İbrahim Yakut - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Biz inkar edenlerle, sırtını dönenlerle, ihmal edenlerle olmadık. Doğu, batı, kuzey, güney, Alevi, Sünni, Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü, Abhaz, Boşnak, Roman demeden yaradılanı yaradandan ötürü sevdik ama birileri sabah namazında imam öldürenlerle beraber oldular. Birileri döşedikleri mayınlarla Batman'da kendi arkadaşlarının canına kıydılar'' dedi.
Erdoğan, partisince Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, Batmanlıların bundan sonra hizmet siyasetine yönelerek, eser siyasetine oy vereceğini, istismar siyasetine oy vermeyeceğini söyledi.
On yıllar boyunca devam eden yasakları AK Parti'nin kaldırdığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
'''Demokrasi ve özgürlük' diyerek bundan başka ağızlarında hiçbir kelime olmayanlar benim vatandaşımın kapısına geliyorlar. Onlara sorun 'Bizim özgürlük noktasında, demokrasi noktasında sıkıntımız nedir?' Oyumuzu kullanmaksa kullanıyoruz, öyle mi, demokrasi bu. Özgürlükse, bizim geldiğimiz zaman olağanüstü hal vardı. Bunu kim kaldırdı, Çekiç Gücü kim kaldırdı. Kendi dilinde kurslar açılması talepleri vardı. Bu kursları kim açtırdı. Şuanda üniversitelerde Kürtçe bölümler açıldı mı? Hangi parti açtırdı. Affedersiniz 'bağımsız aday' diye karşınıza gelenlerin bunları yapmaya güçler yeter mi? Ama bunların tek şeyi var, istismar siyaseti. Bunların tek şeyi var parlamentoda bağırmak, çağırmak, gerilim üretmek ve terör örgütüne sırtlarını dayamak suretiyle buradan oy devşirmek. İşte Hakkari'de dükkanları kapattırıyorlar, Şırnak'ta dükkanları kapattırıyorlar. E ne oldu bugün dükkanları kapattırmalarına rağmen benim Şırnaklı Kürt vatandaşlarım hiçbir şey dinlemedi ve meydanları gümbür gümbür doldurdu. Mesele bu.
Korkuyla, tehditle özgürlük savaşı olmaz. Korkuyla tehditle demokrasi gelmez. Demokrasi açarsanız yolları, herkesi kendi iradesine bırakırsınız, sandıklarda iradesiyle oyunu kullanır, demokrasi budur. Sevgili kardeşlerim biz geldiğimiz bu ülkede Kürt kardeşlerime karşı ret var mıydı, vardı, inkar var mıydı vardı, asimilasyon var mıydı, vardı. Peki AK Parti iktidarında bunlar var mı? Bunların hepsi evvelallah gitti. Artık benim Kürt kardeşlerimin sorunları var. Bu sorunların çözümü de AK Parti.
İnkar politikalarına, ret politikalarına, asimilasyona biz son verdik. Biz şiddete teslim olmadık. Biz şiddet politikalarına teslim olmadık. Biz inkar edenlerle, sırtını dönenlerle, ihmal edenlerle olmadık. Doğu, batı, kuzey, güney, Alevi, Sünni, Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü, Abhaz, Boşnak, Roman demeden yaradılanı yaradandan ötürü sevdik ama birileri sabah namazında imam öldürenlerle beraber oldular. Birileri döşedikleri mayınlarla Batman'da kendi arkadaşlarının canına kıydılar. Yaptılar mı bunları, yaptılar.''

-''KANDAN, GÖZYAŞINDAN, YOKSULLUĞU İSTİSMAR EDEN ZİHNİYETİ ARTIK SORGULAMANI İSTİYORUM''

Erdoğan, AK Parti'nin kuruluşu sırasında parti programını hazırlarken, inkar politikalarını ellerinin tersiyle ittiklerini, 2005 yılında ''Kürt sorunu bizim sorunumuzdur'' dediğini hatırlatarak, yetkiyi aldıktan sonra çok hızlı ve çok güçlü bir şekilde çözüm için mücadele verdiklerini söyledi.
''Hamdolsun bunu tamamıyla çözdük. Şimdi ne var. şimdi benim Kürt kardeşlerimin sorunları var. Bunlar evreydi. Bu evreler artık istediğimiz istikamette gelişiyor'' diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
''İşte bu neydi retti, inkardı, asimilasyondu. Biz bunları ayaklarımızın altına aldık. Bakın birileri 'bala üşüşen sinekler' gibi benim ifadelerimi çarpıtarak, yanlış aktararak, yanlış yorumlayarak, bir kez daha Kürt kardeşlerimin sorunları ve acılar üzerinden istismar üretmeye başladılar. Biz geri adım atmayız, biz yarım saat içerisinde u dönüşü yapanlardan, şimdi artık değiştirdim adam u dönüşü yapmıyor s yapıyor. Doğuda söylediğini batıda inkar edenlerden, yatsıya varmadan mumu sönenlerden asla olmadık. Biz diline göre farklı konuşanlardan değiliz. Biz nabza göre şerbet verenlerden olmadık.
Bizim siyasetimiz ilke siyaseti, hizmet siyaseti. Hizmet ve eser siyasetiyle yarışmayanlar istismardan güç olarak o da yetmeyince hep birlikte ittifak ederek, cephe kardeşliği oluşturarak ayakta kalmaya çalışıyorlar. Bu bölgede yapılan hastanelere, okullara, havaalanlarına, üniversitelere ve yollara tahammül edemeyenler, şiddet, terör, baskı, kepenk kapattırma yoluyla ayakta kalma mücadelesi veriyorlar. Batmanlı kardeşim şiddet yoluyla esir almaya çalışanları görmeni istiyorum. Sana zorla kepenk kapattıranların oyununu bozmanı istiyorum. Kandan, gözyaşından, yoksulluğu istismar eden zihniyeti artık sorgulamanı istiyorum.''
Gelmeden önce sizlere Batmanlı kardeşlerime bazı şeyler söylemişler. (Sayın Recep Tayyip Erdoğan Batman toplu mezarlardan geçilmiyor gerçeklerle yüzleşmeye mi geliyorsun) diyorlar. Bunu diyenlerin kim olduğunu anlıyorsunuz değil mi? Açık söylüyorum BDP. AK Parti faili meçhulleri ilk defa gün yüzüne çıkaran iktidar olmuştur. AK Parti iktidarı döneminde kimse bir tane faili meçhul gösteremez. Bu kadar açık konuşuyorum.
diyenlere ben sesleniyorum; benim güvenlik güçlerim bu ülkede terör estirenlerle mücadeleden başka kimsenin asla canına kıymamıştır. Ama kusura bakmasınlar açık ve net söylüyorum; terör estirmek suretiyle ellerinde bombalarla, işte buyurun yine yol güzergahımıza 30 kiloyu aşkın patlayıcı koymak suretiyle, mayın döşeyenlerle güvenlik güçleri mücadele etmeyecek mi? Soruyorum sizlere değerli kardeşlerim; (perişan olan esnafa geçmiş olsun demeye mi geliyorsun? diyor. Benim esnafım şu anda hiç de onların dediği gibi perişan değil. Tam aksine şuan esnaf sayısında artış var. Değerli kardeşlerim bakınız çok daha enteresan. (Kürt halkına durmak yok eziyete devam etmeye mi geliyorsun?) diyor. Elinize dilinize dursun be. Bu bölgeler, iller, şu parti iktidarında gördüğünü ne zaman gördü. Ne zaman gördü. Köyüne, mezrasına kadar yolunu suyunu getiren AK Parti iktidarı değil mi değerli kardeşlerim. Okulundan, hastanelerine varıncaya kadar üniversitesine varıncaya kadar, yavrularımıza ücretsiz kitaba varıncaya kadar, kurslara varıncaya kadar bunu yapan AK Parti iktidarı değil mi? Bitmedi. (Pamuk, tütün, buğday üretilemiyor çiftçinin tarlasına bakmaya mı geliyorsun) diyorlar. Elinize dilinize dursun.''
(YAK-NUR-ÖZ-SU)