Artık denize dolduk, taştık elhamdülillah. Taptuğun tapusuna, kul olduk kapısına. Yunus miskin çiğ idik, piştik elhamdülillah.'
Başka söze gerek var mı? Bunun üstüne söz var mı? Biz, sizin ocağınıza eğri odun taşımadık, taşımayız. Biz Mevlana gibi 'hamdım, piştim, yandım' diyoruz. Biz çiğ idik, sizin dergahınızda piştik. Biz sizin hizmetinizde, sizin emrinizde çıraklığı, kalfalığı geçtik. İşte şimdi ustalık dönemine giriyoruz. Şimdi ustalık dönemi için sizlerden ruhsat istiyoruz. Aksaray bize bir kez daha bu ruhsatı verecek mi? Aksaray bir kez daha AK Parti diyecek mi? Aksaray, istikrara, demokrasiye, hukuka destek olacak mı? Elhamdülillah, bu iş olmuştur, bu iş tamam.''