CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidar olmaları halinde Doğu ve Güneydoğu bölgelerinin Ortadoğu'nun ''lojistik üssü'' haline getirileceğini, enerji tesislerinin üssünün de bu bölgeler olacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, Hilton Oteli'nde gazete ve televizyonların ekonomi müdürleri, ekonomi redaktörleri ile bir araya geldiği toplantıda partisinin yeni ekonomi stratejisini açıkladı.
Daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Kılıçdaroğlu, eğitim, çocuk, enerji ve vergi konularında da CHP olarak rapor hazırladıklarını, bunların daha sonra açıklanacağını dile getirdi.
2023 yılına kadar Türkiye genelinde yılda ortalama yüzde 7, Doğu ve Güneydoğu bölgeleri için yılda ortalama yüzde 9,5 büyüme hızı hedeflediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, Doğu ve Güneydoğu ile ilgili bir teşvik politikası sürdüreceklerini, var olan teşvik politikasının o bölgeye hiçbir yararı olmadığını söyledi.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Doğu ve Güneydoğu bölgelerimiz, Ortadoğu'nun lojistik üssü haline getirilecek ve yine orası enerji tesislerinin de üssü olacak. Doğalgaz, petrol boru hatları oradan geçiyor. Güneş enerjisinden yine bu bölgede yararlanacağız. Yeni bir teşvik politikası anlayışıyla bölgede hızlı bir gelişmeyi öngörüyoruz. Mısır'ın tekstile verdiği teşviklerin daha fazlasını Doğu ve Güneydoğu bölgelerimiz için vereceğiz. Bizim iş adamlarımız gidip orada yatırım yapacaklar. Yani her türlü çalışma yapıldı.''
Bir gazetecinin ''Ekonomi programınız içinde vergi indirimi söz konusu olacak mı? Özellikle enerjide, benzin fiyatları konusunda vatandaş mustarip. Bununla ilgili çözümünüz var mı?'' sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, çiftçinin tarım için kullandığı mazotun 1,5 liraya indirilmesi konusunda bir taahhütleri olduğunu, bu taahhütlerinin arkasında durduklarını vurguladı.
Asgari ücretin üzerindeki vergiyi sıfırlamayacaklarını, ancak minimize edeceklerini, bunun hem istihdamın artması hem de maliyetin düşmesi açısından önemli olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, ayrıca peşin vergiyi de kademeli olarak kaldıracaklarını söyledi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin 1967'de dünyanın en büyük 14. ekonomisi iken şimdi dünyanın en büyük 17. ekonomisi olduğunu dile getirerek, bunun bir ilerleme değil gerileme olduğunu kaydetti.

-MAYINLAR ARINDIRDIKTAN SONRA TOPRAK KÖYLÜYE VERİLECEK-

Ekonomide ilerlemeyi sağlamak ve Türkiye'nin dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmesi için çalıştıklarını aktaran Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Eğer bizim işadamımız tekstil açısından Mısır'a gidiyorsa bir sorun vardır. Bizim kalkınmamış bir bölgemiz var, Doğu ve Güneydoğu... Buraları kesinlikle bir tekstil merkezi haline getirebiliriz. Aynı teşvikleri vererek, işadamlarımız gelip burada yatırım, üretim yapabilirler. Bizim düşündüğümüz ölçüde nitelikli eleman olmayabilir, okuma yazma oranı daha sınırlı, eğitim düzeyi daha sınırlı insanlara istihdam yaratılması bizim için çok önemli. Mayınlı araziler var. Mayınlı arazilerin mayınlardan arındırdıktan sonra toprakları köylüye vereceğiz. Buralar için özel planlamalarımız var, buralarda istihdam yaratacağız. Doğu ve Güneydoğu'yu bir lojistik merkez haline getirmenin ötesinde bir petrol kimya üssü haline getireceğiz. Madem doğalgaz boru hatları, petrol boru hatları oradan geçiyor biz orayı petrol kimya üssü haline getirebiliriz.
Güneş enerjisinden yararlanma açısından orayı yine özellikle nitelikli iş gücünün istihdam edildiği bir alan haline getireceğiz. Kendi içinde tutarlı olan orada güneş tarlalarını yaratacağız.''
Kemal Kılıçdaroğlu, bir başka önemli projenin de KOBİ'lere sıfır faizle kredi vermek olduğunu vurgulayarak, ''KOBİ'nin bir yılda ödediği vergi ve sigorta primi ne kadarsa ertesi yıl sıfır faizle o kadar kredi alacak'' diye konuştu.
Böylece KOBİ'lerin vergisini, primini ödeyeceğini, kayıt dışı istihdamın önleneceğini aktaran Kılıçdaroğlu, ''Bir iktidar döneminde 9 yılda 4 kez mali af çıktı. Demek ki ekonomiyi iyi yönetemiyorsunuz siz'' dedi.
Kılıçdaroğlu, Hayvancılık ve Et Ürünleri Kurumu kurmayı da öngördüklerini anlatarak, ''O bölgeyi kesinlikle Ortadoğu'nun hayvancılık merkezi yapacağız. Ziraat Bankası aracılığıyla kredi vereceğiz ve yeni kurum o bölgeyi ayağa kaldıracak. Doğu ve Güneydoğu'da tekstille başlayacağız, kaliteyi ve istihdamı o bölgede zaman içerisinde artıracağız'' şeklinde konuştu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, tek başına iktidar istediklerini vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti:
''AKP'yi denediler, geldiğimiz nokta belli. Biz saydam bir politika izleyeceğiz. Her kuruşun hesabını vereceğiz. Bizim kadrolarımız 3-4 bakanlar kurulu oluşturabilecek kapasitede. Türkiye'ye lig atlatabiliriz, atlatmakta da kararlıyız. Kendi cebimizi düşünmüyoruz, ülkeyi düşünüyoruz ve Türkiye bu ekonomi yönetimini, siyasal yönetimini de hak etmiyor. Enerjisini gereksiz pek çok alanda kaybediyor. Biz enerjimizi yönlendireceğiz. Demokrasiyi özgürlüğü getireceğiz, bunu tartışma alanının tamamen dışına çıkaracağız. Türkiye'nin temel gündemi ekonomi olmalıdır.''
CHP'nin hazırladığı ekonomi programının ciddiyetinde başka bir partinin hazırladığı ekonomi programı olmadığını savunan Kılıçdaroğlu, bu ülkede kaynağın da doğal güzelliklerin de bulunduğunu bildirdi.
Sanayicinin aradığı ara eleman ihtiyacını gidermek için bütün organize sanayi bölgelerinde yatılı meslek lisesi kurulmasını hedeflediklerini de aktaran Kılıçdaroğlu, ekonomide sadece kısa değil orta ve uzun vadede de planlar yaptıklarını belirtti.

-SOSYAL GÜVENLİK PRİMLERİNİ GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI TOPLAYACAK-

Kılıçdaroğlu, Türkiye'de 9 yıldır izlenen politikada zenginliğin halka dokunmadığını, sadece birilerin zengin olduğunu ileri sürerek, bunu değiştireceklerini dile getirdi.
''İç tasarrufun yükseltilmesi için vergi sisteminde ne gibi değişiklikler öngörüyorsunuz?'' sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, askerliğin 15 aydan 9 aya indirilmesinin önemli bir tasarruf sağlayacağını, aşamalı olarak da askerliği 6 aya indireceklerini söyleyerek, şu yanıtı verdi:
''Biz Gelir İdaresi Başkanlığını bağımsız kılacağız. Sosyal güvenlik primlerini de toplayacak. Böylece milyonlarca beyanname de bitecek, olağanüstü bir tasarruf. Cumhuriyet tarihinin en büyük bürokratik operasyonunu yapacağız. Muhtasar beyanname zaten veriliyor, çalışanlar zaten orada var. KDV beyannamesi zaten her ay veriliyor. Her beyanname veren yurttaş beyannamesinin arkasında bir yıl önce ödediği vergilerin nereye harcandığını da görecek. Gelir İdaresi Başkanlığı sadece prim toplayan değil, devletin bütün vergilerini toplayan otorite olacak. Kağıt tasarrufu, insan tasarrufu olağan üstü boyutlara ulaşacak. Sosyal Güvenlik Kurumu sadece sosyal güvenlik hizmeti veren bir kurum haline gelecek.''
''Kent rantları ile ilgili bir soru üzerine de Kılıçdaroğlu, kent rantlarının çok önemli olduğunu ama kent rantlarının vergilenmesinin de çok ciddi problem yarattığını, bu konuda önce idarenin yeniden yapılanması gerektiğini belirtti.
Kemal Kılıçdaroğlu, kendi izledikleri ekonomi politikalarında rant alanının olabildiğince üretime kaydırılmasının bulunduğunu ifade ederek, sağlık ve eğitimi de devletin vazgeçilmez iki görevi olarak değerlendirdiklerini anlattı.
''Kemal Derviş'in IMF Başkanlığına adaylığını destekler misiniz?'' sorusu üzerine ''Bir arkadaşımızın IMF başkanı olması bize mutluluk verir'' diyen Kılıçdaroğlu, Derviş'in uyguladığı programın Türkiye'yi krizden çıkarma programı olduğunu, bu programın sürekli program haline dönüştürülemeyeceğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, bu nedenle Türkiye'nin yeni bir strateji, yeni bir hedefe kilitlenmesi gerektiğini bildirdi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ekonomi programını uygularken en çok enerji konusunda sorunla karşı karşıya kalacaklarını bildiklerine ifade ederek, şunları dile getirdi:
''Enerjide yapılması gereken yatırımlar yapılmadı. Nükleer santralle ilgili 20 milyar dolarlık bir anlaşma yapıldı. Bununla sağlıklı rekabet ortamı yaratmanın güçlüğünü biz de biliyoruz ama bunu söyleyen sadece biziz. Bu ülkenin işverenleri ses çıkaramıyor korkudan. Bu anlaşmayı hangi koşullarda yaptınız diye kimse soramıyor. O anlaşmanın sanayicilere getirdiği ciddi bir maliyet yükü var ama ses çıkaramıyorlar. İktidar olduğumuzda bu anlaşmaların arkasındaki gerekçeleri bulacağız. Gerekirse oturup değerlendireceğiz. En ciddi sorunumuz enerji.''
Enerjide yüzde 70 dışa bağımlılık oranını nasıl aşağı çekmeyi planlıyorsunuz?'' sorusuna da Kılıçdaroğlu, enerji konusunda yüzde 70 dışa bağımlı olmaktan çok belli bir ülkeye bağımlı olmanın daha tehlikeli olduğunu vurgulayarak, Türkiye'nin nükleerde ise yüzde 100 Rusya'ya bağlı olduğunu kaydetti.
Türkiye ile Rusya arasında imzalanan anlaşma konusunda kamuoyuna yeteri kadar bilgi verilmediğini iddia eden Kılıçdaroğlu, yapılan anlaşma ile Türkiye'de kurulması planlanan nükleer santralin maliyetinin yarısıyla Rusya'da nükleer santral yapılabildiğini savundu.
Hidrolelektrik santrallere karşı olmadıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, bunun çevre dostu teknolojilerle yapılmasını sağlayacaklarını söyledi.
CHP tarihinde ilk kez CHP kontenjanından bir kadının İş Bankasının Yönetim Kurulu üyeliğine atandığını anlatan Kılıçdaroğlu, CHP'nin listelerinde 109 kadın aday olduğunu, 38'inin seçilebilir yerlerde bulunduğunu kaydetti.