Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, ''Deniz ortamındaki asimetrik tehditler itibarıyla hiçbir ciddi sorun yaşanmayan ve son derece güvenli bir deniz olmaya devam eden Karadeniz, bugün dünyaya emsal teşkil etmektedir. Karadeniz'de güvenlik ve istikrarı sürekli kılan mekanizma ve inisiyatifler, Karadeniz'i kendisini çevreleyen bölgeler ve hatta küresel açıdan güvenlik üreten bir deniz haline dönüştürmüştür'' dedi.
     Karadeniz'de barış ve istikrarın idamesi çerçevesinde; bölgesel işbirliği faaliyetlerinin artırılması ve iyi komşuluk ilişkilerinin geliştirilmesine yönelik olarak Türkiye'nin girişimleriyle Bulgaristan, Gürcistan, Romanya, Rusya Federasyonu ve Ukrayna'nın katılımıyla 2001 yılında kurulan Karadeniz Deniz İşbirliği Görev Grubunun (BLACKSEAFOR) kuruluşunun 10. yıl dönümü nedeniyle Harp Akademileri Komutanlığı Atatürk Harp Oyunu ve Kültür Merkezi'nde tören düzenlendi.
     Orgeneral Koşaner, törende, çalkantılı ve sert tabiatından ötürü antik çağlarda ''konuksever olmayan'' bir deniz olarak tanımlanmasına karşın Karadeniz'in, kıyıdaşları için genelde dostluk ve barış denizi olduğunu söyledi.
     Karadeniz'in soğuk savaş döneminde bile bu niteliğini koruyarak bir barış ve istikrar denizi olmayı başardığını vurgulayan Orgeneral Koşaner, bu başarıda 1936 yılında imzalanan Montrö Sözleşmesi'nin oluşturduğu sağlam denge ile kıyıdaş ve kıyıdaş olmayan ülkelerin bu önemli anlaşmaya itinayla riayet etmelerinin önemli bir rol oynadığının da unutulmaması gerektiğini kaydetti.
     Soğuk savaşın sona ermesiyle birlikte uluslararası sistemde güvenlik ortamı ve paradigmasının köklü bir değişim geçirdiğini, küreselleşmenin yeni umutlarla birlikte yeni risk ve tehditleri de beraberinde getirdiğini ifade eden Orgeneral Koşaner, bu süreçte küreselleşen terörizmin, siber saldırıların, korsanlık, yasa dışı silah, insan ve uyuşturucu kaçakçılığının, çevre felaketlerinin, ekonomik krizlerin ve ülkelerdeki iç karışıklıkların uluslararası sistemi derinden etkilediğine dikkati çekti.
    
     -YENİ RİSK VE BELİRSİZLİKLERE KOLEKTİF ÇÖZÜMLER BULMA İHTİYACI-
    
     Yerel ekonomik, sosyal ve siyasal sorunların kısa sürede mücavir alanlara sirayet ederek, bölgesel ve küresel krizlere dönüşebildiği bu kırılgan ortamda, sorunlara iş birliği ve çok taraflılık temelinde çözüm bulma ihtiyacının önem ve öncelik kazandığına işaret eden Orgeneral Koşaner, sözlerini şöyle sürdürdü:
     ''Güvenlik algısı ve uluslararası konjonktürdeki bu değişimin yansıdığı önemli coğrafyalardan birisi de Karadeniz olmuş ve yeni risk ve belirsizliklere kolektif çözümler bulma ihtiyacının Karadeniz'e kıyıdaş devletleri süratle bir araya getirdiği görülmüştür. Farklı siyasal, ekonomik ve askeri sistemlere sahip bu kıyıdaş ülkelerin, yarı kapalı bir deniz olan Karadeniz'e özgün kendi çözümlerini geliştirebilmesinde, paylaştıkları ortak Karadeniz kültürünün de çok önemli katkısı olmuştur. Bu köklü işbirliği zemini; ekonomi, güvenlik, çevre ve insani yardım alanlarında müşterek veya ikili seviyede çok sayıda inisiyatifi ortaya çıkararak ilişkileri geliştirmiş ve Karadeniz'in bir barış ve istikrar denizi olma karakterini daha da pekiştirmiştir. Deniz ortamındaki asimetrik tehditler itibarıyla hiçbir ciddi sorun yaşanmayan ve son derece güvenli bir deniz olmaya devam eden Karadeniz, bugün dünyaya emsal teşkil etmektedir. Karadeniz'de güvenlik ve istikrarı sürekli kılan mekanizma ve inisiyatifler, Karadeniz'i kendisini çevreleyen bölgeler ve hatta küresel açıdan güvenlik üreten bir deniz haline dönüştürmüştür. Enerji güvenliğinin her geçen gün daha fazla önem kazandığı günümüz konjonktüründe, Hazar Havzası ve Orta Asya hidrokarbon rezervlerinin aktarımı için bir enerji koridoru olan Karadeniz'de istikrar ve güvenlik üreten mekanizmaların mevcudiyeti, küresel güvenlik açısından da çok önemli katkılar sağlamaktadır. Bu onur verici durum, kıyıdaş ülkelerin olası risk ve tehditlere karşı gösterdikleri dayanışma ve iş birliği ruhundan güç alarak kurdukları mekanizmaların ve geliştirdikleri inisiyatiflerin nihai ürünü ve başarısıdır. Mevcut huzur, barış ve istikrar ortamının bundan sonra da her türlü risk ve tehdide karşın sürdürülmesi, oluşturulan mekanizmaların tüm kıyıdaşların aktif katılımıyla idamesi ve geliştirilmesi ile mümkün olacaktır. Ortak gayretlerle elde edilen bu başarının askeri boyuttaki en önemli unsurlarından birisi de BLACKSEAFOR'dur.''
     BLACKSEAFOR'un geride bıraktığı 10 yıllık süreçte kıyıdaş deniz kuvvetlerinin bilgi ve deneyimlerinin harmanlandığı bir inisiyatif hüviyeti kazandığını, kıyıdaş devletlerin arasındaki dayanışmanın BLACKSEAFOR anlaşmasına tüm kararların ''Oydaşma' ile alınması suretiyle yansıtıldığını anlatan Orgeneral Koşaner, BLACKSEAFOR'un geçen 10 yılda kurumsal ve operasyonel anlamda elde ettiği birikim ve eriştiği karşılıklı çalışabilirlik yetenekleri ile çok daha büyük işler başarma potansiyeli taşıdığını söyledi.
    
     -BLACKSEAFOR'UN GÜÇLENDİRİLMESİ-
    
     ''BLACKSEAFOR ne kadar güçlü, etkin ve görünür olursa, kıyıdaş ülkelerin çıkarlarına da o ölçüde hizmet edecektir'' diyen Orgeneral Koşaner, BLACKSEAFOR'un etkinliğinin artırılması çalışmalarının tüm kıyıdaş ülkelerin desteğiyle hızlandırılmasının son derece faydalı olacağını belirtti.
     Orgeneral Koşaner, sözlerini şöyle tamamladı:
     ''Başka coğrafyalarda yaşanan çıkar çatışmalarının aksine, dünya tarihinin büyük bir bölümünün yazıldığı Avrasya coğrafyasının jeopolitik ağırlık merkezinde yer alan Karadeniz'i bundan sonra da barışa, dostluğa ve güvenliğe hizmet eden bir deniz olarak muhafaza edebileceğimize dair inancımı belirtmek isterim. BLACKSEAFOR'un teşkilini müteakip geride bıraktığımız 10 yıl, bu süre içinde edinilen müşterek tecrübeler, tamamlayıcı diğer inisiyatifler ve bunların tüm kıyıdaşların yararına pozitif getirisini kutlamak için biraraya gelen bu güzide dost ve kardeş milletler topluluğu bu inancımı ziyadesiyle teyit etmektedir.''