Ali H.Yurtsever/Ali Hakan Der - Resmi ziyaret için Avusturya'da bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile eşi Hayrinüsa Gül Viyana'daki tarihi Lichtenstein sarayında Avusturya Cumhurbaşkanı Heniz Fischer ve eşi Margit Fischer onuruna bir resepsiyon verdi.
Cumhurbaşkanı Gül, ülkedeki Türk toplumunun ileri gelenleri, diplomatlar, Türk ve Avusturyalı iş adamlarının katıldığı resepsiyonun ev sahibi olarak yaptığı konuşmada, Fischer ve eşine gösterdikleri konukseverlikten dolayı teşekkür etti.
Uzun bir aradan sonra Avusturya'ya resmi ziyarette bulunmaktan memnuniyet duyduğunu belirten Cumhurbaşkanı Gül, Avusturya ve Türkiye'nin imparatorluk tarihlerinin de birbirine çok benzediğini ve Viyana'da olduğu gibi İstanbul'da da çok muhteşem sarayların bulunduğunu söyledi.
''Tarihte olduğu gibi bugün de ikili ilişkilerimizin gayet güçlü olduğunu, ikili ekonomik ilişkilerimize baktığımızda görürüz'' diyen Cumhurbaşkanı Gül, Avusturya'da yaşayan 220 bin kadar Türk vatandaşının da iki ülke arasındaki ilişkilere katkıda bulunduklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Gül, ''Bugün burada toplanan bu nezih topluluğun arasında da Avusturya vatandaşı olmuş Türk kökenli birçok ünlü isim bulunuyor. Avusturya milli takımında oynayan futbolcular, sanatçılar, bilim adamları ve başarılı iş adamlarının varlığından gurur duyuyorum'' dedi.

-FİSCHER-

Avusturya Cumhurbaşkanı Fischer de, iki ülke arasındaki dostluk ilişkilerini anlatarak, 1938-1945 yılları arasında Nazi rejimi tarafından ilhak edilen Avusturya'dan kaçarak Türkiye Cumhuriyeti'ne sığınan Avusturyalı aydınları anımsattı.
Fischer, ''1938-1945 yılları arasında Avusturya Devleti diye birşey yoktu. Nazi rejiminin ilhak ettiği Avusturya'dan Türkiye'ye sığınan çok sayıda Avusturyalı Türkiye'de huzurlu bir yeni vatan buldular. Ardından 40 yıl önce de Türkiye'den Avusturya'ya gelen Türkler, bu kez de Avusturya'nın yeniden imar edilmesine ve ekonomik kalkınmasına katkıda bulundular. Bu iki olay da Türkiye'nin doğru ve adil bir toplum olduğunun göstergesidir'' diye konuştu.
Fischer'in konuşmasına düzgün bir Türkçe ile ''Saygıdeğer Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, saygıdeğer eşi ve sayın bayanlar ve baylar. Bu tarihi sarayda bir araya gelmemiz ve sizlere Türkçe olarak seslenmekten büyük memnuniyet duyuyorum'' diye başlaması çoşkuyla alkışlandı.
Fischer'in Türkçe olarak elindeki kağıttan okuduğu bu ifadelerin tercüman tarafından Almanca'ya çevrilmesi ise salonda gülüşme ve alkışlarla karşılanırken, Gül çifti de Fischer'in konuşmasına Türkçe başlamasını alkışladı.
Konuşmasının giriş bölümünü tercümanı yardımıyla Türkçe'ye çevirttiğini belirten Fischer, ''misafirim Türkiye Cumhurbaşkanı sayın Abdullah Gül ve sizlerle bir araya geldiğim bu tarihi mekanda size Türkçe olarak seslenmek istedim ve başarabildiğim için de gurur duyuyorum'' dedi.
Konuşmasında Avusturya'da yaşayan Türkiye kökenli 220 bin kadar kişi yaşadığını ifade eden Fischer, ülkedeki Türkiye kökenli insanlarla çok iyi ilişkileri olduğunu belirterek, ''Geçtiğimiz yıl yapılan cumhurbaşkanı seçiminde oy hakkına sahip Türkiye kökenli seçmenlerden büyük destek aldığını ve kendilerine teşekkür etmek istediğini'' kaydetti.
Ülkedeki Türk toplumunun entegrasyonu konusuna büyük önem atfettiğini anlatan Fischer, ''aynı toplumun üyeleri olarak yan yana değil, bir arada yaşamalarının çok önemli olduğunu'' vurguladı.
Cumhurbaşkanı Gül ve Fischer ile eşleri konuşmaların ardından konukların arasına karışarak sohbet edip hatıra fotoğrafları çektirdiler.
Cumhurbaşkanı Gül ve Fischer ile eşleri resepsiyonun ardından özel uçakla ülkenin batısında sanat ve festivaller kenti Salzburg'a hareket ettiler.
Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrinüsa Gül Salzburg'ta yarın Türk toplumunun ileri gelenleriyle biraya gelecek, ünlü piyanist ve besteci Amadeus Mozart'ın doğum evini ziyaret edecekler.
Salzburg eyalet valisinin onurların vereceği öğlen yemeğine de katılacak olan Cumhurbaşkanı Gül ve beraberindeki heyet üyeleri daha sonra Türkiye'ye dönmek üzere Avusturya'dan ayrılacak.