CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Benim ağzımdan hayatını kaybeden kimseyle ilgili olarak laf çıkmaz. Ne rahmetli Erbakan için, ne Özal için, ne İnönü için, ne Menderes için, ne Bayar için...'' dedi.
Kılıçdaroğlu, Karabük'teki Albay Karaoğlanoğlu Caddesi'nde düzenlenen mitingde, kentten seçilen milletvekillerinin halkın sorunlarını dile getirmediğini, ''yan gelip yattıklarını'' iddia etti.
İnanç sahibi insanların geçmişte hayatını kaybedenler için kötü söz söylememesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''İmam cenazede sorar, 'nasıl bilirsiniz?' diye. Cemaat de 'iyi biliriz' der. 3 kez tekrarlarız. Bu Erdoğan'ın geçmişte ülkeye hizmet eden adamlarla ne işi var? Ölmüş, Allah'ın rahmetine kavuşmuş, sen kalkıp sabah akşam o insanları kötülüyorsun. Cebine ne girecek? Düşmanlıktan bu millet çekmedi mi? Geleceğe bakalım. Derdimiz bu. Herifin derdi başka bir şey. Geçmişi nasıl kötüleyeceğini düşünüyor. Sabah akşam 'O böyle yaptı, bu böyle yaptı' diyorsun. Benim ağzımdan hayatını kaybeden kimseyle ilgili olarak laf çıkmaz. Ne rahmetli Erbakan için, ne Özal için, ne İnönü için, ne Menderes için, ne Bayar için... Kim taş, taş üstüne koymuşsa hepsini saygıyla anıyorum.''
Teşviğin kalkmasıyla işsizliğin arttığını, Karabük'e bunun layık görüldüğünü savunan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Dediler ki, 'Nasılsa Karabüklü'nün oyu çantada keklik, ben istersem Karabüklüye hiçbir şey vermeyeyim, oyunu bana verir'. Verecek misiniz? Sizin oyunuz çantada keklik mi? Eğer hayırda samimiysek 12 Haziran'da gideceğiz, Recep Tayyip Erdoğan'a Karabüklüler olarak demokrasi dersi vereceğiz. 'Sen beni unuttuysan biz de seni unuttuk' diyeceksiniz.
Bir de utanmadan bayrak siyaseti yapıyor. Mitingde bayrak yokmuş. Bayrak bu ülkenin 73 milyon yurttaşının ortak paydasıdır, bayrak hepimizin bayrağıdır, onunla onur duyarız, göndere çekildiği zaman da onurla saygı duruşunda bulunuruz.''

-''EMEKLİLERİN DURUMU İYİ DEĞİL''-

CHP lideri Kılıçdaroğlu, miting alanındaki emeklilerle ilgili pankartları okuyarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Karabük'ün bir özelliği, çok sayıda emekli var, çok sayıda mağdur var demek ki. Biliyorsunuz iki öğrenci 'parasız eğitim istiyoruz' diye bir toplantı da pankart asmıştı. İki öğrenci 14 aydır hapiste. Emeklinin durumu iyi değil. Karabük'te nüfus niye azalmış biliyor musunuz? Yine Recep Bey'in dediğine göre Karabüklüler yaz tatillerini Kanarya Adaları'nda geçiriyorlar, seçim zamanında buralara gelmiyorlar.''
Kalabalığa ''emeklinin durumu iyi değil mi'' diye soran Kılıçdaroğlu, ses gelmeyen yerlere hitaben ''arkada onların keyfi yerinde herhalde, gölgedeler'' diyerek sorusunu tekrarladı. Vatandaşların ''Hayır'' diye bağırması üzerine ''Peki millet mi doğruyu söyler, Erdoğan mı? Kim doğruyu söyler? Ben milletime inanıyorum. İnandığım içindir ki ne derlerse desinler, emeklinin durumu iyi değil'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, intibak yasanın sözünü kendisinin verdiğini, emekliye milli gelir artışında pay verilmesi gerektiğini de söylediğini ifade ederek, ''Oyu kime verecek emekliler?'' diye sordu. Kalabalığın bir tarafı için ''Bu taraf AKP diyor galiba'' diyerek sorusunu tekrarlayan Kılıçdaroğlu, oyların CHP'ye olduğunu söyledi.
Emekli 9 milyon vatandaşın tamamının oyunu istediğini anlatan Kılıçdaroğlu,''Ya emekli hakkına sahip çıkacak, ya sürünecek. Hakkına sahip çıkıyorsa adres belli, o da CHP'dir. Sürünmeye razıysa onun da adresi belli, Adalet ve Kalkınma Partisi. Emekli konusunda mütevazı değilim'' diye konuştu.

-SENDİKA ÜYELİĞİ-

Miting alanındaki ''Kim: Kardemir işçisi, Suçu: onurlu işçi olmayı istemek, Cezası: işten atılmak'' yazılı pankartı okuyan Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
''Hiç kimsenin ekmeğiyle oynanmasına izin vermem. Bizim partili olsun olmasın. Herkesin alın terine saygı gösteririm. KARDEMİR işçisinin günahı ne? Sendikalı olmak. Bunlar bir anayasa değişikliği yaptı, dediler ki 'İşçiler bir sendikaya değil, ikinci sendikaya da üye olabilir'. Ya bir sendikaya üye olanı işten atıyorlar, ikisine olsa herhalde doğru Silivri'ye gidecek. Özellikle sendikacı kardeşlerime söylüyorum: Sarı sendikacılık yapmayın, işçinin hakkını koruyun, biz de sonuna kadar arkanızda duralım. İşçi kıyımı yapmak doğru değildir.''

-''YOKSULLUĞU BİTİRECEĞİM''-

Türkiye'de herkesin karnını doyurması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''AK Parti sizin en temiz duygularınızı istismar eden partidir. Gelip sizin aranızda din iman edebiyatı yapılıyor. Sonra bir bakıyorsun hepsi köşeyi dönmüş. Bu gerçeği bilin, işçisi, çiftçisi, memuru bilsin, bunlar tekin adamlar değil, hepsinin gemileri oldu, köşeyi döndü, yoksullaşan siz oldunuz. Ben diyorum ki: Bu ülkede yoksulluğu bitireceğim. Aile sigortası gelecek. Hiç unutmayın yoksulluğu tarihe gömeceğim. Bu ülkede bir çocuğun bile yatağa aç girmesine izin vermeyeceğim.''
Kılıçdaroğlu, üçüncü icra dairesinin kurulmaya çalışıldığını, vatandaşın borç batağında olduğunu savunarak, ''Şöyle bir propaganda yapıyorlar, 'CHP gelirse faizler yükselir, borcunuzu ödeyemezsiniz'. Hiç inanmayın, bu kardeşiniz cebini değil, halkı, ülkeyi, esnafı düşünüyor. Herkesin işi herkesin aşı için çalışıyor'' dedi.
''Allah aşkına size bir soru sormak istiyorum, o soruyu gidin oy isteyen AKP'li iki milletvekiline sorun'' diyen Kılıçdaroğlu, ''(Sayın milletvekili siz diyorsunuz ki İstikrar Sürsün Türkiye Büyüsün. Biz de istiyoruz, nasıl oldu da bizim milletvekili sayımız 3'ten 2'ye düştü, bu nasıl istikrar) bu soruyu sorun. Belki size diyecekler ki 3 milletvekili var, siz 2 sanıyorsunuz'' diye konuştu.

-''BENİM KORKUNÇ YÜZÜM MÜ VAR?''-

2B arazisini kullanan orman köylüsünün o arazinin ücretsiz sahibi olacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Recep Tayyip Erdoğan, son dönemlerde iyici ezberi bozulan adama döndü, ağzını açıyor küfür, kapatıyor küfür. Böyle bir adam hayatımda görmedim, ya bir de normal konuş, adam gibi konuş kardeşim. Kendisine çağrı yapıyorum, uygar bir insan gibi çağrı yapıyorum, benimle hesabın varsa, çık karşıma iki uygar insan gibi tartışalım, niye korkuyorsun, niye kaçıyorsun, niye küfür ediyorsun? Recep Tayyip Erdoğan karşıma çıksın, size sözüm var, Türkiye'ye sözüm var, karşıma çıksın onu dut yemiş bülbüle çevireceğim. Karşıma çıkabilir mi? Çıkması için üç şart var. Geçmişin temiz olması lazım, kul hakkı yememesi lazım, mangal gibi yürek lazım, korkak adamdan Başbakan olur mu? Benim korkunç yüzüm mü var? Ben karate ve boks kursuna da gitmedim. Oturacağız uygar insan gibi konuşacağız, niye gelmiyor, niye korkuyor? Sabah akşam küfrediyor, yüreğin varsa meydanlarda küfredeceğine gel Karabük'e, burada tek başına çıkacağım karşına. Birilerinden talimat alandan başbakan olmaz, birilerinin önünde diz çökenden başbakan olmaz. Ben hiç kimsenin önünde diz çökmedim, hiç kimseden talimat almadım. Talimat alacaksam Türk milletinden talimat alırım.''
Kılıçdaroğlu, miting alanında bir vatandaşın verdiği eski başbakanlardan Bülent Ecevit ile özdeşleşen kasketi taktı.