İstanbul Valisi Muammer Güler, başı kesilerek öldürüldükten sonra cesedi Etiler'deki bir çöp konteynırında bulunan Münevver Karabulut'un katil zanlısı C.G'nin gözaltında olduğunu bildirdi.

     Güler, Gayrettepe'deki Asayiş Şube Müdürlüğünde gazetecilere yaptığı açıklamada, katil zanlısı C.G'nin 00:45 te teslim olduğunu, şu an itibariyle İstanbul emniyetinde olduğunu kaydetti.

     Vali Güler, zanlı C.G'nin İstanbul Bahçelievler'de avukatı tarafından emniyet güçlerine teslim edildiğini söyledi.

Münevver Karabulut'un katil zanlısı Cem Garipoğlu, polise verdiği ilk ifadesinde şu ifadeleri kullandı:

"Pişmanım. Bir anlık bir gelişmeydi. Keşke ben ölseydim"

"Hiç yurt dışına gitmedim. İstanbul'da dolaştım.

Garipoğlu ailesinin avukatı ve katil zanlısını polise teslim eden Aytekin Kaya, NTV canlı yayınında konuştu: Cem'i E-5'in kenarından aldım, 'Babama çok üzülüyorum' dedi, sucuk ekmek yedi, sanırım kapalı bir yerde kalıyordu, bitkin ve üzgündü...

Garipoğlu ailesinin avukatı Aytekin Kaya, zanlı Cem Garipoğlu'nun teslim olmasının hemen ardından telefonla, ilerleyen dakikalarda da canlı yayında NTV'ye konuştu.

video.PNG       TIKLAYIN VİDEO HABERİ İZLEYİN>>>>>>

Münevver Karabulut'un katil zanlısı C.G'nin ailesinin avukatı Aytekin Kaya, C.G'nin, ''Babam için teslim oluyorum, babamın tutuklu olmasına üzülüyorum'' dediğini bildirdi.

Kaya, gazetecilere yaptığı açıklamada, geçmişte C.G'nin babasının gözaltına alınış şeklini de bildiğini ifade ederek, bu kez polislerin daha profesyonel olduğunu söyledi. Yasalarda yaşı küçükler için özel usul hükümleri bulunduğunu dile getiren Kaya, bunlara uygun davranıldığını ifade etti.

Gazetecilerin, ''C.G'nin polisler tarafından teslim alındığında 'Babam için teslim oluyorum' dediği şeklindeki iddiaları hatırlatması üzerine avukat Kaya, ''Evet, 'Babam için teslim oluyorum, babamın tutuklu olmasına üzülüyorum' dedi. Neden diye sormadım'' şeklinde konuştu.

Kendisinin C.G'nin avukatı olduğunu, suçlamaları herkesin bildiğini dile getiren Kaya, ''Sonuç çok vahim. Çocukla ilgili bir şey söylediğimde yanlış anlaşılmasın. Şimdiye kadar hep yanlış anlaşıldı. Orada hayatını kaybetmiş bir genç kız var, burada da bu var anlamında söylemiyorum. Yani bir suçlu varsa cezasını çeker, ama bir de bu nasıl olmuş, bunu hepimizin düşünmesi lazım'' ifadesini kullandı.

İŞTE OLAYIN ÖZETİ;

3 Mart 2009: Münevver Karabulut, Bahçeşehir'de bir villada bıçaklanarak öldürüldükten sonra başı gövdesinden ayrıldı. Valizlere ve gitar kutusuna konulan ceset Etiler'de çöp konteynırına atıldı. Aynı gece cesedin kime ait olduğu belirlenip failin Cem G. olduğu ortaya çıkarıldı. Cinayetin işlendiği villada gece lüminor
ile yapılan aramada kan lekeleri tespit edildi.

7 Mart 2009: Cem G.'nin babası Mehmet Nida Garipoğlu, annesi Makbule Tülay Garipoğlu ile ceseti korsan taksiyle taşıyan taksici M. C. B. gözaltına alındı.
Çıkarıldıkları mahkemede tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

25 Nisan 2009:Cinayet ile ilgili olarak ön otopsi raporu tamamlanarak soruşturmayı yürüten savcılık ve emniyete gönderildi.

26 Nisan 2009: Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ile Karabulut ailesi arasında açıklamalar nedeniyle gerginlikler yaşandı.
Cerrah'ın "Kızlarını neden takip etmemişler" sözleri tepki yarattı.

27 Nisan 2009: cinayette ilk tutuklama meydana geldi. Cem G.'nin babası Mehmet Nida Garipoğlu, Münevver Karabulut'un tırnakları arasında DNA'sı bulunduğu
tutuklanarak cezaevine gönderildi.

30 Nisan 2009:Münevver Karabulut'un günlükleri ortaya çıktı. Günlüklerde, Karabulut ve Cem G.'nin nasıl zaman geçirdikleri birbirleri hakkındaki düşünceleri
belirlendi.

04 Mayıs 2009:Münevver Karabulut'un babası Süreyya Karabulut ve genç kızın arkadaşları öldürüldüğü villaya siyah çelenk bıraktılar.

14 Mayıs 2009: Firari zanlı Cem G. için kırmızı bülten çıkarılıp 176 ülkede aranmaya başlandı.

21 Mayıs 2009:Cinayet ile ilgili olarak adli tıp kurumu raporu ortaya çıktı. Raporda Karabulut'un vucudunda Cem G.'nin dışında başka kişilere ait olabilecek DNA
örnekleri bulundu.

24 Mayıs 2009:Cem G.'nin arkadaşlarından ve ailesinden DNA örnekleri alınıp araştırılmaya başlandı.

30 Mayıs 2009:DNA örneklerinin Cem G. ve ailesine ait olmadığı ortaya çıktı.

10 Haziran 2009: Cem G. ve Münevver Karabulut'un MSN yazışmaları ve villaya nasıl girdiklerine dair görüntüler ortaya çıktı.

23 Haziran 2009: Süreyya Karabulut'u tehdit ettiği iddiasıyla Şinasi D. isimli şüpheli tutuklandı.

02 Temmuz 2009:Cem G. İnterpol'un baş sayfasında fotoğraflı ve videolu olarak aranmaya başlandı.

07 Temmuz 2009: Otopsi sırasında sperm bulaştığı ve pis masa skandalı ortaya çıktı.

19 Ağustos 2009:Cem G.'nin iş adamı amcası Hayyam Garipoğlu ve halasının evine baskın yapılıp bilgisayarlarına el konuldu.

20 Ağustos 2009:Garipoğlu Grubunun üst düzey şirket çalışanlarının evlerinde de arama yapılıp bilgisayarlarına el konuldu.

21 Ağustos: Cem G.'nin teyzeleri ve anneannesinin evlerine baskın yapılıp bilgisayarlarına el konuldu.

27 Ağustos 2009: Münevver Karabulut'un Ankara'da Jandarma Genel Komutanlığında görevli bir teğmenle mesajlaştığı ortaya çıktı.

28 Ağustos 2009: Münevver Karabulut'un mesajlaştığı teğmen'in cinayet günü İstanbul'da olduğu ve birbirlerine 4'er mesaj attıkları ortaya çıktı.

9 Eylül 2009: Cem Garipoğlu'nun Ermenistan'da yakalandığı ve Türkiye'ye getirileceği öne sürüldü, ancak daha sonra yalanlandı.

12 Eylül 2009: İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Vali Muammer Güler ve Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, Garipoğlu'nun etrafındaki çemberin daraldığını
yakalanmasının an meselesi olduğu söyledi.

16 Eylül 2009: Cem Garipoğlu cinayetin 197. gününde avukatı tarafından Bahçelievler'de polise teslim edildi.

Ajanslar - Haber32